Yıkıldı kentin kuleleri,
Bin bir başlı devin her başı düştü birer birer.
Önce akşamlar kaybetti neşesini.
Soldu akşamın canlı renkleri.
Dindi akdenizin meltemi,
Egenin imbatı dindi.
Hava kup kuru şimdi.
Kaybetti dudaklar tüm nemini,
Yapa yalnız bir yolcunun dudakları kup kuru.
Tüm sesini kaybetti akşam,
Kuşlar sustu,
Sustu böcekler.
Tüm sesler sustu teker teker.
Ve akşam sessiz büsbütün.
Sonra gece,
Gece özlemiyor artık mehtabı
Ve gece özlemiyor günü.
Karanlığa gömüldü tümüyle.
Gece karanlık,
Gece sessiz, sağır ve kör.
Söndü bin bir yıldız özenip bin bir başlı deve.
Yıldızlar sonuk
Ve donuk yıldızlar.
Silinip gitti tüm yollar gecenin karanlığında,
Kaybetti yolunu gecenin yalnız yolcusu.
Yapa yalnız kaldı ortasında gecenin.
Sonra o derin sessizlik,
Sese inat sustu gece,
Sustu sular,
Ve sustu gece kuşları.
Gecenin yalnız yolcusu sustu.
Ve konuştu yalnızlık gecenin tam ortasında,
Konuştu sessizliğe inat,
Ve tüm sesler kaybetti sesini yalnızlığın sesinde.
Gece karanlık,
Gece yalnız,
Gece sessiz, kör ve gece sağır.
Ve hüzün renginde geceleyin gökyüzü.
Ve düşlerin en güzelleri uzak geceden.
Karartmış gecenin karanlığı
Düşlerin en güzellerini.
En güzelleri düşlerin iltica etmiş birer birer,
Bilmeden sığınmış kabuslar yurduna.
Hanidir kabuslar görür gecenin yalnız yolcusu,
Ve çürütür içinin kabusların her biri yalnız yolcunun.
Her gece kabuslar yurduna sürgündür gecenin yalnız yolcusu,
Ve kayıptır kabuslar yurdunun kapılarının tümü.
Kazanmaya inat yüzleşir kayıplarla.
Gece uzar up uzun,
Kısalan anılarına inat yalnız yolcunun.
Sonra biter gece,
Melankolik bir güneşe uyanır sabah.
Yolcu uyanır melankolik bir sabaha.
Boştur güneşin aydınlığı,
Ve üşütür yolcuyu güneşin sıcak sanılan her dokunuşu.
Belki bitmiştir kabuslar,
Kapanmıştır kabuslar ülkesinin kapıları belki.
Melankolidir günün getirdiği kabuslara inat,
Ve sürmektedir çürümesi yolcunun içten içe.
Suskunluğun saltanatıdır hüküm süren gün içinde,
Yalnızlık sultanın sessiz buyrukları susturur tüm sesleri,
Anlamsızdır kuşların sesi,
Ve kalabalık konuşmaktadır anlamsız anlamsız.
Tüm kalabalığa inat suskundur yolcu.
Ve suskundur aklında yolcunun anıların tümü.
Suskundur şarkılar,
Şiirler suskundur.
Yapacak hiç bir şey kalmamıştır artık,
Sonra gecenin yalnız yolcusunun aklı dağılır paran parça.
Ve o artık hayatın yalnız yolcusudur.
Suskundur akşam,
Ve gece karanlık.
Gündüz melankoliktir tümüyle.
Hayatın yalnız yolcusu kaptanıdır sessiz geminin,
Gitmelerin tümünün seyir defterini tutar umarsızca.
Her limanda bir baş bırakmıştır geminin bin bir başlı kaptanı.
Göz yaşlarının gelgitidir limandan süren gemiyi,
Hayatın ıssız denizine.
Ne gün bellidir,
Ne de gece.
Biten her günde bir gülüş asılır yargısız,
Ve başlayan her gece katilidir güzel düşlerin birinin.
Yalnızca yalnızlıktır
Geçen her zamanın adı.
Yalnızlığa sürgündür hayatın yalnız yolcusu,
Ve kaptanıdır sessiz geminin.
Ve umut yoktur,
Konuktur girdiği her limanda
Bilir ki bir gün çıkacaktır mutlaka,
Bir gün mutlaka kovulacaktır.
Yada yalnızlık çağıracaktır onu bir gün mutlaka.
Çarelerin tümünü yutmuştur deniz,
Çare yoktur,
Hayat avcısının çaresiz avıdır hayatın yalnız yolcusu.