..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Materyalist bir dünyada yaþýyoruz, ve ben de materyalist bir kýzým -Madonna
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Türkiye > Yûþa Irmak




18 Haziran 2011
Türkiye’de Erotizmi ve Cinselliði Dünyanýn En Doðal Þeyi Haline Nasýl Getirdiler!  
Yûþa Irmak
Caným ülkemin insanlarýnýn sevgi ve cinsellik konusundaki ihtiyaçlarý dillere destandýr. Tam da bu noktadan bakýldýðýnda Türk Erkeði’nin dünya literatüründe bu noktada bir þaný ve þerefi dahi vardýr diyebilirim. Sizler de bu övgüyü büyük bir ihtimalle çeþitli vesileler ile zaten duymuþsunuzdur! Bu tarz insanlarýn neden bu tutum içerisinde bulunduðunu çözmek ise o kadar da zor deðildir. Diyebiliriz ki, erotizmi ve cinselliði tam arzuladýðý biçimde yaþayamayan yurdum insanýnýn ciddi bir tatminsizliði onun bu bastýrýlmýþ duygusunun burnunun dikine gitmesine sebep oluyor desek ziyadesiyle romantik bir iddiadan öte, realist bir tespitte bulunmuþ oluruz… Þöyle birkaç madde ile bu noktayý açmak istiyorum.


:BDGB:
Caným ülkemin insanlarýnýn sevgi ve cinsellik konusundaki ihtiyaçlarý dillere destandýr. Tam da bu noktadan bakýldýðýnda Türk Erkeði’nin dünya literatüründe bu noktada bir þaný ve þerefi dahi vardýr diyebilirim. Sizler de bu övgüyü büyük bir ihtimalle çeþitli vesileler ile zaten duymuþsunuzdur! Bu tarz insanlarýn neden bu tutum içerisinde bulunduðunu çözmek ise o kadar da zor deðildir. Diyebiliriz ki, erotizmi ve cinselliði tam arzuladýðý biçimde yaþayamayan yurdum insanýnýn ciddi bir tatminsizliði onun bu bastýrýlmýþ duygusunun burnunun dikine gitmesine sebep oluyor desek ziyadesiyle romantik bir iddiadan öte, realist bir tespitte bulunmuþ oluruz… Þöyle birkaç madde ile bu noktayý açmak istiyorum.

1.     Doðal olarak kiþiye zevk veren þeylerin çoðu, ahlak kurallarý tarafýndan bir þekilde yasaklanmýþ,
2.     Toplumumuz boyalý basýnýnýn sözde uzman ve medya temsilcilerinin oluþturduðu deðerler ve ideal hayaller öylesine abartýlýr ki, onlara hiçbir zaman ulaþamama durumunda kalan insanýn ezikliði ile tam bir haz duygusu ile yaþamasýna mümkünat veremez,
3.     Baþarýsýz olma ya da bazý þeyleri yanlýþ yapma korkusunun verdiði bir psikolojik hareket,
4.     Sabýrsýzlýðýmýz,
5.     Kendi gerçek yüzünü ve kiþiliðini gizlemek için, toplumun öngördüðü sahte rollere bürünmek ve bu rolleri oynamaya çalýþtýrmak…

