"Bazen tek istediğim, bir yazım hatası olmadan yaşayabileceğim bir hayat." - Oscar Wilde (Kurgusal)"

Süne (Eurygaster spp.): Türkiye'de Tahıl Tarımının En Önemli Zararlısı

Tahıl üretiminin en büyük düşmanlarından biri olan süne (Eurygaster spp.), Türkiye'de buğday ve diğer tahıllara ciddi zarar veren önemli bir zararlıdır. Ülkemizde yedi türü bulunan bu böcekten özellikle E. integriceps, E. maura ve E. austriaca ekonomik açıdan büyük kayıplara neden olmaktadır. Farklı morfolojik özelliklere sahip bu türler, tahılların hem verimini düşürmekte hem de kalitesini bozmaktadır.

yazı resim

Süne (Eurygaster spp.), Türkiye'nin en önemli tahıl zararlılarından biri olarak tarım sektörüne ciddi ekonomik kayıplar vermektedir. Heteroptera takımının Scutelleridae familyasından olan bu böcek, buğday ve diğer tahıl bitkilerinde hem kalite hem de verim kaybına neden olmaktadır. Taksonomik Durum ve Türler
Dünya genelinde Eurygaster cinsine bağlı 15 tür bulunmasına rağmen, Türkiye'de yedi tür tespit edilmiştir. Bunların üçü ekonomik açıdan önemli zarar oluşturmaktadır:
Ekonomik Açıdan Önemli Türler

  1. Eurygaster integriceps Put.
    - Vücut uzunluğu: 10-12 mm
    - Renk: Toprak renginden kahverengi-siyaha kadar değişken
    - Morfoloji: Yassı, oval görünümlü, üst yüzeyi hafif konkav
    - Clypeus: Önde açık
    - Dağılım: Güney, Güneydoğu Anadolu, Ege ve Trakya bölgelerinde dominant
  2. Eurygaster maura L.
    - Vücut uzunluğu: 9.0-11.0 mm
    - E. integriceps'e benzer ancak daha geniş vücut yapısı
    - Ayrıcı özellik: Pronotumun arka yan kenarlarının sivri olması
    - Dağılım: Orta Anadolu Bölgesinde hakim tür
  3. Eurygaster austriaca Schrank
    - Vücut uzunluğu: 11-14 mm (en büyük tür)
    - Ayrıcı özellik: Clypeus'un önde kapalı olması
    - Morfoloji: Diğer türlerden daha yassı ve büyük
    Ekonomik Açıdan Önemsiz Türler
    Türkiye'de ayrıca E. dilaticollis Dohrn, E. hottentota F., E. schreiberi Mont. ve E. testudinoria Geoff. türleri de bulunmaktadır ancak ekonomik zarar oluşturmazlar.
    Coğrafik Dağılım
    Süne, Türkiye'nin yanı sıra Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Güney ve Güneydoğu Rusya, Kafkasya, Kıbrıs, Suriye, Irak, İran ve Afganistan'da yaygın olarak bulunmaktadır. Türkiye'de özellikle aşağıdaki bölgelerde ekonomik zarar oluşturmaktadır:
    - Güney Anadolu
    - Güneydoğu Anadolu
    - Marmara
    - Ege
    - Trakya
    Biyoloji ve Yaşam Döngüsü
    Yaşam Dönemleri
    Süne, yılda tek döl veren bir böcektir ve yaşam döngüsü iki ana perioda ayrılır:
  4. Pasif Dönem (Ortalama 9 ay)
    - Yazın bir kısmı + sonbahar + kış + ilkbaharın bir kısmı
    - Yüksek rakımlarda iki alt dönem:
    - Yazlama: Temmuz-Kasım arası, yarı uyku hali
    - Kışlama: Kasım-Mart/Nisan arası, tam diyapoz
  5. Aktif Dönem (Ortalama 3 ay)
    - İlkbahar sonu - yaz başı
    - Beslenme, çiftleşme, yumurtlama ve gelişme dönemi
    Kışlama Habitatları
    Süne'ler kışı 600-2300 metre rakımlar arasında geçirir. En uygun kışlama rakımı 1200-1600 metre arasındadır. Kışlama sırasında şu bitkilerin altında barınırlar:
    - Geven (Astragalus spp.)
    - Kirpiotu (Acantholimon spp.)
    - Zırotu (Noea spinosissima)
    - Sığırkuyruğu (Verbascum spp.)
    Yumurtlama ve Gelişme
    - Çiftleşme: İlkbaharda kışlaktan ovalara inen erginler
    - Yumurta sayısı: Dişi başına ortalama 80 adet (optimum koşullarda 150+)
    - Yumurtlama süresi: 1-2 ay (yoğun dönem 2-3 hafta)
    - Yumurta özellikleri: 1-1.2 mm çapında, küre şeklinde
    - Gelişme süresi: Yumurtadan ergin olana kadar 1.5-2.5 ay
    Nimf Dönemleri
  6. Yaş Nimfler: Sarımsı yeşil, beslenme yok
  7. Yaş Nimfler: 2-3 mm, yeşil yaprak ve süt olumu tanelerinde beslenme başlar
  8. Yaş Nimfler: 3.5-4.5 mm, tamamen başaklarda beslenme
  9. Yaş Nimfler: 5-6 mm, yoğun beslenme ve zarar
  10. Yaş Nimfler: 7-9 mm, en uzun dönem (6-10 gün)
    Zarar Şekilleri
  11. Kurtboğazı Zararı
    - Dönem: Erken ilkbahar
    - Hedef: Genç buğday sapları
    - Belirti: Sapların sararması ve kuruması
  12. Akbaşak Zararı
    - Dönem: Başaklanma öncesi ve sırasında
    - Hedef: Başak sapları
    - Belirti: Başakların beyazlaşması, kuruma, tane bağlamaması
    - Kayıp oranı: %10-30 (populasyon yoğunluğuna bağlı)
  13. Tanelerde Zarar
    - Dönem: Süt olumu ve sonrası
    - Mekanizma: Enzimler ile glüten tahribi
    - Etki: %2 oranında zarar bile teknolojik özellikleri önemli ölçüde bozar
    Doğal Düşmanlar
    Yumurta Parazitoitleri (En Önemli)
    Türkiye'de 17 Trissolcus türü belirlenmiştir:
    Dominant Tür: Trissolcus semistriatus Nees
    Diğer Önemli Türler:
    - T. simoni Mayr
    - T. grandis Thomson
    - T. vassilievi Mayr
    - T. pseudoturesis Rjachovsky
    Parazitlenme Oranları:
    - Kışlamış parazitoitler: %75-80
