..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Değişim dışında hiçbir şey sürekli değildir. -Heraklitos
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Anılar > yaşar çetinkaya




21 Aralık 2005
Yıllar Sonra  
yaşar çetinkaya
Dört yıllık lise hayatının sona erdiği güne dâir bir deneme...


:BGIH:
Bardaktan boşanırcasına yağan yağmur, bir duygu selini de beraberinde getirmişti. Gerçekten de kolay değildi. Koskoca dört senenin kâh sevinç kâh acı; kâh mutluluk kâh hüzün dolu onca hatırası arasında, her metrekaresine sayısız anının sığdığı bir okulu bırakıp gitmek gerçekten de hiç kolay değildi. Masaların üzerine, duvarlara yazı yazanlar, birbirlerinin gömleklerini sevgi sözcükleriyle boyayanlar, beraber hatıra fotoğrafı çektirenler, oturmuş birbirleriyle belki de son kez dertleşenler... Tüm bunlar insanın yüreğine o kadar işliyordu ki... Yıllar sonra "lise" dendiğinde ilk akla gelen olabiliyorlardı.

Nasıl başlamıştı her şey, nasıl bitiyordu? Çekilmez, bitmez denen dört koca yıl nasıl olmuştu da göz açıp kapayana kadar geçmişti? Hem de ardında neler neler bırakarak...

Küçükler vardı bir de...
Bir zaman bizim "çömez!" diye dalga geçip, eğlendiğimiz küçükler... Ne mutluydu onlara. Karne almanın, tatile girmenin ve bir yaş daha büyümenin verdiği heyecanla yerlerinde duramıyorlardı. Koridorlarda koşturanlar, bağıra bağıra şarkı söyleyenler, kendi aralarınsa oyun-bizim deyimimizle "uzun eşek"- oynayanlar... Hele lise ikiler... Onların gururu daha fazlaydı, kolay mı, bizden sonra okulun en büyüğü onlar olacaktı...

Neredeyse öğle olmuştu bile. Eskiden dört gözle beklediğimiz hatta bazen gecikmesine isyan ettiğimiz ziller, bugün ardınsıra nasıl da çalıyorlardı.

Bugün bizim son günümüzdü. Yaşadıklarımızın izlerini yanımıza alıp ayrılacaktık bugün burdan. Üstleri çeşit çeşit kopyalarla dolu masalarımızın, perde nedir bilmeyen ve rüzgarlı havaların gevezesi pencerelerimizin, yerlerde gezen kırık tebeşirlerin, hiç bıkmadan beslediğimiz çöp kutumuzun ve her türlü derse ev sahipliği yapmış kara tahtamızın bizi son görüşüydü belki de bugün.

Yeni gün nelere gebe bilinmez. Gelecek neler saklıyor koynunda... Kim bilir belki bir gün bu okula yeniden yolumuz düşer. Yeniden gireriz bu kapıdan içeri...Bu sınıfta yeniden yankılanır sesimiz... Ama şu bir gerçek ki, yıllar sonra tekrar burda olsak bile zaman biz dahil her şeyi değiştirip, tanınmaz edecektir. Farklı düşüncelerin beslediği farklı kişiler olarak ve muhtemelen farklı bir konumda bulunarak belki de yeniden "günaydın" diyeceğiz sınıfa... Sınıfımıza...

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Güzel.....
Gönderen: Kâmuran Esen / Bolu/Türkiye
4 Ocak 2006
Merhaba Sevgili Yaşar Çetinkaya; Yazınızı okuyunca, öğretmen okulundan mezun olduğum günü ve o gün yazdığım anımı anımsadım.İnsan havasını soluduğu, suyunu içtiği yeri, hiç unutmaz.Bunu çok iyi biliyorum.Öğretmenliğimin ilk yılını geçirdiğim elektriği olmayan köyümü, toprak(mutfağı, suyu hatta tuvaleti bile olmayan) evimi, yıkılmaya yüz tuutmuş okulumu özlüyorum zaman zaman.Şu bir gerçek ki; herşeyin bir sonu var.Tıpkı, Aşık Veysel'in dediği gibi:"Açar- solar türlü çiçek / Kimler güldü, kim gülecek? / Hayat yalan, ölüm gerçek / Dostlar beni hatırlasın."........Kısacası severek okudum yazınızı, anılarıma gittim..Teşekkürler paylaşımınız için...Sevgiyle kalın....Kâmuran ESEN




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Resim Altı - Çay -
Ege'de Yaz Başkadır
Resim Altı - Sultan Ana -
Dönme Dolap
Resim Altı - Pencere -
Kestane Masalı
Resim Altı - Söz Sizde -
Timsal-i Hal
Beni Kandıran Çocuklar
Sessizliğin Feryadı

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Zamansız [Şiir]
Konstantinapol'de Bir Sabah [Şiir]
İnsanlar [Şiir]
Nisan Özlemi [Şiir]
Humar Sancısı [Şiir]
Değişiyoruz 2 [Şiir]
Zaman [Şiir]
Dünya Esiri [Şiir]
Mirza ile Meryem... [Şiir]
Merhabâ... [Şiir]


yaşar çetinkaya kimdir?

Yazmak. . . Önce hissetmek sonradan kenara köşeye iliştirdiklerini not almak işte. . . Yani 'kâtibiyiz aslında ruhumuzun'. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Fuzûlî, Nefî, Şeyhî, Yahya Kemal, Necip Fazıl, Cahit Sıtkı, Özdemir Asaf, Orhan Veli Kanık


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © yaşar çetinkaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.