Yaþamak bir aðaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeþçesine... |
|
||||||||||
|
Mikail ve askerler baygýn beylerini bulduklarýnda güneþ çoktan tepeye ulaþmýþ. Aslan ýþýðýný kapatan atlýlara onlarý tanýmýyormuþçasýna göz süzmüþ, tekrar þemsi edinmek uðruna düþe kalka koþar olmuþ. Ortada ne tekke, ne pir, ara ki bulasýn. Mikail tüm hýþmýyla peþine düþüp zorlukla zapt etmiþ, divane Aslan’ý. Yanaðýnda patlayan tokadý gök gürültüsünü aratmamýþ. Uzun bir yoldan dönen beyin gözyaþlarý saðnaða dönmüþ, hayreti geçince birkaç damlasý çenesine, oradan gerdanýna, göðsüne akmýþ. Gönlü ferahlamýþ biraz. Mikail yakasýna yapýþmasa, özgüveni sarsýlmayacakmýþ. “Nerdesin, nazlý velet? Neden býrakýrsýn beni bir baþýma? Erler seni görmeyince çýlgýna döndü” Aslan durup düþününce þaþýrmýþ, bu söze. Eski hocasýnýn aman bekler tavrýna hem üzülmüþ hem içten içe keyiflenmiþ. Kurtulup Mikail’in azman ayalarýndan üstüne baþýna çeki düzen vermiþ. Askerlerden yana kývranýp ünlemiþ: “Bahadýrlar! Birkaç gece daha eðleneceðiz handa. Soluklanmam vakit alacak.” Atlýlardan bazýlarý birbirlerine bakmýþ, baþlarý önlerine düþmüþ, ama fettanlar da çýkmýþ aralarýndan, aðabeylerinin civarýnda gördüðü, Amasya’nýn köklüsü olanlardan doru atlý, apazýný göðe savurmuþ, Aslan’ýn az önüne bir zincir fýrlatmýþ. Aslan iki adýmda bulmuþ önüne konaný, küçümen haçý nasýl karþýlayacaðýný çýkaramamýþ. Durmuþ hocasýna tutunmayý denemiþ. “Gidecek, eðlenecek han kalmadý artýk Aslan Bey’im. Ne hancý, ne iþi azýtan karýsý, ne de…” Bu kez göz çukurlarý üstünde yüklü bulutlar dolanan, Mikail’miþ. Uzun zaman sonra Aslan da kime kýzacaðýný þaþýrýp nasip kalesinin yýkýlmaz surlarýnýn önünde nafile dövünecekmiþ. Sen olsan, sebep olaný mý, katledeni mi yoksa yazýyý yazaný mý kusurlu bulurdun. Bence karþýlýðýný bilsen de ne fark eder? Gönül tellerinden biri kopunca ruhunun ezgisi hep aksak kalýr. Mikail Halep’e dek son sözünü dillendirmiþ: “ Vakit sefer vakti Aslan, bu diyarda ya sen ya da ben çýldýracaðýz sonra.” Aslan kabul etmeyecek olmuþ, ama ne Mikail’in onu dinleyecek metaneti, ne de erlerin izzeti hazýrmýþ. Her biri atlarýný týrýs üzerinde varýþ yerine niþanlamýþlar. Bey yanýnda sabýrsýz duran simsiyah küheylânýnýn eyerine çýkmýþ, istemeye istemeye öyküsüne devam etmiþ.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bülent Efe, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |