..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Edebiyat yaşamın öncüsüdür, onu öykünmez, ona istediği biçimi verir. -Oscar Wilde
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > BİNNUR EDİSAN




5 Ağustos 2008
Gidiyor Bu Şehirden  
BİNNUR EDİSAN
Belki de basitti her şey.


:DCCJ:
Ferferime...


Geçen yıl bu zamanlar yaşadığım kenti terk etme kararı almıştım. Ve bu kararımı tam da gecenin bu saatlerinde ona açıklamıştım. Hüzün, demişti. Yaşanmadan gitmiyor bedenden değil mi? Evet, demiştim. Kahretse de yaşanmadan gitmiyor ama hüzünle birlikte bu kez ben de gidiyorum, diye de eklemiştim.
Gitmek!
Hem de Ankara’dan, hem de en büyük aşkımı yaşadığım bu kentin sokaklarından…
Evet, gittim ve uzunca bir süre de dönmedim!
Yine gece…
Ve yine gecenin aynı saatleri…
Bunu şu an söylemek ne kadar doğru bilmiyorum ama ben artık Ankara da yaşayamayacağım; gidiyorum! diyor.
Biliyorum bu duyguyu, diyorum içimden BİLİYORUM! Şaşkınlığımı ve üzüntümü fark etmesin diye nereye gideceksin peki? diye soruyorum.
Antalya ya da Bodrum, diyor.
Yüzerken ağlayacak, denize nazır şarabını yudumlarken yazacak… Sonra kim bilir -hiç olmaz ya- belki sarhoş olacak beni arayacak? Az evvel onu (aşkı) aradım, diyecek. Ne konuştuğumuzu belki sabaha hatırlayamam o yüzden sen kaydet aklının bir köşesine tamam mı? Anlatıyorum, dinle! diyecek.
Sonra sabah olup da beni aradığında aklıma kaydettiğim akşamki konuşmadan ona hiç bahsetmeyeceğim. Tıpkı onun bana yaptığı gibi…
Susuyorum gidiş haberine. Susuyor ve anlamaya çalışıyorum. O sırada,
Kadın erkeğin ruhunu alıyor sanki o ruhu besliyor ve aynı zamanda o ruhtan besleniyor. Erkek giderken de geride bir şey bırakmıyor. Talancı yürekler! diyor öfkeyle…
Aşkın temeli de bu değil mi ama, diyecek oluyorum
Aşkın temeli olduğuna da inanmıyorum ben artık! diyor. Nerde başladı inan bilmiyorum.Aşk insanın temelini iyi sarsıyor bunu çok iyi biliyorum.
O zaman yüzyıllar önce dağlar filan niye delindi, ya da aşktan delirip yollara niye düşüldü ki? diye soruyorum
Belki de basitti her şey. Dostça kahve içmek gibi, doğaya aşık olmak gibi… Bence o zamanlar bu kadar çetrefilli değildi ilişkiler. Bilmiyorum ve gidiyorum!
Eyvah! Kaçıyor…
Kuzum, ben âşık olmamalıyım. Artık lütfen âşık olmama izin verme, dediğindeyse içimden bir yıldız kayıyor. Aşk izin ister mi güzel dostum benim…Hem ben ki aşkla yaşayan ben, sana nasıl izin vermem.Acıtsa da yaşa mutlaka yaşa, diyeceğimi biliyorken…
Başka şeylere adayalım kendimizi. Gidip yardım filan yapalım, mesela köy okulu inşaa edelim, diyor
Gülüyorum katılarak…
Âşıkken de yapabiliriz bunları ama aşksız nasıl yaşayacağız?
Şu an yaşıyor muyuz?
Bilmem, yaşamıyor muyuz?
Yaşamıyoruz!
Bir şehirden gitmek için sebepleri olmalı insanın… Büyük aşkların ortak kaderi işte; sonunda bitmek, tükenmek ve çekip gitmek! İlle de tüketmek, ille de bitirmek tüm duyguları…
Yine Sezen: ‘Giderim Bu Şehirden’
Dostum gidiyor bu şehirden bense susuyorum!
Aşkın ne demek olduğunu ona anlatamam. O kadar iyi bilir ki aşkı…
BÜYÜK AŞKLARIN ORTAK KADERİ…
Gidiyorum, diyorum ben de
Nereye, diye soruyor.
Yazmaya, diyorum.Gidişini YAZMAYA...