Diðer taraftan, “Sevgi ve cinsellik, dünyanýn en doðal þeyi olmalýdýr.” Diye düþündüren televizyonlarýn onu hiçbir zaman, açlýk, susuzluk ya da þefkat ihtiyacý gibi olaðan bir þey olarak göstermemesinin asýl sebebinin ise, yine bu alan içinde yurdum insanýný kurulmuþ olan bu milti milyarlýk endüstriden kopartmama düþüncesinin yattýðýný bilmenizi, görmenizi isterim. Þöyle ki sevgi, televizyon dizilerimizde insanlarýmýzý adeta melodramatik bir öðe haline getiriyor! Pop müzikte sevgi duygusu, ulaþýlamayan bir özlem abidesi biçimin de iþlenmiyor mu? Hayvan sevgisini bile istismar eden bu hayvanlarýn televizyonlarda bebek mamalarýndan daha çok, hayvan yemlerinin reklamlarýný yapmýyor diyebiliyor muyuz? Evet, cinsellik mevzusu daha zor bir süreç geçiriyor ülkemde! Önce ahlak havarileri ve bilim adamlarý tarafýndan “günah” bir eylem haline getirilip, daha sonra karmaþýk bir psikolojik problem olarak ortaya sürülüp temiz zihinlere peþkeþ çekiliyor! Bu adi uzmanlar, siz fark edemiyoruz deseniz de televizyonlardaki programlarýnda bu tartýþmalarý günün 24 saati tartýþýp duruyorlar!

Televizyon programlarý, hemen bütün getirdikleri ve vaadleri ile ülkemizde maalesef mutluluðunu önceletiyor çaðdaþlarýna. Hemen hemen ama bütün mukaddeslerimizi ruhsuz fiziðe peþkeþ çekecek aþýrýlýkta savurgan ve keyfi hazlarýna engel gördüðü tüm manevi deðerlere çýldýrasýya saldýrgan ve dahi çýðýrtkan bir nesl-i mek’ûb istila etmiþ durumda. Ýnsanýn kanýný donduran sohbetlerin isteklerin ardý arkasý kesilmiyor… Sahip olduðu bütün bilgileri ve imkânlarý her fýrsatta çeþit çeþit dünyevi zevklere hizmetçi haline getirip, hiçbir Ýslami veya insani sýnýr tanýmayan bu þehvetzede TV programcýlarýnýn elinde adeta dünya çapýnda bir günah evine dönmüþ; meyhaneleri, týmarhaneleri ve hapishaneleri aratmayacak kadar zavallýca görüntüleri izleyince vicdaný olan herkesin içini cýzz ettirecek, bu programlarýn izlenme rekorlarý kýrmasý da ayrýca düþünülmesi en elzem bir konu olmalýdýr bu bilgiler ýþýðýnda… Bu insancýklarýn trajedisi kendisine miras býrakýlmýþ erken yaþlanmýþ eli bastonlu gençler zümresinden bir kiþi haline sokmaktan baþka bir þey deðildir. Her nerede olursa olsun hayatlarýndan olduðu kadar zevk ve ihtiyaç fazlasý sevgi bekleyen bu genç kýz ve erkeklerimize sadece acýmak geliyor insanýn içinden… Son birkaç yüzyýlda herkesin malumu þeyleri seyrediyoruz ediniz de hepiniz nükteyle karýþýk filmlerde TV programlarýnda “varlýk içinde yokluk” denilebilecek þekilde tam bir mutsuzluk cehennemi içerisinde yaþamýyor muyuz sanki!! Ülkemizin en yalnýz, en kimsesiz insanlarýnýn dopdolu olduðu metropoller; stres ve hüzün hastalýðýna tutulmuþlarýn karargahý hastahaneler; kuralsýzlarýn ve ahlaksýzlarýn (ve dahi maðdurlarýn) yurdu hapishaneler; hafýzasýndaki acýlarý silmek isteyenlerin, kendini unutmak isteyenlerin ve aklýný iptal etmede tersinden zevk arayanlarýn uðrak yeri olan meyhaneler; haya perdesinin yýrtýldýðý, ar damarýnýn çatladýðý, namusun pây-i mâl edildiði ve gayr-ý meþru cinselliðin pazara döküldüðü þehvetler cehennemi olan kerhaneler.. Bütün bunlarýn hepsini doðuran ve içinde barýndýran yuvasýz-ocaksýz biçare evler… Bunlarýn böyle virüs gibi nasýl yayýldýklarýný farklý þeylerde düþünmeye gerek var mýdýr Allah aþkýna! Bakýyorsunuz “Desti izdivaç, izdivaç, Behlül, Bihter, Fatmagül” gibi daha ismini sayamadýðýmýz bu laçka programlarýn türevleri ve en çok canýmý sýkan Ýslami kanalarýn bu tür programlara son dönemlerde iyice çanak tutmasý sadece hastalýðý yaymaktan baþka bir olamaz! Diyoruz ki bu bir hastalýktýr. Zira buna týp dilinde bir hastalýk derler. Buna baþka bir teþhis koymaya kimse cüret etmesin! Ve bunu seyreden insanlarýnda sanýyorum psikolojik dengelerinde bir bozulma söz konusudur. Evet, ülkemiz insanýn þuan ki göstergeleri “ayandan sonra beyan olmaz” kategorisine giriyor ama biz yine de tekrar ile kazanç elde edeceðimizi düþünerek tekrarýn takviyesi ile te’yid ve tahkiminden istifade etmek için tekrar serlevha edelim..

