..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Hiçbir şey yaşam kadar tatlı değildir. -Euripides
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Felsefe
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Ağlamaz
Halife Bozbayir
Şiir > Bireysel

Kendini can sanıyor can canana gidecek Deryada susuz balık su olmasa nedecek Yürek uçurum başı ha düştü ha düşecek Kalem kağıda ağlar kağıt ona ağlamaz Yürekte sessiz çığlık duyan yoktur sesini Son demini yaşıyor kesiyor nefesini Tırnakları yırtacak göğsünde kafesini Kalem kağıda ağlar kağıt ona ağlamaz Bozbayır da uçuşan toz buluta karıştı Kılıç kınından çıkıp kalem ile yarıştı Ağaç idi özleri bir biriyle barıştı Kalem kağıda a

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe
981 
 Alan Etkisi ve Totemi Oluş 11  (Bayram Kaya)

Bu nedenle kişiler daha çok kendi ihtiyaçları kadarı olan dış dünya ile ilgilenirler. Girdiler ön yargının kaynağıdırlar. Dış dünya bu kısıtlı girdilere göre kişi için bilinir bir izlek olurlar.
982 
 Yapının Temelinde Ne Var? 4  (Bayram Kaya)

Sosyal öğrenme şimdi ve gelecek olan yönüyle; kural, kaide olan bir düzenlenirdir. Yeni devinmeyi ve geleceği oluşmakla akış yapar. Sosyal öğrenme gelecek olan yönüyle hep kesikli sürekli olup geleceğe uzar. Sosyal öğrenme hem geçmiştir, hem gelecek. Sosyal öğrenme geçmiş ve gelecek yönüyle de ikili bir bağıntıdırlar.
983 
 Eksen Çağı 7  (Bayram Kaya)

Velayet olarak gruplar arasında paylaşılanlar (neflimler-titan soylar) bu ilk kuşak melezlerdi. Bugünkü anlayışımıza göre velayet paylaşımı yoluyla iki kardeşten biri YER’E diğeri GÖĞE veriliyordu. İlahlar etnikti. İlahın melezleri olan ilk kuşak artık etnik değildi. Melezler ilk çapraz kuşaktı.
984 
 Yaşanılaşan Entropi=ittifak=kültür+uygarlık= Akan Enerji 2  (Bayram Kaya)

Devam yazısı. Kültür ve uygarlık neydi? İnsanlık kültürle mi yola çıkmıştı, yoksa uygarlıkla mı? Sümer kültürüyle, Sümer uygarlığı aynı şey midir? Kültür ve uygarlıklar ekstradan bir entropi salınımı mıdır? Doğayla bağıntı, bir kültürse; doğayla bağıntılı olan fareler de kültürlü müydü? Neden bir fare uygarlığıdan bahsedemeyiz? Falan şarkıcı sanatçının çocukluğunu ve hayatını kutsal sure gibi ezbere biliriz de neden insanı ve onun ittifaklığının kırıntısını bile bilemeyiz?
985 
 Dış Dünyanın İçe Aktarılması  (Bayram Kaya)

Biz olgu ve olayları semboller dünyasının dili ile anlarız. Anlama ve çeviri dünyamız ancak ve ancak sembollerle eşleştirilerek öğrenme ve anlama dünyası olurlar. İç dünyamız bunlarla bir düşünmedir. Tıpkı rakamlar gibi ilim, din ve totem bu bağlamda bir semboller dilidirler. Yine animizm dış dünyayı iç dünyaya aktarıp okuyup değerlendirmenin, öznelliği olmaların bir sembolizm dilidir.
986 
 Tarihi Olan İlahi Adalet 11  (Bayram Kaya)

Kişi mülk sahipliğinin her iki belireninden biri yani kişi mülk sahipliğinin olumlu belireni El ya da efendilerdi. Olumsuz belireni de köleler ve kölelikti. Kişi sahipli mantık ve kölelik, kolektif sahipli mantığın karşıtıydı. İşte El bu haline bakmadan köleliği ve kendisini kutsamak için kolektifi iliğe azma sapma deyip küfredecekti. Yani El ilaha söverek, ilahı kötüleyerek meşru oluyordu.
987 
 Atatürk Olmasaydı Atatürk'ler Olur Muydu? 1  (Bayram Kaya)

Atatürk gibi olmak istemek duygu oluşla değil de kibir olarak kendi bile olamamakla eş değerdir. Atatürk zamanın ve tarihin insanlığa armağan ettiği ender isimlerden biridir. Öncülün işlerini tersine çevirerek büyük adam olunamadığı gibi yeni bir şey söyleyememekle de hiç bir tarihi kişilik olunamaz. Şartların vukuunda Atatürk olunsaydı, başta Vahdettin Atatürk olurdu!
988 
 Kişilik ve Yaklaşım Üzerine  (Emre Özbakır)

yatağı kendinden yukarılarda olan su....
989 
 Ekici ve Çoban Grupların Diretisi 6  (Bayram Kaya)

