“Ney susar, mey dökülür, gulgule-i Cem de geçer.” (Neyzen Tevfik )
Mansurum ezelden suskun gibisin
seni derdest eden kudrete
küskün gibisin
meyusane bakışın hardı özüme
sırrı sırra koydu aslı aslıma
sadık muhbir gibi daldı rüyama
salıver gitsin
başparede ağaç oldum soruldum
boğum boğum salkım saçak soyuldum
mansurum
delik deşik kovuldum
nefesini iliştirdim yıldıza
ebabiller nişan aldı ruhuma
gölgede nemrudun sıcağı
kuzguni
yatışmaz
Mansurum dile gel de
istersen musahhar edeyim leyl-i neharı
Leyla’yı mecnuna vereyim
helal diye
yüreğe sabır küreyim söyle
yoksa dikenlerin defne dalı mı
soruver gitsin
nar çiçeğim
kalma cefasız
açıver gitsin
zevkü sefa dillerinde
düreyim zamanı ebede
nağmelerinde
lakin sustun ya
körebe kaldım kerbelada
Mansurum dile gel
yeter küstüğün
hercümerc oldu dünya
durma
ölüver gitsin
aslına
dönüver gitsin