aslında sayı saymayı bilmem ben
karıştırırım, bir mi büyük, aşkım mı?
ölümden bir çıksa ne kalır?
bir başakta kaç dane var saymadım
kayan yıldızların sayım sandıkları ise
açılmadı henüz
aslında sayılar yönetir hayatımızı
-bilmeyiz-
ve suçlusunuz siz de saymadıysanız
bir günde kaç hayal kırıklığı kalır tabağımızda kırık-dökük?
ve kaç kere sokar akrep boşkovanlarımızı?
aslında sayı saymayı bilmem ben
duygularımı çarparım sonsuz kere şiirlerimle
gökdelenlerin katlarını sayarım düşerken vakit geçsin diye
ve yaşlarımı sayarım bir ileri iki geri
yaklaşık işareti bulunur vefasızlığımın başında
ve sayıların en soyu tükenmişlerini ararım düşlerimde
aslında sayı saymayı öğretmişlerdi ben unuttum
unutmak istedim soyarken sayıların dikenli tellerini ayaklarımdan
say dediler işkence odalarında masa başına bağlayıp
bozuk bir düzenin varyansında dağıldım.
aslında...
sayacak bir şey de bulamadım
kendimi yok edip dirilme katsayım sıfır
sıfırlara tapan kör yupiler!
oyun bitti! uyanın!
hayat: bir...
bizler:sıfır!