Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx |
|
||||||||||
|
Yazarı “Varlık Vergisi” , “İstanbul’un Son Sürgünleri” ve “Aşkale Yolcuları” isimli eserlerinden tanıyoruz. Bu kitap yazarın ilk roman çalışması. Halen ATV Televizyonunda yayınlanan, 32. Gün Haber Programı’nda yayın yönetmeni olan yazarın bu kitabı kısa süre içerisinde ikinci baskıyı yaptı! Öncelikle belirtmeli ki, yazarın anlatımı mükemmel! Hani, “Elimden bırakamadım, bir solukta okudum” denir ya, aynen öyle! Fakat konusu için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim! Kitap için bir dostum, “Kitap yazmanın iki yolu vardır. Ya tamamen hayali kişiler ve hayali olaylar konu edilir, ya da tamamen gerçek kişiler ve gerçek olaylar konu edilir... Rıdvan Akar, söz konusu kitabında hayali kişiler ve hayali olaylarla, gerçek kişiler ve gerçek olayları birbiriyle bütünleştirmiş.” diye yazmış ki, ben de aynen katılıyorum. 1944 Irkçılık-Turancılık davalarının gerçek kişileri ile romanın hayali kahramanları bir araya getirilmiş. İnsan kitaptaki karakterlerin hangisinin gerçek, hangisinin hayali olduğunu karıştırıyor. Aslında yazarın istediği de bu! İkinci Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru, zamanın İsmet İnönü yönetimi, Nazi Almanya’sının yenileceğini anlayınca, Müttefiklerin gözüne girmek için, düzmece iddialar ile ülkenin ileri gelen Türkçülerini toparlayıp, önce işkenceden geçirip sonra mahkum ettirmeye kalkmış. Fakat sonunda içlerinde Alpaslan Türkeş’in de bulunduğu tüm sanıklar beraat etmişti. Yazar romanının hayali kahramanları aracılığı ile bu kişilerin aslında suçlu oldukları ve Nazi Almanyası'ndan para aldıkları havasını vermek istiyor. Çoğumuzun tanıdığı 1944 Irkçılık-Turancılık davası sanıklarının, İkinci Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru Nazilerce kurulan ve sonraları CİA ile işbirliği içine giren ODESSA Örgütüne benzer bir oluşum içerisinde oldukları imajı verilmeye çalışılıyor. Bunun ne kadar gerçek dışı olduğu hepimizin malumu. Kitapta bir aşk hikayesinin içerisinde, 1964 yılında sınır dışı edilen Yunan vatandaşı Rumların durumu acıklı bir dille anlatılıyor ki, zaten bu yazarın uzmanlık konusu. Yukarıda belirttiğim gibi yazar Zara ilçesi doğumlu. Bu ilçemiz Ermeni dönmeleri ve Dersim civarından getirilerek bölgeye yerleştirilen Koçgiri aşireti mensuplarının bolca yaşadığı bir ilçe. Zaten ilçenin eski adlarından biri de, “Koçgiri”. Devamlı ülkemizdeki azınlıkların uğradıkları haksızlıklar(!) konusunu işleyen ve 1999 yılında yazdığı "Aşkale Yolcuları / Varlık Vergisi Ve Çalışma Kampları" adlı kitap yüzünden DGM'lik olan yazarın etnik kökeni ise merak konusu! Bazı tarihi olaylar konusunda ise yazar hataya düşüyor. Mesela, kitabının 212. sayfasında, Kızılordu’da görevliyken Nazilere esir düşen Türk asıllı askerlerden kurulu, Almanların safında çarpışan, 162. Türk Tugayı’nın Kızılorduya en çok zararı verdiğini söylüyor. Öncelikle bu isimde bir birlik yok! ( Türk asıllıların da görev aldığı Waffen SS tümenlerinin tamamı zaten 38 tane. Yazar belki de, “Osttürkischen Waffen-Verbände der SS” isimli birlikten söz etmek istiyor. Fakat Türk asıllı savaş esirleri ve Almanya’da yaşayan Türk gönüllülerden oluşan bu birliğin “162” gibi bir numarası yok. Üstelik 1943 yılının sonbaharında bu birlik daha kurulmamıştı. Kuruluş tarihi, 1944’ün ilk aylarıdır. ) Kitabın 214. sayfasında yazar, 1944 yılının Şubat ayında, bu tür birliklerin (Türk ve Müslümanlardan oluşan) Kafkasya’da Ruslar ile çarpıştığını iddia ediyor. Oysa bu tarihte Kafkasya’da savaş çoktan sona ermişti. Çatışmalar Ukrayna ve Beyaz Rusya’da sürüyordu. Üstelik Türk asıllılardan oluşan birliklerin doğrudan Ruslara karşı kullanıldığı doğru değildir! ( Mesela, “Doğu Türkistan Lejyonu” ( Osttürkischer Waffenverband der SS ), önce cephe gerisinde, Beyaz Rusya’daki Rus gerillalara karşı, daha sonra ise Polonya’da, “Polish Home Army” isimli direnişçilere karşı kullanılmıştı. ) Şimdi bunları yazara sorsak, şüphesiz “kendisinin tarih kitabı değil roman yazdığını” söyleyecektir. Belki de doğrusu bu.. Yine de okunmaya değer... Canmacit
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Can Macit, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |