Ağlamak da bir zevktir. -Ovidius |
|
||||||||||
|
Bir maymun deneyinden bahsedilir hep. Maymunu ve yavrusunu ısıtılan bir sac üzerine koyuyorlar. Yanmasın diye önce yavrusunu eline alıyor. Isı biraz daha arttırılınca yavrusu elinde zıplamaya başlıyor. Isı daha da arttırılınca yavrusunu sacın üzerine koyup üzerine çıkıyor. Hayatta insanları böyle zorladıkça irade yada seçim yapma kabiliyeti ortadan kalkıyor mu? Hepimiz şartların ve acının yönlendirdiği davranışlarla mı sınırlıyız ? Eğer öyleyse bilinçli olmanın hiçbir avantajı kalmıyor demektir. Viktor E. Frankl'ın İnsanın Anlam Arayışı kitabında eziyet gören, ağır şartlar altında çalışmaya ve yaşamaya zorlanan Nazi toplama kampında insanların bazılarının bütün insani değerlerini yitirmelerine rağmen, bazılarında yüksek ahlak davranışları görüldüğü anlatılıyor. Hem psikiyatri hemde nöroloji uzmanı olan yazar anlam anlamına gelen logos ve iyileştirme anlamına gelen terapi sözcüklerinin birleşmesiyle oluşan logoterapinin öncülerinden. İnsanların hayata ve birtakım acılara ancak onlarda bir anlam bularak katlanabileceğini ve hatta kendini böyle geliştirebileceğini iddia ediyor. Kendisinin uzun süre Auschwitz toplama kampında tutsak olarak bulunmuş ve kamptan sağ çıkmayı başarmış birisi olarak çok değerli tecrübelere sahip olduğunu söylemek yanlış olmaz. Anlamını kaybetmiş bir yaşam ne kadar zorlayıcı olabilir kişisel tecrübelerimden iyi biliyorum. Ama bana kalırsa kişinin kendi yaşamına bir anlam uydurması, daha da açık söylemek gerekirse kişisel gelişim kitaplarında anlatılan yaşama metodları, abeste iştigalden başka birşey olamaz. Bu açıdan bakınca hayatın anlamı hayatın içinde ve aranılan birşey olmalıdır. Oraya konulan birşey değil. Frankl'a göre hayatın anlamı üç durumda ortaya çıkmaktadır.: 1) Bir görevi ifa ederken.2)Başka birisiyle ilişki kurarken.3) Değişmesi mümkün olmayan bir hastalık, kaza, veya olay sırasında ızdırap çekerken. Frankl anlama bir ressamın kendi resmindeki anlam arayışı gibi değilde bir göz doktorunun anlamı bulmak için bakışın düzeltilmesi gibi genel anlamda bakıyor ve yaptığı araştırmalar ona intihar nedenlerinin büyük bir kısmının hayatlarının anlamını yitirmesinden kaynaklandığını düşündürüyor. Frankl'ın kitabı oldukça ince. Kolay okunabiliyor. Ama dilini çok sade ve kolay anlaşılır bulmadım.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Gökhan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |