İste, sana verilecektir; Ara, bulacaksındır; Çal ve kapı sana açılacaktır -İncil |
|
||||||||||
|
Merhaba (Sen), Bir kaç kelime bulup, bunları kalbimin ve ruhumun derinliğindeki renklerle karıştırıp, çocukluğumdan beri kendimle taşıdığım hüznümün süzgecinden geçirerek sana seslenmek istedim. Aradığım kelimeleri bulmak için çıktığım yolculukta, rüyalarımda hiç karşılaşma- dığım ejderhalar yardım etti bana...Onları hiç sevmediğim halde, sözlerine inanıp gösterdikleri yollardan gittim ve bir daha da geri dönemedim. Şimdi sana oradan sesleniyorum. Burası ilk başta çok yabancı ve soğuktu, dillerini bilmediğim için yolumu bulmakta epey zorlandım, ama daha sonra ruhumun derinliklrinden gelen seslere kulak vererek burada yaşamaya alıştım. Ejderhaları ilk gördüğümde çok korktuğumu hala hatırlıyorum, ama zaman geçtikçe korkutucu gövdelerinin aksine uysal bir ruhlarının olduğunu anladım ve bende onlar gibi olmak istedim. Bu isteğimden beni bilge bir ejderha, benim onlardan farklı olduğumu ve bununda onlar için ulaşılamaz bir güzellik olduğunu anlattığı uzun ve sessiz gecelerde vaz geçirdi. Onları ve kendimi tanımak için fazla zaman harcamadan dillerini öğrendim. Çok zaman geçmemişti ki bunun yeterli olmadığını anladım ve bu yüzden ejderhaların ruhları, sizin aleminiz, evren ve kendim hakkında daha fazla bilgi edinmek için sizin hiç tanımadığınız bu alemin filozoflarını okumaya başladım. Alçakgönüllülüğü bir tarafa bırakırsak, geçen on yılın sonunda bu konular hakkında ustam Bilge Ejderhadan sonra buralarda düşüncelerine değer verilen en önemli yaratık olduğumu söyleyebilirim. Bu duruma birde bu alemde yaşayan tek insan olduğum eklenirse ne kadar saygı gördüğümü beyninizde tasavvur edebilir misiniz, bilmiyorum? Gelelim sana; Bu yazdıklarımı anlamak için biraz zorlandığının farkındayım, ama kendimi ve bu alemi, senin anlaman için seçtiğim kelimeleri ararken yaşadıklarımı başka türlü anlatamadığımı da kabul ediyorum. Bundan sonra yazacaklarımda bu kadar zorlanmayacağımızdan emin olabilirsin. Çünkü buraya geldikten sonra uzunca bir süre uzak kaldığım senin ve diğer insanların dünyasını tekrar hatırlamak için, son zamanlarda, sizlerin de tanıdığı bilginleri okumaya başladım. Bir kaç bilginin dışında o alemi ve insan ruhunu anlayan filozofa raslayamadığımı üzüntü ile belirtmek zorundayım. Bir kaç doğulu ve Avrupa´lı bilge dışında geriye kalanları bende hiç bir etki bırakamadı. İçlerinde; benim şimdi sana seslendiğim bu alemi tanımaya çalışanına da bir tek filozof dışında rastlayamadım. Sizin kelimelerinizle yazarsak: Ben burada üniversite okuyorum. Okuduğum cilt cilt kitapları anlayacağınız başlıklar altında toplarsak; psikoloji, pedagoji ve felsefe ağırlıklı bir eğitim aldığımı söyleyebiliriz. Daha önceleri fizik, biyoloji ve kimyada da oldukça fazla yol kat ettiğimi söyleyebilirim. Ama bu dallarla Bilge Ejderha ilgilendiği için, uzunca bir süre önce vazgeçtim. Hatta ticaret ilmi ile de ilgilendiğim zamanlar oldu. Ticaret ilmine hiç yatkın olmadığımı anlamam da fazla sürmedi ve hemen çalışmalarımı