Yaþam hoþtur, ölüm rahat ve huzurludur. Zor olan geçiþtir. -Asimov |
|
||||||||||
|
E – Hani Ortaköy’de sahilde eski kitaplar satan sahafa benzer yerler var biliyor musun? A – Evet ! E – Ha iþte, ordan bir Ýngilizce kitap aldým. A – Ama sen Ýngilizce bilmezsin ki? E – Olsun, bakarsýn bir gün öðrenirim. Hem kapaðý çok güzel, üstünde mistik, esrarengiz þekiller var. Ýlgimi çekti aldým. A – Kitaplarýn sahibi yoktur ve kitaplar okunduktan sonra el deðiþtirmeli diyenlerin; özellikle yabancý turistlerin saðda solda býraktýklarý ya da unuttuklarý kitaplarýn para karþýlýðýnda satýldýðý bir yer orasý. Orasý bana hep esir pazarlarýný anýmsatýr. E – Ne alaka ? A – Þöyle akalandýrayým senin için.Eskiden ticarete, geziye ya da baþka niyete yolculuk edenler, bir þekilde yakalanýp bu pazarlara getirilirmiþ ve en çok parayý verene satýlýrmýþ. Bu kiaplar da böyle olmalý; Esir. Bu þekilde ele geçirilmiþler ve þu an orda en çok deðeri ya da nakti verene diyelim satýlmayý bekliyorlar. Okunan her kitap okuyucusunun hisselerini yüklenir, ondan bir parça olur. Çünkü o da okuyanýna kendinden bir parça vermiþtir. Okuyan nasýrlý eller, zarif eller, kýsa parmaklýlar, uzun parmaklýlar, gözlüklüler, zayýflar, þiþmanlar, enteller, ilgisizler, meraklýlar, oburlar, museviler, hindular, müslümanlar, hristiyanlar, ataistler, hiçler; aslýnda bu yönleriyle hep kitaplardadýrlar. Yani bu yönden bakarsan esir edilen kitabýn þahsýnda o kiþilerin de bir parçasýdýr ve üç beþ kuruþa günün cirosu olmayý orda öyle mahsun, zavallý, esir halde bekliyorlar. Düþünsene ne kadar korkunç bir durum. Sen ayný þekilde olsan ne yapardýn? E – Ya nerden nereye getirdin ? Valla bravo sana. A – Asýl bravoyu sana püskürtmek istiyorum iznin olmadan. Bakayým þu kitaba nasýl bir esirmiþ. E – Yanýmda deðil, eve býraktým. A – Nee, eve mi býraktýn ?! E - Evet, ne olacak ki ? A – Þimdi Allah bilir nereye koymuþsundur. Küçük kardeþin alýp her tarafýný çizmiþtir, ya da annen kanepenin kýrýlan ayaðýnýn yerine koymuþtur. Sen de eve gidip kanepenin, pardon esirin üzerine sere serpe uzanýrsýn bir de ! G – Abi çay, elma ne veriim? A – Bir þey almasak be kardeþim bi seferde, Allah, Allah iç iç iþkembe patlayacak. Hem görüyorsun burda ciddi bir mevzunun göbeðindeyiz. Adam bir destur der ! G – Desturrr! Çay, elma...? A – Kaybol kardeþim kaybol ! G – Nereye gidiiim abi, iþimiz bu! A – Kardeþim iþin bu da zýrt pýrt da getirme, biz canýmýz isteyince seni çaðýrýrýz. G – Abi iyi diyorsun da. patron ha bire çalýþýn, dolaþýn, koþun diyor. Ne yapcan ekmek parasý. Sen içmesen o içmese, ben nasýl öderim borcumu.? A – Ne borcu? Ne diyorsun, ne anlatýyorsun. Çay içmiyoruzzz! G – Tamam içme güzel abim, bir de baðýr üstümüze zaten felek vurmuþ bir de sen vur. A – Yav bir çayla ne alakasý var bunlarýn? G – Olmaz mý abi.Bak þu arkasý dönük geviþ getire getire gülen öküz bozmasý adamý görüyor musun ? A – Evet, ne olmuþ ? G – Olacaðý þu, o adam buranýn sahibi, benim de patronum. Memleketten çýkýp geldik buralara iþ yok, güç yok. Cebimizde üç lira para var, bir gün aç, bir gün tokuz. Ne iþ olsa yaparým diye dolanýrken, bu kapýya geldik, baþladýk. Kalcak yerimiz,” alýn size kalacak yer” dedi. Paramýz yok dedik, maaþ bir se üç verdi. Baþladýk çalýþmaya, sabah altý, gece on iki, oturmak yok, dinlenmek yok, çalýþ babam çalýþ. Gün geldi, yeter dedik. Gün dedimse dört yýl oldu. E – Eee, git. G – Gidemezsin diyor, bu kadar borcun var ; yatak parasý, yemek parasý, avans borcu. Ne olacak, diyorum, çalýþýp ödeyeceksin diyor. Yemeyecem, içmeyecem, yatmayacam, çalýþýp borcumu ödeyecem. Anlayacaðýn esirim abi burda! Özgürlüðümüzün, memleketimizin kadrini bilemedik be abi. Þimdi ya bu borcu çalýþýp ödeyecem, ya da daha iyi bir yatak, daha iyi bir yemek, daha iyi bir maaþ veren bir patronun beni satýn almasýný bekleyecem. Çay içiyor musun þimdi abi? Küçük limanýn sahipleri duraksadýlar. Ýncelip incelip, dolandýrýp dolandýrýp, özgürlükler icat eden ellerinin, kollarýnýn boþaldýðýný hissettiler. Bir gün Ýngilizce’ yi öðrenmeyi uman boþ boþ bakakaldý. Sonra ikisi birden; E – A –Hadi kalkalým ! Ufuk ATAMAN
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © ufuk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |