• İzEdebiyat > Deneme > Gülmece (Mizah) |
141
|
|
|
|
Gelip geçmek üzere mart, kedi dostlardan özür diliyorum... Biraz gecikti bu yazı çeşitli sebeplerden dolayı... Yeni yavrular bir iki aya kalmaz ortaya çıkar. Ben insanoğluyken bir senede yürüyorum ancak, onlar on beş bilemedin yirmi günde ayağa kalkıyor, bir senede de anne baba oluyorlar vay anasına... Ama, onlarda bilgisayar kullanamıyor ne haber... |
|
142
|
|
|
|
İlham Perileri, Peri Kardeşler... İn, Cin çift kale maç yapıyor olabilir, siz de gidip o in ve cin tayfasına takılmayın lütfen, onlar sizi takıma almaz zaten... İlhamlarımız azaldı mı gelin bizlere ilham takviyesi yapın. Hele de bahar ve yaz aylarını bizlere boş geçirtmeyin... Sonbaharda ve kışta zaten çok fazla hüzün var... |
|
143
|
|
144
|
|
|
|
Cümle aynen şöyle ''Akrabalarınızı bulamıyor musunuz Müge Anlıyı meşgul etmeyin. Resul'den bir bilet alın akrabalarınız sizi bulsun.'' Resul Seyyar Milli Piyango Bayisi
Ne kadar doğru bir tespitte bulunmuş bu piyangocu kardeşimiz. Çulsuz iseniz, cebinizde beş kuruş, on kuruş hatta bir lira bile yoksa, en yakın akrabanız el olur size... Bir yerden bir para çıksın ya da dedelerden miras kalsın, bakın görün o zaman, hiç daha yüzünü görmediğiniz akrabalarınız ''Vaaay dayıcım, amcacım, eniştecim diye koşarak gelirler size.'' |
|
145
|
|
|
|
Çok kumlu yerde yürürseniz, oradan dolar, diye hemen bir cevap verebilirsiniz. Tamam onu anladık da atmaya da kürek gerek, diyor türkü de... Kunduraya dolan kumu kürek ile nereye atacağız, bir de atacağımız yeri bulmak lazım. Bir tane hafriyat kamyonu lazım. Hafriyat kamyonuna kumları atmak için iki üç tane işçi lazım. |
|
146
|
|
|
|
İnsanlar garip hayvanlar. Kimse kızmasın. Bu konu çok tartışıldı konuşuldu ama insanlarda birer hayvan. Valla, bence biz dünyanın en sefil hayvanlaryız. Farenin bile bir amacı olan hayatta, peyniri kapayım, kapana sıkışayım gibi, çoğumuz daha koşarken neden koştuğumuzu bile bilmiyoruz. Dünyada çeşit çeşit insan türü var. Hepsi kendine göre ayrı olmasına rağmen, çoğunda bir ortak nokta var. Hayvanız! |
|
147
|
|
|
|
, babasından kalma altın işlemeli tahtı ... Borç o kadar fazlaymıs ki Rapunzelin prensten gizli yastıkaltı yaptığı altınları bile vermek zorunda kalmış. Bunun üstüne prens bir gecekondu mahallesine taşınmış. Ucuz bir ev falan ... Şirket gitmiş ,yönetim kurulundan atılmış .Prens pek tabii depresyona girmiş . |
|
148
|
|
|
|
Yunan Başbakanı mı, boş bakanı mı işte neyse ne, bir saatte Ankara’ya varırız demiş. Kargalar durur mu? Durduğunu kim söylüyor, gak gak gak gak gak gak, diye gülüyorlar haliyle karga kardeşler... Bir de dış işlerden sorumlu bakanları Dangalos mu Pangalos mu, neyse ne işte... Ordumuz çok güçlü, boşbakanımızın, pardon başbakanımızın dediği gibi, Ankara’ya bir saatte, Pötürgeye’de bir saat yirmi üç dakika da varırız... Bize bulaşmasınlar... Ah kargalar bunlar sizi güldürmek için ne kadar çok çaba harcıyorlar. Karga sever olmasın bunlar... |
|
149
|
|
|
|
Bunlar Gülmekten Göbek Çatlatan Bayıltan ve Öldüren Fıkralardır |
|
150
|
|
|
|
İlk çıktığında, önce Orta Çağ da Zırtçılık Günü olarak kutlanan bu güne yakın zamanda bir de Pırtçılık günü eklenerek günün adı Zırt Pırtçılık Günü olarak değiştirilmiş ve uzun bir müddet öyle kalmıştır. Bu günde sizi zırt pırt arayan, rahatsız eden insanlardan uzak durmanız, en akıllıca yapılacak işlerdendir... |
|
151
|
|
|
|
Vergi bilinci geçmişte çok da gelişmemiş bir toplumuz. Seksenli yılların başında Turgut Özal memlekete KDV yani Katma Değer Vergisi kavramını soktu. Her satılan maldan belli bir miktar KDV devletin kasasına girdi... Her ne kadar baştan halkın sırtına binmiş bir yük olarak görülse de vergi toplanmadan da memlekette belli bir refah seviyesini yakalayabilmek gerçekten zor. KDV oranları kimi zaman yükseliyor, kimi zaman da düşüyor, asansör misali bir iniyor bir çıkıyor... |
|
152
|
|
153
|
|
|
|
Bu memleket nereye gidiyor? Buna Samanyolu Galaksisinde saatte yaklaşık 107.000 km süratle öyle kendince takılıp duruyor, diye de cevap verebilir, başka bir şekilde coştuk billahi dünyanın en refah memleketi biziz, öyle olmasa kırk beş yaşında nasıl emekli olurduk da diyebilirsiniz. Başka bir açıdan da bakarsanız yandık bittik kül olduk, enflasyon hükumetin açıkladığından en az yirmi puan daha fazla ama at nalını da sokuyorlar hesaplamaya o yüzden düşük çıkıyor diye de cevap verebilirsiniz... |
|
154
|
|
|
|
„Kadınlar ne ister?“ Son günlerin bu hayli moda olan sorusunun yüzlerde yarattığı muzip gülümsemeyi , sorunun içeriğindeki hinliğe bağlarsak çok rahat bunun „erkek“ orjinli bir soru olduğu sonucuna varabiliriz elbette.
