..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşam kısa, sanat uzun, fırsat aceleci, deney aldatıcıdır. -Hippokrates
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Deneysel > Yaver ARANCIOĞLU




10 Haziran 2023
Arkhe: Evrenin Sırrı  
Bir gezegenin yok oluşu ve yeni bir gezegenin doğuşu

Yaver ARANCIOĞLU


Milet kentinin sokaklarında yürüyen Thales, evrenin ilk ana maddesi olan Arkhe'yi araştırıyordu. Arkhe'nin su olduğunu düşünüyordu. Çünkü su, her şeyin kaynağı ve evrenin sırrıydı. Ama bu sırrı paylaştığı iki gence, suya saygı duymayan bir gezegenin kaderini de anlattı. Bu gezegen, Arkhe'nin öfkesiyle yok olmuş, yerine yeni bir gezegen gelmişti. Bu hikaye, felsefenin doğuşunu, doğa olaylarının akılcı açıklamasını ve suyun önemini anlatan ilgi çekici ve merak uyandırıcı bir öyküdür.


:DGH:
Thales, Milet kentinin bilge felsefecisi, evrenin ilk ana maddesi olan Arkhe'yi araştırıyordu. Arkhe, her şeyin kaynağı ve evrenin sırrıydı. Ama Arkhe'nin ne olduğunu kimse bilmiyordu. Thales, bunu bulmak için gözlem yapıyor, deneyler yapıyor, akıl yürütüyordu. Bir gün, gökyüzüne baktığında, bir aydınlanma yaşadı. Arkhe'nin su olduğunu anladı. Çünkü su, her şeyin içinde var oluyordu. Su, hayatın kaynağıydı. Su, Arkhe'nin yansımasıydı.

Thales, bu büyük keşfini paylaşmak istedi. Ama kimse ona inanmıyordu. Onun delirdiğini, saçmaladığını düşünüyorlardı. Onun yerine tanrılara tapıyor, mitolojik hikayelere inanıyorlardı. Thales, bunlara üzülüyordu. Ama yine de vazgeçmiyordu. Bu sırada, iki gence rastladı. Bu iki genç onun en sevdiği dinleyicilerdi. Onlara anlattığı hikayelerle hem onları eğlendiriyor hem de onlara bilgelik aşılamaya çalışıyordu.

- Thales amca, nereye gidiyorsun? Bize bir hikaye anlatır mısın?

Thales gülümsedi.

- Tabii ki anlatırım, dedi. Gel, şu banka oturalım.

Gençler sevinçle yanına oturdular. Thales başladı anlatmaya:

- Bir zamanlar, çok çok uzaklarda, bir gezegen vardı. Bu gezegenin adı Su idi. Su gezegeni, evrenin en büyük ve en güzel gezegeniydi. Çünkü üzerinde her türlü canlı yaşayabiliyordu. Su gezegeni, kendisini yaratan ve koruyan büyük bir güce sahipti: Arkhe.

Gençlerden biri merakla sordu:

- Arkhe kimdi?

Thales devam etti:

- Arkhe, evrenin ilk ana maddesiydi. Her şey ondan doğmuştu. Ateş de, hava da, toprak da... Ama Arkhe'nin en sevdiği şey suydu. Çünkü su, hayatın kaynağıydı. Su, Arkhe'nin yansımasıydı.

Gençlerden diğeri heyecanla dinliyordu.

- Peki sonra ne oldu?

Thales anlatmaya devam etti:

- Sonra... Sonra Su gezegeni büyüdükçe büyüdü. Üzerindeki canlılar çoğaldıkça çoğaldı. Ama bu canlılar arasında bazıları vardı ki, Arkhe'ye saygı duymuyorlardı. Onlar, Arkhe'nin gücünü kendilerine mal etmek istiyorlardı. Onlar, suyu kirletiyor, israf ediyor, başka canlılara zarar veriyorlardı.

Gençlerden biri üzüldü.

- Neden böyle yapıyorlardı?

Thales cevapladı:

- Çünkü onlar cahildiler. Onlar, Arkhe'nin ne olduğunu bilmiyorlardı. Onlar, suyun sadece bir madde olduğunu sanıyorlardı. Onlar, suyun aslında Arkhe'nin ruhu olduğunu anlamıyorlardı.