Bu çobanın ve El’in adaleti oluyordu. Adalet bir gerçekleşmeydi. Gerçekleşmenin nasıl olacağı da kaderdi. Ne den kaderdi? Girilen yolun kendine özgü yola giren kişinin istek ve bilinci olan iradesinden bağımsız bir var oluşu vardı. El bunu değiştiremiyordu. Onun için El’e göre kaderler vardı.
990 
 Muvazaa 8  (Bayram Kaya)

Bir ceylan aslandan aslan olduğu için kaçmaz. Tehdit olduğu için kaçar. Çevresinde en çok karşılaştığı tehdit olmakla aslanın duyulan kokusunda bile kaçar. Üreten mesleklerin gruplar arası giriştirme olmuştu. Gruplar arası bu girişme giriştiren ürün nesne üzerinde anlaşma, ittifak oldu. İttifak edenler benzer kendi totem sosyal anlayışlarını aşmaları gerekiyordu.
991 
 Çevrenin Salındırma Etkisi 1  (Bayram Kaya)

Totem düşünce, tarih sel olanın anahtar kavramıdır. Birbirini süreçleyen zorunlulukları ve bunların insan öznelliğiyle örgütlenmesinin alan içi bağıntılarına dönüşme evrelerini, adım adım anlayamazsak; süreci ve günümüzü de anlamamız hep groteski olacaktır.
992 
 Sanı  (Necat Dilaver)

Sanmak bir nedendir...
993 
 Ortaklık  (Necat Dilaver)

Yöntem: rasgele
994 
 Sahiplik 10  (Bayram Kaya)

Al, sat yeter deniyor. Ya da çalışmak bir rızksa çalışanın sırtında, onun çalıştığın da doymak en az dokuz türlüdür demeyle ne anlarsan hem de dokuz kez satmakla siz; çalışandan “dokuz kat fazla kazanıp rızk edinirdiniz!!! Bakınız sömürü rızk diye nasıl gizlenip, gözlerden uzak tutulmakla; din iman içinde öteden beri gelenle töre illüzyonu yapılıyordu.
995 
 Sessiz Çığlık  (Ahmet Odabaş)

Kimin selası okunuyor, çanlar kimin için çalıyor sanıyorsun…
996 
 Ön İttifakı Mananın Köleci Mana İlişkisiyle Kırılması 6  (Bayram Kaya)

Devam eden yazı.
997 
 Gücün İnşacı Olması ve Gücün Parçalı Durumla Davranması 1  (Bayram Kaya)

Genellik özel durumlarına nasıl ve neden dönüşmektedir? Genel oluş özel oluş bağıntısıyla davranamasaydı evrensel akış olası mıydı?
998 
 Mamon'du Belirme 2  (Bayram Kaya)

Her biçim bir özle, her öz (mana da) bir biçimlenme oluşla beraberdi. Bu bağıntı kopmaz bir yasal oluştu. Bu nedenle totem dönemle ön ittifakı sistemin özü, köleci sistemin özünden ve biçimlenmesinden çok farklıydı. Ortaklaşa olana karşın ortaklaşmayan özdü. İlahi biçimli görünüşe karşı köleci sistem mal sahipliği mülk sahipliği oluşlu sınıfsal yapının ezen ezilen biçimli Mamon'du görünüştü.
999 
 Yaşanılaşan Entropi=ittifak=kültür+uygarlık= Akan Enerji 1  (Bayram Kaya)

Kültür ve uygarlık neydi? İnsanlık kültürle mi yola çıkmıştı, yoksa uygarlıkla mı? Sümer kültürüyle, Sümer uygarlığı aynı şey midir? Kültür ve uygarlıklar ekstradan bir entropi salınımı mıdır? Doğayla bağıntı, bir kültürse; doğayla bağıntılı olan fareler de kültürlü müydü? Neden bir fare uygarlığıdan bahsedemeyiz? Falan şarkıcı sanatçının çocukluğunu ve hayatını kutsal sure gibi ezbere biliriz de neden insanı ve onun ittifaklığının kırıntısını bile bilemeyiz?
1000 
 Totem İlke  (Bayram Kaya)

Günümüzde gizli özne olarak totem duygu ve totem düşünceler hala kullanılmaktadır. Kimi yerde bir ön yargı, kimi yerde bir hurafe gibi bir çok deviniş şekliyle sürmektedir. Totem bir yol aracıdır. Bir sürekliliği, bir sürekli algı biteviyeliğini, eylemsel kılan; hol (boşluk) alan devinmelerine göçme işidir. Totem alan içi hollere eylemsellik verir. Holler bu alan içinde aktive (eylemsel) olurlar. Açıkçası totem olamı, olgu ve olaylara dönüştürme işidir. Totem var etmeden yola çıkamazsınız. Bunun yola çıkış şekli teori, teorem, hipotez, postüla, postülat , varsayım, tutki vs gibi kullanım giyinişleriyle insicamı deneyselliğe geri etkileşimli enformasyonlara dönüşen sistem mantık bağıntılarına doğru, niceleyim ve niteleyim vermiştir.

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 
31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Ölçü 4
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 3
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 2
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 1
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Hemcinsler A
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.