    - Yeni nesil parazitoitler: %20-25
    Ergin Parazitoitleri
    - Heliozeta helluo (F.) - en yaygın
    - Phasia subcoleopterata (L.)
    - Ectophasia oblonga (R.D.)
    - Elomyia lateralis (Meig)
    Diğer Doğal Düşmanlar
    - Predatörler: Pardosa monticola, Xysticus sp., kuşlar
    - Hastalık etmenleri: Aspergillus candidus, Beauveria bassiana, Bacterium eurygasteris
    - Nematodlar: Hexamermis eurygasteri
    Mücadele Tarihi ve Stratejileri
    Erken Dönem (1927-1960)
    - Geleneksel yöntemler: Muska yazma, ip çekme
    - Fiziksel mücadele: Elle, kalburla, atrapla toplama
    - Devlet müdahalesi: 1928'den itibaren satın alma sistemi
    - Yakma uygulamaları: 1939-1954 arası kışlak bitkilerini yakma
    Kimyasal Mücadele Dönemi (1960-2004)
    - 1967'ye kadar: Toz ilaçlar (DDT)
    - 1967 sonrası: Sıvı formülasyonlu ilaçlar
    - 1983: DDT yasağı
    - 1985: Sentetik pyretroitler
    - 1987: ULV formülasyonlar
    - 2000'ler: Yer aletlerine geçiş
    Modern Dönem (2005-Günümüz)
    - 2005: Devlet Yardım Mücadelesine geçiş
    - 2006: Tamamen yer aletleri kullanımı
    - Günümüz: Yönetimli Çiftçi Mücadelesi
    Entegre Mücadele Yaklaşımları
    Ülkesel Süne Projesi (2004)
    Dokuz alt proje ile kapsamlı araştırma:
  14. Doğal alanların korunması
  15. Yumurta parazitoitlerinin biyo-ekolojisi
  16. Parazitoitlerin üretim ve salımı
  17. Süne-buğday çeşit ilişkileri
  18. Yetiştirme tekniği araştırmaları
  19. Ekonomik zarar eşiği belirlenmesi
  20. Pestisit yan etkileri
  21. Uygulama teknikleri
  22. Sosyoekonomik faktör araştırmaları
    Biyolojik Mücadele
    Kitle Üretim ve Salım:
    - 2004: 700.000 adet parazitoit üretimi
    - 2005: 3.050.000 adet (23 ilde salım)
    - 2006: 6.000.000 adet
    - 2007: 10.000.000 adet
    - 2008: 10.800.000 adet
    Etkinlik: %9.09-28.57 arası değişken başarı
    Parazitoitlerin Habitatının İyileştirilmesi
    Kışlama Koşulları:
    - Optimum sıcaklık ve nem koşullarının sağlanması
    - 1500-3000 m aralıklarla ağaçlık gruplar oluşturma
    - Parazitoitlerin ağaç gövdelerinde (75-100 cm yükseklikte) kışlaması
    Tercih Edilen Ağaçlar:
    - Dut (birincil tercih)
    - Badem, elma, erik, kayısı, ayva
    Güncel Durum ve Gelecek Perspektifleri
    Mevcut Mücadele Sistemi
    - Yönetimli Çiftçi Mücadelesi modeli
    - Yer aletleri ile kimyasal mücadele
    - Biyolojik mücadele destekleri
    - Entegre mücadele yaklaşımı
    Başarı Faktörleri
    - Doğal düşmanların korunması
    - Zamanında ve doğru mücadele
    - Çevre dostu yaklaşımlar
    - Çiftçi eğitimi ve bilinçlendirme
    Çözüm Önerileri
  23. Habitat yönetimi: Parazitoitlerin yaşam alanlarının korunması ve geliştirilmesi
  24. Sürveyans sistemleri: Erken uyarı ve izleme programları
  25. Çeşit geliştirme: Dayanıklı buğday çeşitlerinin geliştirilmesi
  26. Entegre yaklaşım: Biyolojik, kültürel ve kimyasal mücadelenin optimal birleşimi
    Süne, Türkiye tarımı için ciddi bir tehdit oluşturmaya devam etmektedir. Geçmişte uygulanan geniş spektrumlu kimyasal mücadeleden, günümüzde entegre mücadele yaklaşımına geçiş olumlu bir gelişmedir. Özellikle yumurta parazitoitlerinin kitle üretimi ve salımı, doğal düşmanların habitatının iyileştirilmesi gibi biyolojik mücadele yöntemleri umut verici sonuçlar göstermektedir. Gelecekte sürdürülebilir mücadele için, çevreye duyarlı yaklaşımların geliştirilmesi, çiftçilerin bilinçlendirilmesi ve araştırma-geliştirme çalışmalarının sürdürülmesi kritik önem taşımaktadır. Süne ile mücadelede başarının anahtarı, ekolojik dengeyi koruyarak ekonomik zararı en aza indirgeyecek entegre stratejilerin uygulanmasıdır.

Yorumlar

Başa Dön