Gençlerden diğeri kızdı.

- Peki Arkhe ne yaptı? Onları cezalandırdı mı?

Thales sona yaklaştı:

- Evet... Arkhe sabrını yitirdi. Ve büyük bir felaket gönderdi. Su gezegeninin üzerine korkunç bir fırtına çöktü. Şimşekler çaktı, gök gürledi, yağmur yağdı... Ama bu yağmur normal bir yağmur değildi. Bu yağmur, Arkhe'nin öfkesiydi. Bu yağmur, suyu geri almak için gelmişti.

Gençlerden biri şaşırdı.

- Nasıl yani?

Thales bitirdi:

- Evet... Arkhe'nin gönderdiği yağmur, su gezegeninin üzerindeki bütün suyu emdi. Suyu, Arkhe'ye geri götürdü. Su gezegeni kurudu. Üzerindeki canlılar öldü. Sadece suya saygı duyanlar kurtuldu. Onlar, Arkhe'nin lütfuna erdiler. Onlar, Arkhe ile birlikte yeni bir gezegene gittiler. Bu gezegenin adı Dünya idi.

Gençler hayranlıkla baktı Thales'e.

- Vay be... Ne güzel bir hikaye... Peki bu hikaye gerçek mi?

Thales gülümsedi.

- Belki... Belki de değil... Ama siz yine de suya saygı duyun. Çünkü su, Arkhe'nin ruhudur. Su, hayatın kaynağıdır. Su, evrenin sırrıdır.

Thales, bu sözlerle kalktı ve yürümeye devam etti. Gençler de onun arkasından bakakaldılar. Thales, evrenin ilk ana maddesi olan Arkhe'yi bulmuştu. Ama bunu kimse anlamıyordu. Oysa Arkhe, her şeyin kaynağı ve evrenin sırrıydı.

----
Merhaba arkadaşlar, bu öykümüz ile felsefenin doğuşunu konuşacağız.

Felsefe, insanın varlık, bilgi, değer, ahlak, siyaset gibi temel sorunlara akılcı ve sistematik bir şekilde cevap arama çabasıdır. Felsefe, her şeyi sorgulayan ve eleştiren bir düşünce tarzıdır. Felsefe, mitoloji ve dine dayalı açıklamalardan sıyrılarak, akla dayalı bir düşünce sistemi olarak gelişmiştir.

Felsefenin ilk olarak M.Ö. 7. yüzyılda İyonya uygarlığında, Milet kentinde ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Milet kenti, ticaret ve kültür merkezi olan işlek bir liman kentiydi. Burada yaşayan insanlar, farklı kültürlerden etkilenmiş ve bilgi birikimi kazanmışlardı. Bu elverişli ortam, felsefenin kurucusu olarak kabul edilen Thales gibi düşünürlerin çıkmasına olanak sağlamıştır.

Thales, evrenin ilk ana maddesi olan Arkhe'yi araştırmıştır. Arkhe, her şeyin kaynağı ve evrenin sırrıdır. Thales, Arkhe'nin su olduğunu bulmuştur. Çünkü su, her şeyin içinde var oluyordu. Su, hayatın kaynağıydı. Su, Arkhe'nin yansımasıydı. Thales, bunu akıl yürütme ve gözlem yoluyla bulmuştur.

Thales'ten sonra gelen Anaksimenes ve Anaksimandros da Arkhe sorununa farklı cevaplar vermişlerdir. Anaksimenes, Arkhe'nin hava olduğunu söylemiştir. Anaksimandros ise Arkhe'nin belirli bir madde olmadığını, sınırsız ve belirsiz bir ilke olduğunu söylemiştir.

Bu üç düşünür, doğa filozofları olarak adlandırılır. Çünkü onlar doğal olayları ve oluşumları açıklarken tanrılara değil, ateş, hava, toprak, su gibi gözlemlenebilir elementlere başvurmuşlardır.

Felsefe böylece İyonya'da başlamıştır. Daha sonra felsefe başka yerlere de yayılmıştır. Sokrates ile birlikte felsefe insan ve toplum sorunlarına yönelmiştir.
----



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın deneysel kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hikmetli Adamın Dersi

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kontrolü Bırakmak
Ali’nin Hikayesi: Nükleer Füzyon Reaktörü Projesi
Sihirli Kutu: Bir Hayal Kurbanının Hikayesi
Atlantis'in Sırrı - 4
Atlantis'in Sırrı - 3
Yaratıcılar - 1
Atlantis'in Sırrı - 1
Atlantis'in Sırrı - 2
Zeynep’in Felsefe Macerası
Ayla’nın Yolculuğu - 1

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Yaşamak Nedir? Uyanış ve Evrensel Bilinç Yolculuğu [Deneme]
Torpil: Türkiye’nin Nobel Ödülü Engeli [Deneme]
Asgari Ücretle Yaşamak Mümkün Mü? Türkiye’de İşçilerin Durumu [Eleştiri]
Kapitalist Değerlerin Anadolu Coğrafyasında Yarattığı Erozyon [İnceleme]
Beslenme: Sağlık İçin Bir Zorunluluk Mu Yoksa Bir Lüks Mü? [İnceleme]
Göçün Bağırsak Mikroflorası Üzerindeki Etkileri: Suriyeli Göçmenler Örneği [Bilimsel]
Bilişsel Şemaların Dönüştürülmesiyle Beslenme ve Kilo Arasındaki İlişkinin İncelenmesi [Bilimsel]


Yaver ARANCIOĞLU kimdir?

Gıda, Sağlıklı Beslenme, Felsefe ve Sosyoloji Tutkunu Bir Yazar: Yaver Arancıoğlu Merhaba, benim adım Yaver Arancıoğlu. Sizlere kendimi tanıtmadan önce, bu blogda neler bulacağınızdan bahsetmek istiyorum. Sağlıklı beslenme, felsefe ve sosyoloji benim tutkularım. Bu blogda bu konularda yazdığım öykü, inceleme ve eleştirileri sizlerle paylaşacağım. Bu konulara ilgi duyan veya duymak isteyen herkesi yazılarımı okumaya davet ediyorum. Yazmak ve okumak benim hayatımın vazgeçilmezleri. Yazarken kendimi ifade ediyor, okurken yeni dünyalar keşfediyorum. Yazmaya çocukluğumdan beri ilgi duyuyorum. İlk öykümü 10 yaşında yazdım. Öykü, şiir, eleştiri, deneme… Bu türlerde yazmayı seviyorum. Çünkü her biri bana farklı bir yaratıcılık alanı sunuyor. Siz de bu türleri seviyor veya merak ediyorsanız, yazdıklarım size hitap edebilir. Bir dönem bir gazetede yazarlık yaptım. Orada edindiğim deneyimler sayesinde hem yazma becerimi geliştirdim hem de farklı konularda bilgi sahibi oldum. Ayrıca Suriye’den Türkiye’ye başlayan göçler ile yerinden edilmiş insanlar üzerine Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Kuruluşu adına çalışma yaptım. Bu çalışma benim için çok önemliydi. Çünkü göç eden insanların yaşadıkları zorlukları, umutlarını, hayal kırıklıklarını yakından gördüm ve onlara yardımcı olmaya çalıştım. Türkiye’nin Kars şehrinde dünyaya geldim. İlkokuldan liseye kadar tüm eğitimimi İstanbul’da aldım. Üniversite eğitimimi Tekirdağ, Edirne ve İstanbul’da tamamladım. İstanbul – Sosyoloji bölümünü Yüksek Onur derecesi ile bitirdim. Evliyim ve genellikle Türkiye’de yaşıyorum. Yaklaşık bir yıl Azerbaycan’da yaşadım. İnsanlar ile iletişim kurmayı ve farklı insanlar ve kültürler ile tanışmayı seviyorum. Ahşap yakma, takı tasarım, bağlama çalmayı seviyorum. Toplumu ve insanı ilgilendiren neredeyse tüm konulara merak duyuyorum. Bu blogda sizinle düşüncelerimi, duygularımı, deneyimlerimi ve hayallerimi paylaşmak istiyorum. Umarım yazdıklarım sizin de ilginizi çeker ve merak uyandırır. Beni takip etmeye devam edin.

Etkilendiği Yazarlar:
George Orwell, Aldous Huxley, Suzanne Collins, H.G. Wells, Jules Verne


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Yaver ARANCIOĞLU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.