Kuraş yapıyor musunuz? ( ! ) Bocce oynuyor oynuyor musunuz? ( ! ) Bu iki sporun da özel giysileri vardır. Ben şahsen bugün gidip almak arzusundayım. ( ! ) Çünkü her yeni şeye ilgi göstermek zorundayız. Çağın gerisinde kalırız yoksa.
Ancak amacımın daha değişik olduğunu söylemeliyim. Burada okumanın çok önemli hem de çok, çok önemli olduğunu vurgulamak için varım, o amaçla başladım yazıma.
Sabah gazetemin spor sayfasını açıp okumaya başladığımda ilginç bir haberle karşılaştım. Bakın ne diyor haberde. " Judo ve Kuraş, Binicilik, Bilardo, Bocce, Bowling - Dart, Beyzbol ve Softbol Federasyonlarının Özerklik kararları Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. " (23 Ocak 2006 Vatan Gazetesi) Gördünüz mü bilmediğim ne sporlar varmış ! Bildiklerim var da Kuraş, Bocce'yi ilk kez duydum. Softbol da nasıl oynanır bilmem. Hani yazıyı gülmeceye dökmek niyetinde değilim yoksa Softbol'u yalnız yumuşaklar mı oynayacak acaba diyecektim. ( ! )
Demek ki gazeteyi okumasam bu sporlardan habersiz olacaktım. Onun için herkese, her yaştan insana Okuyun Arkadaşım, okuyun ! diyeceğim.
Çocuklar, Gençler okuyun ! Sonra kendime dönüp İhtiyarlar, siz de okuyun ! diyorum. Boş boş oturup dedikodu yapmaktansa kitap okumanın huzurunu, mutluluğunu düşünün bir. Neler neler öğreneceksiniz..sonra biriktireceksiniz onları beyninizde. Bir gün öyle bir işinize yarayacakki... Ben de şöyle düşündüm zaten..hani çocuklara tasarrufu öğretmek için nasıl kumbara alışkanlığı kazandırmaya çalışıyoruz işte öyle...okuya okuya beynimizde öyle bir servet birikiyorki kazancınız, gün ola harman ola örneği birgün mutlaka ortaya çıkacak.
Alışkanlıkların en güzeline tiryaki olduğumu düşünerek şu bilgi yarışmalarını hiç kaçırmam..izlerim. Geçen akşam yine neler öğrendim neler..okuyup araştırarak tabii..Ama size birşey söyleyeyim mi? Bu iş aşk olmadan olmuyor! Okuma aşkı diyorum yani ! Hani eskilerin güzelin güzeli bir özdeyişi vardır. " Aşk olmadan Meşk Olmaz ! " diye. Doğrudur, çok doğrudur.
Oraya çıkıp da 500 Yeni Lira alıp ayrılanlara çok üzülüyorum, hiç okumamışlar diyorum. Tarih, Coğrafya vs. gibi basit kültür sorularını bilemiyorlar.
Neyse benim , önceki akşamdan öğrendiğim şu oldu. Yarışmacıya, ilk Edebiyat Nobel Ödülü kaç yılında veridi diye bir soru çıktı . Ben de ilk seçeneği(1901 yılı) okuduklarımın süzgecinden geçirerek, doğru bu dedim. Ama inanın attım. Çünkü o sırada Yarışmacı, çok güzel bir deyişle 1901 olamaz, neden mi derseniz ilk başlangıcında Nobel'i Fen Bilimlerine veriyorlardı, dedi. Çok doğru bir yargıydı. Ben de katıldım hemen Yarışmacıya. Çocuk da tuttu 1946 olması lazım dedi ve öylecene Son Kararım, dedi. Ben, o ara koşup ansiklopediyi indirdim. Bir de ne göreyim gerçekten 1901 doğru değil miymiş. Yani tahminen altıncı hissimle attığım seçenek. Neyse yarışmacı da boynunu büküp ayrıldı oradan.
Sözü şuna getirmek istiyorum. Okumanın yararına. Bir de baktımki yakından tanıdığımız hangi ünlü yazarlar hangi yıllarda Nobel Edebiyat ödüllerini almışlar. Birkaçını vereyim bilgi olsun ! 1911 Selma Lagerlof, 1912 Rudyard Kipling, 1920 Rabidranath Tagore ve daha niceleri.
Bocce sporundan başladık nereye geldik. Ama hepsi Okuma Aşkı uğruna !
Okuyun kardeşlerim okuyun. Ben de gidip şu Bocce ile Kuraş nasıl oynanırmış bir öğreneyim !