kestim. Beni anliyorsun değil mi? Ben bu alemde daha önce hiç olmadığım kadar mutluyum. Tek eksikliğim ise burada bir kadının olmaması. Yoğun çalışmalarımıdan sonra yorgun ve yalnız kaldığım gecelerde bunun eksikliğini fazlasıyla hissettiğimi kabul ediyorum. Bu durumumu fark eden komşum ejderhalar, bana mahallenin genç dişi ejderhalariyla görüşme olanağı sağladılar. Hepsiyle çok iyi anlaştığımızı söyleyebilirim, hatta içlerinden birine aşık olduğumu da söyleyebilirim. Ama zaman geçtikçe o da bana aşık olmasına rağmen, ayrı alemlerin yaratıkları olmamızın getirdiği zorlukları aşamadığımız için ikimizde günlerce ağladıktan sonra ayrıldık. Onun döktüğü ejderha gözyaşlarını hala hatırlıyorum, her hatırlayışımda içimde fırtınalar kopuyor... Ve insan olduğuma kızıyor ve üzülüyorum. Ejderhalar hakkında sahip olduğunuz bilgilerin ne yazıkki çok eksik ve yanlış olduğunu söylemek zorundayım. Bu alemdeki ilk günlerimde benimde o alemden kalan ön yargılarım vardı. Bunların yanlışlığını görmem ve düzeltmem biraz zaman aldı. Sanıldığı gibi o muhteşem ağızlarından olur olmadık yerde ateş lavları çıkarmadıklarını söylemek isterim. Lavları çıkarmalarının anlamıda sanıldığı gibi öldürme amaçlı değil. Bu durum sadece içlerindeki korkunun ve hüznün dışarıya yansıması anlamına geliyor. Ayrıca, sanıldığı ve resimendikleri gibi kocaman ve korkutucu bir gövdeleri de yok. Üstelik hepsinin çok çalışkan uysal yaratıklar olduğunu söyleyebilirim ve en güzel özelliklerinden brisi de; ağladıklarında dökülen koca- man gözyaşları... Bu alemdeki etütlerimde, sizin ve bir zamanlar benimde olan dünyada birçok konu hakkında, buna ejderhalarda dahil, fazlasıyla eksik ve yanlış bilgilerin olduğunu fark ettim. Tüm bu eksikliklerin incelendiği bir kitap üzerinde çalışıyorum bu sıralar. Kitabı yazarken, bilimler hakkındaki bilgilerimden yaralanmama rağmen kesinlikle bilimsel bir çalışma değil. Kısa öykülerden oluşuyor ve hepsini ejderha duyarlılığı ile ele aldım. Ne yazık ki sizin aleme yollamayı düşünmüyorum. Daha çok, gelecek yüzyıllarda benim gibi yazacak kelimeler veya başka bir şey aramak için yolculuklara çıkan ve yolları bu aleme düşen insanlar için, buradaki kütüphanede saklıyacağım. Sizlerin kitapları gibi bir kitabın binlerce kopyaası da hazırlanmıyor burada. Bütün kitaplar yoğun bir titizlikle hazırlanıyor ve üzerleri tarifi imkansız güzellikte resimlerle süsleniyor. Bu alemden, şimdilik yazacaklarım bu kadar. Umarım; seçtiğim kelimeler sana, beni ve bu alemi tasavvur etmende yardımcı olmuştur. Yazdıklarımı bu alemi tanımalarını istediğin insanlara okutabilirsin. Bundan rahatsız olmayacağımıda belirtmek isterim. ( Rahtlığımın sadece bu mektupla ilgili olduğunu da belirtmek isterim. Yazacağım diğer mektuplar bundaki gibi bilgiyle alakalı olmayacağı için senin de okutmak isteyeceğini sanmıyorum...Yazdıklarımın sende özel bir dünya, sessizlik, gizlilik ve duygusallık –ejderha duygusallığı- yaratmasını isterim...)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Özgür Kavaz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |