• İzEdebiyat > İnceleme > Eğitim |
21
|
|
|
|
Çağdaş ve medenî milletler bugünlerinden çok yarınlarını düşünürler.
“Dün” artık elimizden uçup gitmiştir.
“Bugün” öyle veya böyle,iyi veya kötü yaşanmakta…
Ya yarın?...O gelmedi daha.
Yarını mamur etmek elimizde. |
|
22
|
|
|
|
Ölüm kervanı uzayıp gidiyor gün geçtikçe… Birileri bu kervana dâhil oluyor vakit gelince… Bu yol Hz. Âdem zamanında açıldı, kıyamete kadar da açık kalacaktır. Şüphesiz ki vakti gelen bu yola revan olacaktır. İşte bu kervana, bu sonsuzluğa giden yola bir güzel insan daha revan oldu. Genelde spor, özelde futbol deyince Trabzon’da akla gelen ilk isim olan Hayri Gür, hayatını kaybetti. Trabzon’umuz değerli bir büyüğünü yitirdi. 98 yaşında hayata gözlerini yuman Hayri Gür için 09 Nisan 2010 tarihinde Trabzon Lisesi önünde bir tören düzenlendi. Gür`ün cenaze törenine Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Trabzon Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Trabzon AK Parti İl Başkanı Dr. Adnan Günnar, Trabzonspor eski divan başkanı Nizamettin Algan ve çok sayıda seveni katıldı. Türk bayrağına sarılı tabutu tören alanına getirilen merhum Gür için dostları konuşmalar yaptılar.
|
|
23
|
|
|
|
Amaç, görme engelli insanlarımızın bilgi kaynaklarına daha kolay ulaşmalarını sağlamak. Bu çalışmada görev alan çok sayıda "gönüllü" yurttaşımız da bulunmaktadır. |
|
24
|
|
|
|
Bazı kentlerdeki fırınlarda “askıda ekmek” uygulamasına rastlamış olabilirsiniz: Ekmek alanlar, dilerlerse bir ya da daha fazla ekmek parasını bu uygulama için bırakıyor. Fırın da o gün bırakılan para kadar ekmeği ihtiyacı olanlara ücretsiz olarak veriyor.Aynı uygulamayı neden “kitap” için de yapmayalım? |
|
25
|
|
|
|
Kredi kartları döneminden önce biz büyükler de paramızın sonlandığını “bir kuruşum kalmadı” deyişi ile anlatmaya çalışırdık. Bu başlangıç SIFIR kavramına yakınlaşmak içindi. |
|
26
|
|
|
|
Yüreklere nakışlamak lazım; eğitimin potansiyel gücünü, hayallerin gün gelir gerçek oluşunu, çocuklarımızın da büyüyüp bizlere tepeden bakabileceğini..
|
|
27
|
|
|
|
Türkiye eğitim sistemi çok test çözmeye dayalı ve insanların yeteneklerini ortaya çıkarmadan uzak bir yapıya sahiptir. Yetenekleri doğrultusunda eğitim görenler daha başarılı, mutlu ve üretken olmaktadırlar. Başarıyı çok test çözmede değil yeteneklerde aramak gerek. |
|
28
|
|
|
|
Gümüşhane Üniversitesi nihayet kuruldu. Bu üniversite şehrin sosyal, kültürel ve ekonomik kalkınmasına büyük faydalar sağlayacaktır. Gümüşhane’de hızlı bir göç dalgası görülmektedir. Geçimini bu topraklardan temin edemeyenler bu şehri terk etmektedir. Bu şehre üniversitenin kurulmuş olması göçü önleyecektir. Belki de tersine göç başlayacaktır. Yani iş ve aş imkânı bulan Gümüşhanelilerin bir kısmı şehirlerine geri döneceklerdir.
|
|
29
|
|
|
|
Okumamak ve okuyamamak arasındaki fark sebepler ve çözüm yolları
|
|
30
|
|
|
|
Almanya'daki öğrencilerimizin acilen kitaba ihityaçları var.. |
|
31
|
|
|
|
Şairler, yaşadığı toplumun gözü,kulağı,sesi ve dilidir.Cemiyette ne yaşanıyorsa,insanların duygu,düşünce ve eğilimleri ne yönde cereyan ediyorsa, bu söz ustalarının dizelerine yansır. |
|
32
|
|
|
|
Aslına bakacak olursanız biz ‘'OKU'' diye başlayan bir yüce kitabın Kur'an-ı Kerim'in muhatabı olan bir toplumuz ama ne hikmetse düzenli okuyan insanlarımız ve yazılı basılı yayınlarımızın sayısı maalesef istatistiğe vurduğunuz zaman gelişmiş ülkelere nazaran yerlerde sürünmektedir. |
|
33
|
|
|
|
Deprem kuşaklarında olan ülkelerde ölümcül, yıkıcı sonuçlar olur. Önceden sağlam önlem alınmazsa can kaybı, yıkım artar. |
|
34
|
|
|
|
Ekran başındaki öğrencilere, fırsattan yararlanarak konuyla ilgili bazı sorular yönelttim. İlk sorduğum: |
|
35
|
|
|
|
Ağlayarak dünyaya geliriz bir ebenin ellerinde. Acaba dünyayı beğenmediğimizden mi ağalarız yoksa yaşamaya değer bir yer olarak görmediğimizden mi ağlarız hiç bilemedim. Eğitim daha dünyaya gelmeden bile başlar. Dil öğrenmeye daha anne karnında başlarız. Sürekli annemizin çevresinde konuşulanları dinliyerek annemizin dilinin seslerine alışır kulağımız önce. Doğduktan sonra da uzun süre dinleriz. İlk öğretmenlerimiz sevgili annelerimiz. |
|
36
|
|
|
|
Ez dê bi vê nivîsê re destpê bikim û her carekê li ser fîlozofekî Kurd rawestim hûn dê wê demê bibînin ku gelek fîlozofên ku Tirk û Ereb û Ecem lê xwedî derketine birastî Kurd in. |
|
37
|
|
|
|
Perwerdehîya zimanê dayikê mafek xwezayî ye,divê bi lez dibistanên xwerû bi kurdî bêne vekirin. |
|
38
|
|
|
|
Asıl hedefi Kuran öğrenimini sınırlamak olan kesintisiz sekin yıllık eğitim, farkında olunmadan bu ülke gençliğinin eğitim seviyesini yükseltti. Bir düşünün beş yıllık eğitim gören gençle sekiz yıllık eğitim gören bir genç bir olabilir mi? Sanki birileri böyle eğitimli gençlik yetişmesinden rahatsız olmuş gibi. |
|
39
|
|
|
|
Özellikle çocuklara öz güven kazandırma konusunda yetişkinlere yönelik kapsamlı bir inceleme. |
|
40
|
|
|
|
Dil doğuştan gelen özelliğinin yayınında aile ve çevre faktörlerinin etkisiyle gelişir.TDK sözlüğünde anadil şöyle açıklanmaktadır:Çocuğun ailesinden ve içinde yaşadığı topluluktan edindiği dildir.’Dil bir ulusun bireylerinin anlaşmasında , o ulusu ulus yapan özelliklerin oluşmasında önemli görevler üstlenmiş , yapıcı ve yaratıcı bir canlı varlık olarak nitelendirir.’(Cem DİLÇİN)
Dilçin’in tanımından yola çıkarak ulusun birlikte paylaşım duygularının gelişmesi ve etkili etkileşim kurabilmeleri için ana iki unsura ihtiyaç vardır.
1-)Yazı dilinin ortak olması
2-)Konuşma dilinin ortak bir ağız olması
Harf İnkılâbından sonra ülkemizde ortak ve çağdaş bir yazı dili oluşturulmuştur.Ama ne yazık ki ortak bir konuşma dili ağzı yeterince oluşturulamamıştır.Bunda farklı bölgelerimizdeki mahalli ağız ve şivelerin konuşulmasın etkisidir..Konuşma dilinin geliştirilmesi o toplumun ortak bir konuşma dili etrafında birleşmeleri için olmazsa olmaz nitelik taşımaktadır.
İnsanlar , doğuştan gelen bir konuşma yeteneğiyle dünyaya gözlerini açarlar .Konuşma yeteneği doğuştan gelir fakat kişinin düzgün ve doğru konuşabilmesi okul hayatında alacağı konuşma eğitimine bağlıdır.Eğitim kurumlarındaki konuşma dersleri dil kurallarına uygun ve etkili biçimde anlatma becerisi kazandırır.(Özbey,2005:121) Özbey’in dediği gibi konuşmada eğitim kurumlarına çok büyük görev düşmektedir.Çünkü çocuğun içinde yaşadığı aile , arkadaş çevresi çocuğun konuşmasını geliştirebilecek yapıda ve bilinçte olmayabilirler.Bundan dolayı çocuğun asıl rehberi öğretmenlerdir.Rehber olan öğretmenin davranışlarından ,konuşmasına kadar her alanda öğrenci tarafından izlendiğini ve örnek alındığını bilerek hareket etmesi gerekir.Özellikle öğretmenlerin mahalli ağızları terk edip kendilerini diksiyon dersinde eğitmeleri gerekir ki öğrenciler de konuşmalarını düzeltebilsinler.
|
|