Ülkemin namuslu insanlarýný erotizm, cinsellik ve þehvetin pençesine düþüren sebepleri þöyle sýralayalým!
1. Uyumsuz eþleþmeler, geçimsiz eþler ve yükselen boþanma oranlarý..
2. Bir kýt’a açlýktan kýrýlýrken, diðer kýt’alarda köpekler için icad edilen gýda ürünleri ve saðlýk servisleri..
3. Uyumsuz meslekleri ve gönülsüz-isteksiz iþçileri ile birlikte yüksek iþsizlik problemleri..
4. Eðitim-öðretim yetersizliði ve buna baðlý olarak terbiyesizlik ve cahillik..
5. Bir kutsala inancýn olmayýþý, kutsal deðerlerden kopmuþluk veya iman zayýflýðýna baðlý olarak ortaya çýkan gayesizlik, boþvercilik, hiççilik..
6. Ahireti inkardan doðan ölüm fobisi, kabir kaygýsý, kötümserlik, ümitsizlik… Menfaatçiliðin doðal neticesi olan samimi dosttan mahrumiyet, maskeli uhuvvet, ihanet, yalnýzlýk, kimsesizlik..
7. Tûl-i emelden kaynaklanan geçim korkusu ve gelecek endiþesi.. Hayatý kavgadan ibaret görmekten çýkan boðuþma, mücadele, tedirginlik, güvensizlik, sahtecilik..
8. Hakiki selîm akla çelme takan sûrî sahte akýlcýlýk.. Muhabbet elbiseli þehvet küpleri romantikler..

Ýþte bunlar ve daha niceleri modern insanýmýzýn içinde bulunduðu mutsuz yýðýnlara en güzel örneklerdir. Ülkemizin içinde bulunduðu durum satranç tahtasýnda kötünün iyiye þah çekmesi ile izah edilebilir! Elinde medya gibi büyük bir görseli bulunduranlar iþkembelerini doldurmak için ellerinden gelen tüm pislikleri bu masum insanlara dayatmaktan asla ve katta geri durmayacaklardýr. Bakýnýz! Kuvvetlinin elinde siyaset var! Eskiden nüfusu olanýn elinde siyaset var iken þimdi ekonomisi iyi olanýn elinde ise her þey var! Bu gün, ülkemizin her köþesinde kanlý ölümler, toplu katliamlar, intiharlar, sýcak savaþlar, esrarlar, eroinler, iðneler, haplar, sigaralar, kýsýrlaþtýrmalar, su gibi içilen içkiler, alkoller, biralar, þampanyalar ve bedeni hazlar söz konusu ise buradaki hastalýðýn en can alýcý noktasýnda görselli medyadan baþka kimseyi aramak akýl mantýk ile baðdaþmayacaktýr! Cinsellik haya perdesini yýrtmýþ, ar damarýný çatlatmýþ, artýk pazara dökülmüþtür; eþcinseller, homoseksüeller, heteroseksüeller, lezbiyenler, geyler hayvaniyet derekesinden bile aþaðýlarda, sýnýrsýz bir sefahet yaþamakta, rezalet ve hasarete maruz kalmaktadýr… Yeryüzü sanki bir mahkemeye dönmüþtür; herkes hem davalý, hem de davacýdýr; cinayet, tecavüz, ta’ciz, hýrsýzlýk, dolandýrýcýlýk, yan kesicilik, hortumculuk ve yüzlercesi. Herkes birilerinden þikâyetçi deðil midir? Maalesef gayr-ý memnunlar kafilesi doldurmuþ mahkeme sandalyelerini, salonlarýný ve hollerini… Yeryüzü bir hapishaneye dönüþmüþ; ekseriyet heva, vehim, nefis ve þeytanlarýnýn komutasý altýnda iradî veya gayr-i iradî esaret yaþamakta, bir hücreden kurtulsa diðerine, ondan çýksa öbürüne týkýlmaktadýr…

Ülkemiz büyük bir sinema salonuna dönmüþ; insanlar evlerinde veya dýþarýda televizyon ve radyonun karþýsýnda sürekli olarak birilerinin dolaylý veya doðrudan diktelerini seyrediyor yahut dinliyorlar, onbinlerce film, sinema, dizi vesairelerle gerçek yaþamdan uzaklarda hayalî bir hayat soluklamaktadýrlar.

Lafý çok uzatmaya gerek yok! Sözün özü ister size ister bize dokunsun þuan ki yýðýnlarýn tek müsebbibi, televizyonlardýr… Ýnsanýmýz mutlu olduðunu düþündükçe mutsuzluk bataklýðýnýn içine batýrýlmaktadýr. Bunun faturasý kimedir? Bunun faturasý, mutsuzluktan kahrolan, yalnýzlýktan dem vuran genç ve masum yavrularýmýzadýr… Ülkemizin ve içinde yaþayan bu güzelim insanlarýmýzýn kadirþinaslýðýný inkâr edecek kadar yalancý, çirkinliklerini ikrar edemeyecek kadar da korkak deðiliz elbette. Bütün kanallarýyla 75 milyon insanýmýza bu saldýrýlar karþýsýnda bilinçli müminler olarak küçücük bir çocuðunki kadar sahici bir kahkahayla gülmenin vakti gelmemiþ midir?




http://twitter.com/yusairmak
https://www.facebook.com/yusairmak
yusairmak@hotmail.com



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn türkiye kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Seviye
Dikkat Bu Bir Siyasi Yazýdýr!
Katilleri Tanýyoruz
Her Günkü Konu
Doðu’dan Göçen Dünyalar…
Bulanýk Suda Yakalanan Her Balýk Can’dýr!

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Neyimizi Kaybettik
Sinema Kültürel Meselemiz Haline Ne Zaman Gelecek?
Chp, Gerçekten ‘demokrat’ Mýdýr?
Bir Çatýþma Zemini Olarak Kültür
Milletlerin Ruhunu Taklit Öldürür
Hizipçi Memur Partisi Chp
Arzu Yeterli Deðil
Türk Sinemasýnýn Ezberini Bozan Yönetmen
Chp’nin Psikopatolojisi
Yarýn Bekleyebilir Þiir Kitabý Üzerine

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Sakin Bir Acý [Þiir]
Geldim [Þiir]
Sözün Çiçeði [Þiir]
Gözbebeði Turþusu [Þiir]
Bir Hicran Naðmesi [Þiir]
Sevgiliye Hasretle [Þiir]
Geceye Kâside [Þiir]
Benimle Ölür Müsün? [Þiir]
Beste-i Nigar [Þiir]
Bilemezsiniz [Þiir]


Yûþa Irmak kimdir?

Felsefe ve edebiyat aþýðý! Yayýncý, gazeteci ve kitapsever. . .


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.