"Yazmak, bir hayaletle güreşmek gibidir; kazanırsan kimse inanmaz, kaybedersen sen de inanmazsın." - Franz Kafka"

Terci̇hlerde Şeytanin Adimlarini İzlememek

YKS ve LGS sınavları, gençlerimizin geleceğini şekillendiren kritik aşamalardır. Bu süreç sadece akademik değil, ahlaki ve imani bir sorumluluk taşır. Tercih dönemlerinde öğrenciler ve danışmanlar, Allah'a olan bağlılıklarını tutumlarıyla gösterirler. Kur'an-ı Kerim'in uyardığı gibi, şeytanın adımlarını izlememeli, dünya hırsına kapılmamalıyız. Tercihlerimiz, sadece geçmiş istatistiklere değil, manevi değerlerimize de uygun olmalıdır.

yazı resim

Üniversite ve lise geçiş sınavları olan YKS ve LGS, gençlerin hayatının seyrini doğrudan etkileyen önemli dönüm noktalarıdır. Ancak bu süreç sadece akademik bir sınav değil aynı zamanda ahlaki, vicdani ve imani bir sorumluluktur. Tercih danışmanlığı yapanlar ve öğrenciler, bu süreçte sergiledikleri tutumlarla Allah’a olan bağlılıklarını, doğruluk anlayışlarını ve samimiyetlerini ortaya koyarlar. Kur’an-ı Kerim, bu konuda bizleri açıkça uyarır:
"Ey iman edenler! Şeytanın adımlarını izlemeyin! Kim şeytanın adımlarını izlerse, şüphesiz o, çirkinliği ve kötülüğü emreder." (Nur 24/21)
Bu ayet, tercih dönemlerinde gösterilen bazı davranışların yalnızca bilgi eksikliğinden değil, aynı zamanda dünya hırsı, acelecilik ve çıkar odaklı yaklaşımlardan kaynaklanabileceğini hatırlatmaktadır. Tercih dönemlerinde öğrenciler ve tercih danışmanları yalnızca bir önceki yılın başarı sıralamasına bakarak tercih yapmaktadır. Oysa bu yöntem, istatistiksel olarak yetersiz ve risklidir. Çünkü başarı sıralamaları;
- kontenjan değişimleri,
- sınav zorluk düzeyi,
- aday sayısı,
- ve adayların tercih eğilimleri gibi çok sayıda faktöre bağlı olarak her yıl değişmektedir.
Bu değişkenleri göz ardı ederek yapılan tercihler, sorgulamadan ve araştırmadan hareket etmeye yol açar. Bu da bireyi ilimden, sabırdan, hikmetten ve tevekkülden uzaklaştırarak, “şeytanın adımlarını izleme” tehlikesine sürükler. Bir diğer sorun ise tercih danışmanlığı hizmetinin ticari bir metaya dönüştürülmesidir. Bazı kişiler, kendilerini "uzman" olarak tanıtmakta, düşük sıralamalara yönlendirerek yapay başarı oranları üretmekte ve bunu reklam veya kazanç aracı haline getirmektedir. Bu yaklaşım da Nur Suresi 21. ayette bahsedilen kötülüğün teşviki anlamına gelir. Oysa Kur’an’da bize şu ölçü verilir:
"Sizden bir ecir istemeyenlere uyun. Onlar doğru yolda olanlardır." (Yasin 36/21)
Gerçek danışmanlık, çıkar gözetmeden, Allah rızası için, doğru bilgiye ve insani duyarlılığa dayanarak yapılan bir rehberliktir. Böyle kişiler:
- yalnızca son yılın değil, 5-6 yıllık veri setlerini,
- kontenjan hareketlerini,
- aday davranışlarını ve
- bölümler arası geçişleri dikkate alır.
Ayrıca öğrencinin ruhsal ve sosyal durumunu da gözeterek, bütüncül bir rehberlik sunar. Kur’an’daki emir ve ilkeler yalnızca ibadetlere değil, hayatın tüm alanlarına rehberlik eder: ticaret, eğitim, yönetim, aile ve elbette tercih süreçleri. Bu süreçlerde gösterilen davranışlar niyetin saflığını, bilginin derinliğini ve ahiret bilincini ortaya koyar. Ezbere tercih yapmak, sosyal medya yönlendirmelerine körü körüne uymak, başkalarının kararlarını taklit etmek, “şeytanın modern adımları” haline gelir. Oysa Kur’an’ın önerdiği tutum çok nettir:
- İlim: Veri analizi ve bilgi temelli yaklaşım,
- Sabır: Acele etmeden uzun vadeli düşünmek,
- İstişare: Fikir alışverişi,
- İhlas: Samimiyet ve karşılıksız yardım.
Tercih süreci, yalnızca bir meslek seçimi değil aynı zamanda imanî bir karardır. Çünkü bu süreçte verilen kararlar, sadece bireyin değil, çevresindeki insanların da hayatını etkileyebilir. Bu nedenle, tercih döneminde rehberlik edenlerin:
- ücret talep etmemesi,
- derinlemesine veri analizi yapması,
- öğrencinin manevi ve psikolojik durumunu göz önünde bulundurması,
- ve sadece Allah rızası için hareket etmesi gerekir.
Şeytanın adımları, acelecilik, cehalet ve menfaat arayışıyla kendini gösterir. Buna karşı Kur’an’ın öğrettiği yol: düşünmek, danışmak, gözlemlemek ve samimi olmaktır. Ancak bu bilinçle yapılan tercihler, hem dünya hem ahiret açısından hayırlı sonuçlar doğurur.
"Sizden bir ecir istemeyenlere uyun. Onlar doğru yolda olanlardır." (Yasin 36/21)
Karşılıksız hizmet, hakikate giden yolun ta kendisidir.

Yorumlar

Başa Dön