Biliyorum, Sen Hiç Bilmedin…

Sensiz seninle olmak...

yazı resim

Gözbebeklerinden süzülen ışığı
Titreyen yüreğime çekmek için
Her gölgeyi,her sesi
Yollarda,sokaklarda takip eden
Gönül sürgünündüm…
Sevmekten yorulmadım
Tökezledim,düştüm ve yıkıldım
Ama yorulmadım…
Unut dediler,unut dedim
Her unutuş sinemde sönen
Taze mermiler gibi geri döndü bana
Vazgeçemediğimdin…
Bir bakış,bir gülümseme
Ve arkasından her defa mağlup düşen
Ürkek ve utangaç gözlerim
Kaçardı kendi gönül ülkesine…

Ve geceler…
Seninle hayal ülkelerinde
Sınırsız ,riyasız ve günahsız
Sevda buluşmalarının gerçekleştiği
Geceler…
Gündüzleri kanayan
Geceleri gözyaşlarına gömdüğüm
Yürek sızılarım…
Ve sessiz ağıtlarda haykıran
Yetim sevdanın emzirdiği adamdım…

Sen bilmedin
Sen duymadın
Sevdiklerinle güneşe gülerken
Geceye göz kırparken…
Bendim sırtında görünmez hayat hançerlerinin
Kanatan acılarını yudumlayan…
Bendim ihanetleri ömür defterinden
Alacak kaydına düşen…
Ve sonra kendi limanıma çekildiğimde
Teselli pınarım,biricik sığınağımdın…
Hasret kokulu bir kelime dökülürdü
Dudaklarımdan
O kelime Sen’din!..
Ve Sen’din şairin şiirindeki Mona Roza
Aşığın türküsündeki Mihriban benim için…

Yıllar geçse de,
Hayat fotoğrafında yüzün eskise de
Sen hep yeniydin
Sen hep toprağa düşen ilk kar gibi
Taze ve temizdin benim için…

Unutamadığım,
Vazgeçemediğim,
Terk edemediğimdin Sen…

Biliyorum,Sen hiç bilmedin…

] ] ] ] ] ] ] ] ] ]

Başa Dön