Nereden bilecektim ayný fincandan içtiðimiz kahvenin falýnda ayrýlýk olduðunu. Kahvenin sýcaklýðý içime akmýþken, tadý damaðýmdan daha gitmemiþken çekip gittin. Konuþmalarýn mendireklere vuran sakin dalgalar gibiyken, hayatýmdan çekilip giden bir dalga olacaðýný nereden bilecektim. Beni acýlara boðacaðýný nereden bilecektim. Bir þairi þiir yaðmuruna gark edeceðini de sen nereden bilecektin ki. Çünkü sen romantizmin kitabýný yazacak olaný deðil; para için ya da itibar için yazanlarý seçtin. Sen de ABD gibi Avrupa gibi hatta tüm dünya gibi çok cahilce davranýp tüm yürek kütüphanelerini yýktýn. Çok büyük cahillik ettin. Ýnsanlýðý yýktýn. Bush gibi bana puþluk ettin. Emperyalistlerin Türk temsilcileri gibi beni böldün, parçaladýn. Rakýya þaraba haram derken; Coca Cola'yý Ramazan sofralarýnýn vazgeçilmezi yaptýn. Daha bir günaha girdin. Beni de kendine benzetmek istedin. Suudi krallarý gibi pis pis sýrýttýn. Sen Yahudi lobisi gibi benim katlimi meþru kýldýn. Sen sadece beni terk etmedin. Dünyanýn tüm puþluklarýný bana gösterdin. Ve ben þunu diyeyim en son: Sen bu dünyanýn ýrzýna geçtin, herkes senin gibi orospu çocuðu olsun diye. Týpký sen ABD gibi þerefsizliðini silahlandýrýp baþýma yýðdýn. Senin medeniyetin Bush'un puþluðu gibidir. Senin insanlýktan, aþktan anlayýþýn Sýrp katillerinin insanlýktan anlayýþý kadardýr. Sen sadece gittiðini sandýn. Hayýr senin gidiþin ABD'nin Irak'tan çekiliþiydi. Bir kýyýmdý, bir vahþetti gidiþin. Ve ben senin gidiþinle tüm dünyaya baþ kaldýrdým. Bir köpeði Bush'tan daha çok sevdim. Avrupa'yý domuz dýþkýsýna benzettim. Seni ise Irak orospusu kadar bile sevmedim.