..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Bana ev hikayesinden söz açmayın. Artık benim oraya gideceğim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > BİNNUR EDİSAN




16 Ağustos 2009
Göl Kuşları ve Hayat  
BİNNUR EDİSAN
Savunmalar içinde savunma... Aylardır yazmak yerine yazılanları okudum...


:CDHA:


Aylardır yazmak yerine yazılanları okudum. Belki de sözcüklerim cümlelere hiç gülümseyemedi...Asık suratlı olmaktansa kaçtım,kaçtık...

Ama bu gece başka…

Bu pazar dostumla güneşinin batışını göl kıyısından izledik… Tüm anılarımız dillenirken biz bu sohbete hürmet edip sessizce dinledik… Uzun bir sessizlik sonrası masamızdaki ekmekten bir parçayı kuşlarla paylaştığımız an başladı bu yazı; ama satırlarım kalemle buluşurken yine nazlandı. Hayat gibi…

Kuşların lokma savaşını izlerken irkildim hatta bir ara hepsini doyurmaya çalışmanın telaşından yorulduğumu hatırlıyorum. Bir parçayı yakalayan olanca hızıyla onu kovalayan öteki kuşlardan kaçarken sudaki iz, baklava dilimlerini andırıyordu.

Ardından her zamanki gibi kadın kadına tiradımız başladı:

-Bu nasıl bir hayat ya, savaşa bak?

-Bu nasıl hayat mı, hayatın ta kendisi! İnsanlar farklı mı bir lokma için hepimiz savaşmıyor muyuz?

-Doğru, tek fark var biz biraz daha kibarız.

- Kibar filan değiliz! Kuşlar o kadar masum savaşıyorlar ki, en azından kaçak dövüşmüyorlar. Bir de insanları düşün?

- Düşünmesem!

- Kuşlar haklı!

-Bence de haklı!

Gülme krizi…

Arka masadaki çiftin gittikçe yükselen seslerine şaşkınlıkla bakan sadece biz değiliz. Kavga ederlerken dünya, biz, kuşlar umurlarında değil…Kadın ısrarla ‘Evimiz olacak!’ diye bağırırken adamın aynı tonlamada‘Nankörsün!’ demesinden bir anlam çıkarmak saçmalık ama tutamıyoruz kendimizi…

-Kadın daralmış galiba?

-Evlerinde daralsaymış daha iyi olurmuş!

-Evleri yokmuş işte ondan çemkirmiyor mu adama?

-Allah’ım ya, şu pazar gününde bir çemkirik kadınımız eksikti!

-Kadın haklı!

-Bence de haklı.

Yine gülme krizi…

-Balıklar göl canavarına benziyor. Yüzlercesi birden yüzeye çıkıyor baksana…

-O zaman göl canavarı hikayesi de düzmece! Demek ki yüzlerce balık yüzeye yükselmiş, görenler de göl canavarı sanmış: ))))

(Bu kez de bizim kahkahalarımız yüzeye yükseliyor)

- Tüm hikâyeler gibi işte… Ben de sanki on göl canavarı gördüm, beşiyle savaştım, ikisi beni yuttu kalan üçünü de yemişim gibi ‘balıklara bak, göl canavarına benziyor’ diyorum. Off, saçmalıyorum yaaa!

-Şu arka masadaki çemkirik kadın aklını karıştırdı senin, kıyamaaam.

-Dalga geçme! Dalga geçme!

-O kadına da üzülmüşsündür sen?

-Hayır, üzülmedim! Ne öyle biri olurum, ne de bana ‘nankörsün’ diyen bir adamla beraber olurum…

-Evliler mi acaba?

-Al işte, kadının hayatına istemeye istemeye girdik! Bize neee!

-Sadece kadının hayatına mı, bal gibi adamla kadının hayatlarının tam içindeyiz şekerim:) Bak şimdi de kadın adama ‘akşam oldu güneş gözlüğünü çıkarsana, senin numaralı gözlüğün nerede!’ diye söyleniyor. Sorun ne, bizimle uzun uzadıya paylaşmak ister misiniz, dememize ramak kaldı!

-Sorun belli: KADIN EV İSTİYOR. Ben evlenmeyeceğim ya!

-Dur, daha evli olup olmadıklarını anlayamadık.

-Evli değillerse sorun yok yani…

-Tabii ki!
: ))))))))))))

-Şaka bir yana düşünsene… Kim bilir ne hayallerle başladılar birlikteliklerine…Şimdiyse hiç tanımadıkları insanların gözleri önünde birbirlerini yok ediyorlar. Ve biz bu yok oluşu tahminler yürüterek izlemek durumunda kalıyoruz. Aşktan geriye talepler mi kalıyor?

-Duygusallaşma hemen! Denklem basit kadın ve erkek, su ve balık, göl ve kuş, lokma ve savaş!

-DOĞRU, HERKES HAKLI!

-Ha şunu bileydin!

Pazar gününden geriye kalan müthiş bir huzur, bol kahkaha, birkaç fotoğraf karesi, güneşin kızıl maskesi ve aslında hiç çözülemeyen hayatın denklemiyle yine ve yeniden yüzleşme…

BİNNUR EDİSAN
AĞUSTOS-2009


.Eleştiriler & Yorumlar

:: dedim ;
Gönderen: Aysu / , Türkiye
19 Ağustos 2009
içimden kuşlar gider çığlık çığlığa susarım / susar düşerim yüzüm yarım yamalak bir öykü sonra coşarım içim efkar dolar.../ insanın takılası geliyor bir kuşun kanadında uçası geliyor bir kuşlar gerçek ,bir düşler gerisi un değirmenlerinde başkalaşıyor.Hayat denklemsel tiyatro gibi irdelendiğinde duyumsadıklarınız gibi bir sürü alegorik ilişkiler dökültüsü ,amman beh biz yinede içimizdeki martı jonathanları koruyalım ne dersiniz .Saygılar




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İlişkiler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ayrılıklar da Şerefli Olmalı
Bir Aşk Daha Bitti
İnsan İlişkileri
Erkek Kalbi
Kadın Çıldırınca
Rodin ve Şair
Utanç Hapı
Öpücük ve Zehir

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mutlu Kal... Hoşça Kal
Silmedim, beyaza boyadım
İş Yeri Kuralları!
Anlatıyor Gibiydim
Gidiyor Bu Şehirden
Yokluğun Bir İç Deniz
Çapkın Erkek (Kadın)
Yıldızlar Savrulurken
Hep Aynı Erkeği Sevmek İsterdim
Eylül

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ağladığın Gecelerin Hatırına [Şiir]
Merak Et! [Şiir]
Kadın ve Saçları [Öykü]
Sevmeyi Öğretin! [Eleştiri]
Ne Aydın Bir Bilgelik! [Eleştiri]
Teşekkürler Ebru Gündeş [Eleştiri]


BİNNUR EDİSAN kimdir?

Yazarak, konuşarak, öğrenerek, öğreterek ve susarak yaşıyor:) Daktilo şaryosundaki parmak dansına bayılıyor:) Bir yudum insan. Binnur Edisan :)

Etkilendiği Yazarlar:
William Shakespeare, George Orwell, Albert Camus, Henry Miller, Franz Kafka, Borges, Ahmet Arif, Can Yücel, Ahmet Altan...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © BİNNUR EDİSAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.