BİNNUR EDİSAN


.Eleştiriler & Yorumlar

:: HANİ GİTMESEN DİYORUM USULCA....
Gönderen: gülşen selçuk / , Türkiye
27 Ağustos 2008
bagıra çagıra giden gitmiştir kalan saglar bizimdir der diller, yürek ie hani gitmesen diyorum der sesizce.buna benzer işte ayrılıkta sarf edilen sözcükler.çok yeniyim daha burda ama okumaya sizin yazlırınızla başladım.bu kadar mı güzel anlatılır yaşanmşılıklar. diyecek söz bulamıyorum huzurunuza..

:: Gidenmi Sürgün Kalan mı?
Gönderen: Fatih Barış / , Türkiye
5 Ağustos 2008
Gitmenin verdiği bir hüzün vardır her zaman, sevilenlerden uzaklaşmak, bırakıp birşeyleri yeni şeyler için arayışta olmak ya da olmamak. Gidişini hüzünlendiren içindeki duygu fırtınasına karşı koyamamandır. Yalnızlığın acı verdiğini düşünür, kendimize hüzün biçeriz. İçselliği yakalamaya çalıştığınızı düşündüğüm bir çalışma olmuş, tebrikler.

:: yaşam molası
Gönderen: Feray Korkmaz / , Türkiye
5 Ağustos 2008
Ayrılıklar bedenlere ne yapabilir ki ? Ah güzeller güzeli dostum, Ankaranın akasya ağaçlı yollarına sürgün ettiğimiz hayallerimiz, kahvemizin dumanına karışan sohbetlerimiz, susup bir iç çekişe tutunduğumuz anlar bırakır mı bizleri... Biz Sezen'le Attila İlhan ve Cemal Süreya ile, bir yerlerde senin için kadeh kaldırıyor, sana şiirler şarkılar söylüyor, ne kadar mükemmel olduğunu anlasınlar ve kıskansınlar diye seni denizlere anlatıyor olacağız. Şimdi bu yazının üzerine, bir "yaşam molası" verilmeli değil mi? Zira kesildi nefesim... Seni çok seviyorum




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mutlu Kal... Hoşça Kal
Silmedim, beyaza boyadım
Anlatıyor Gibiydim
Yokluğun Bir İç Deniz
Yıldızlar Savrulurken
Hep Aynı Erkeği Sevmek İsterdim
Eylül
Tam da Alışıyorken
Serin Bir Ankara Gecesi
Ağzım Kanıyor

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ayrılıklar da Şerefli Olmalı
İş Yeri Kuralları!
Bir Aşk Daha Bitti
İnsan İlişkileri
Çapkın Erkek (Kadın)
Erkek Kalbi
Göl Kuşları ve Hayat
Kadın Çıldırınca
Facebook Çılgınlığı
Bir Tatlı Huzur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ağladığın Gecelerin Hatırına [Şiir]
Merak Et! [Şiir]
Kadın ve Saçları [Öykü]
Sevmeyi Öğretin! [Eleştiri]
Ne Aydın Bir Bilgelik! [Eleştiri]
Teşekkürler Ebru Gündeş [Eleştiri]


BİNNUR EDİSAN kimdir?

Yazarak, konuşarak, öğrenerek, öğreterek ve susarak yaşıyor:) Daktilo şaryosundaki parmak dansına bayılıyor:) Bir yudum insan. Binnur Edisan :)

Etkilendiği Yazarlar:
William Shakespeare, George Orwell, Albert Camus, Henry Miller, Franz Kafka, Borges, Ahmet Arif, Can Yücel, Ahmet Altan...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © BİNNUR EDİSAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.