/kınası kurumuş kızın
kakülünde kardı kaderi /
ruhumun kandığı topraklarda
kıyılarında lal masalın kustuğu alevi
bakir ıssızlığın küstüğü feri
ve!
kelamı bir pula satılan mabedi
terk-i diyara saldım
sızıyor efkarımın eteğinden
umuda seyyah düş zerreleri
kimliksiz yarınların
usumdaki zamansız ihtilalinde
yasal işgaldi
hüznün kırık dökük melodisi
yaktığım mumların alevinde saklı
dün artığı anlarda kanayan ütopyam
değmeyin!
gam damıtan suskumun
zifiri sancısına
duvaksız bir hecede zılgıttır yüreğimin sesi
beni en sadık sükunetiyle emzirirken gece
çal ey an! çal
tenime değen hazan sarısı toprağın
ateşi üşümüş bozkır türküsünü
şimdi!
şimdi iki dudak arası mahşerden
vefa azıklı dem taşıma zamanı…
/kınası kurumuş kızın
kozasında közdü kederi /