|
|
155
|
|
|
|
Buradan Düriye Bacımıza sesleniyorum. Düriye ablam, bacım, yengem, halam, her ne sayarsan say artık, bak bu kalaycılar durmadan senin kapından geçip senin kapkacaklarını kalaylayıp paranı alıyorlar, yapma ablam, etme ablam... Tencere, tava, her ne kalaylatıyorsan bir kere kalaylanır bunlar, onbeş kere yirmi kere kalaylanmaz ki... |
|
156
|
|
|
|
Kız arkadaşınız mı terk etti? Olabilir ya, ilk terk edilen siz misiniz sanki? Öyle hap map içip da sakın canınıza kıymaya filan kalkmayın, hem ilaçlar ne kadar sizin haberiniz var mı? Alın Gencebay kaseti ya da Ferdi Baba kaseti, yanına da bol acılı bir adana söyleyin, bir de ufak rakı... Arada bir de şiir okuyun ünlü şairlerden, acımtırak... Ha burada durup durup göğsünüzü yumruklamayı da ihmal etmeyin sakın. Göğsünüzü yumruklarken de ''Vay ben ne edeeem vay ben nerelere gideeeem ah ulan Nalaaaan ah ki ah vah ki vahhhh!'' Her ne kadar Nalan duymasa da kurtlarınızı dökersiniz... |
|
157
|
|
|
|
Gelelim gazetelere ki okuma ile ilgili çok önemli istatistiklerdir... Gazeteyi spor sayfasından okumaya başlayan erkekler ile, ana sayfadan başlayıp okumaya çalışanların birbirine oranı nedir? Ayrıca spor sayfasından okuyanlar ilk önce hangi futbol takımının haberini okumaktadır bu da çok önemli bir istatistik olmalı... Öyle ya Fener mi Cimbom mu, Kartal mı, Karadeniz Fırtınası mı? Bunları mutlaka bilmemiz hayati önem taşımaktadır.. |
|
158
|
|
|
|
Bu prensler hep mi beyaz atlara binerler? Nedir bu bizim Beyaz Atlı Prenslerden çektiğimiz? Daha da çekeceklerimiz var mı, onu da bilemiyorum... Herkes, hele de genç kızlarımız, evlenme çağlarına gelince, mutlaka Beyaz Atlı bir prens bekliyorlar, onlarda beyaz bir at yerine, beyaz bir Mersedes ya da BMW ile geliyorlar kapıya dayanıyorlar... |
|
159
|
|
|
|
Gelelim zamanımızın Yol geçen Hanlarına... Bu kimi zaman ailenin beraber kullanılan evidir, evin delikanlısı için. Delikanlı babadan fırça üstüne fırça yer ve de parlar. Hatta çok uzaktan bakanlar bile delikanlının parladığını anlayabilirler... Kimi zamanda gurbette bir öğrenci evidir Yol geçen hanı, dışarı da takılmayı seven arkadaşları için.
|
|
160
|
|
|
|
''İsrail'in başkenti Tel Aviv'de sıra dışı bir olay yaşandı. Arkadaşını ziyaret etmek isteyen bir kişi atını asansöre bindirmeye çalıştı. Olay anı apartmanın güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, iki kişinin atı asansöre bindirmeye çalıştığı görülüyor. Yerel medyanın haberine göre, apartman sakinlerinin güvenlik kamera kayıtlarını inceleyişinin ardından durumun polise bildirildiği aktarıldı. Polisin iki kişiyi göz altına aldığı ifade edildi.'' |
|