Sesini Yitirdiğinde Sözler Kim Çalar Kapıyı

nefret nihayet natürmort bir tabloda

yazı resim

hiddetle kalktı yerinden
kılı kırk yaran kabadayısı mahallenin
koşturuverdi peşinden arkasına aldığı narası
ya Allah ya kerim
kızgın bakışlardan yayılan öfke
elinde sürüdüğü tırpanıyla
seğirtti Azrail peşinden

tam teşekküllü bir sokak sahnesi
eski filmlerden
çamurlu kaldırımlarında
ırzına geçilen karanlık bir gecenin

nefret nihayet natürmort bir tabloda

pidesi koltuğunun altında
evine kapattı kendini narayı duyan
edebinle otur oturduğun yerde
kapat pencereyi çek perdeleri

nedametin dönüşü olmuyor giden gittiğinde

gümbür gümbür yumrukların gürültüsü
oymalı ceviz kapıda
elini bağrına koymuş hanım
kocası usulca sürgüyü açmakta

ruhlar rehaveti yitirmiş korkak bir saklambaç oyununda
edinimlerden yola çıkan bir çığlık hazır patlamaya

sudaki sessizlik kaybolur gün ışıyınca
kalır mı izi yüreklerde
nerede nilüfer kokulu merhamet
nerede saydam düşünce

dillerde iğdiş edilmiş bir yalandı seda

an meselesi içeri girmesi kızılca kıyametin
arsız bir bekleyişte patlamanın son noktası
palasını sıyırdığında fırlayan gözbebekleri feryat figan
al renkli ılık bir nehir eşikten akıp kayan

yangına düşen sessizlik hiç bu kadar uzun sürmemişti
ırak bir diyarda incindi yürek/diller bağlandı
namert kırıtması dolaştı damarlarda kinle
kapandı pencereleri cumbalı evin/ uğramaz hayat artık oralara

sokakta bir sessizlik/korku sinmiş evlerin üstüne/çıt yok/ gitti giden

Yorumlar

Başa Dön