Deve Dikeni
(Aydýn Akdeniz) 1 Þubat 2014 |
Gerilim |
| |
Hava kara dönmüþtü. Üþümüþ ve acýkmýþtým. Beklemekten de sýkýlýnca çantayý açtým, sucuðu parmak kalýnlýðýnda kesip çubuða sýraladým. Ucunu ateþe doðru yere batýrmýþtým. Ekmeði de o þekilde. Dilimlemeden ortasýndan bölerek. Dallar kýrýlýyordu o ara, sesini duymuþtum. Önce boz renkli þu köpek sandým. Sonra gövdesi dýþýnda vücudundan kalanlarý bir gün kara gömülmüþ halde bulduðumu hatýrladým. Çok olmamýþtý öleli. Vücudu bile soðumamýþtý. Kýzarttýðým dilimleri artýk paylaþamayacaktým. O deðilse dedim, kim ya da neydi dallarý kýran þey.
|
|
Zühre"ye Kanat Çýrpmak
(Aydýn Akdeniz) 10 Eylül 2013 |
Varoluþçuluk |
| |
Cama düþmeye baþlayan kar tanelerini görünce dönmek istedi. Yolun kapanmasýndan çekiniyordu. Bir süreliðine daha misafirim olmaktan...Sanýrým. Evden ayrýlalý nefes alýp verirken çýkan o hýrýltýsýný saymazsam yanýmda ki koltukta oturduðu gerçeðini büsbütün unutabilirdim. Sileceklerin hareketleniþine takýlmýþtý bakýþlarý. Onu böyle görünce baktýðý þey hakkýnda düþünüyorum. Nesnenin devinimi, düþen kar, anýlarý, türlü türlü þey geçiyor aklýmdan. Bunlardan biri ya da tümüne bakmasý kabulümdü, ama hiçbirine bakmýyorduysa. O zaman unutmalýyým iþte; kýþkýrtýcý bulacaðým için. Sinirlenmemle eðlenir gibi. Hayra yormayacaðým sessizliðini. Çünkü bilmek hakkýmdýr. Açýklamalý. Etiyle kemiðiyle –“ þey” demeye yine de varmýyor dilim – düne kadar tanýdýðýmý sandýðým kiþiyse, çekinmezdi. Dilindekini söylerdi.
|
|
Ahlatýn Yaný
(Aydýn Akdeniz) 16 Mart 2013 |
Bireysel |
| |
Yol boyunca dalýp dalýp giderdi . Dizlerine, ayakkabýsýnýn tokasýndan vazgeçince pencere dýþýna . Kýzýyordum konuþmamasýna. Dikiz aynasýna öksürebiliyordum. Kýzýla mora bürünürken yüzüme, çizgilerine, egzoz dumanýnýn daðýlmasýna raðmen bir türlü göremediðim köyün boþluðuna doðru bakabiliyordum. |
|
Gün Görmezdi, Ýda'dan
(Aydýn Akdeniz) 2 Þubat 2013 |
Baþkaldýrý |
| |
Kýrýk döküklük var dilime düþenlerinde. Tekrar denemeliyim. Sorun seçtiklerim olabilir. Hafýzam. Dur bakayým. Zorluyorum, ama… Sözcükler, derinlere inmiþ gibi. Çýkarabilseydim. Soðuktan dilim de tutulmuþ olabilir. Az sonra kalmaz bir þeyciðim. Evet evet.
Yere yuvarlanmýþtým. Bunu nasýl düþünemedim. Kanayan yerim yok ki. Çarpma derinde eser býrakmýþtýr belki. Yolunda sanýrdýn her þeyi ama içten içe kanayabilirdi damarlarýn.
|
|
Maça Kýzýna
(Aydýn Akdeniz) 29 Ocak 2013 |
Varoluþçuluk |
| |
Nehir kýyýsýndaki kayalýða indiðimde suya düþen gölgeyle baþýný farkediyorum. Eðilmiþ, akýntýya bakýyordu. Yaklaþmak istedim, elinin iþaretiyle vazgeçtim. Dediðine göre balýklarý ürkütebilirmiþim. Poþet dolusu erzaðý görebileceði bir aðaç dalýna iliþtirip uzaklaþacaktým. Cebime uzanýyorum. Kahretsin. Boþ. Ýkisi de. Sigara atmasýný istiyorum. Kýmýldamýyor. Gözleri hep akýntýda. Birden sevinçle doðruluyor. Ýnlerini buldum diyor.
Balýk aðýný kýyýya doðru çekiþini görseler, kahvede günlerce konuþulurdu bu. Eli boþ döndü dedirtmemek için miydi yoksa üç beþ balýða mý telaþý. Aklýndan ne geçiriyor bilemezdim. |
|
E. T
(Aydýn Akdeniz) 2 Ekim 2012 |
Varoluþçuluk |
| |
Duman koca bir leke olup düþüyor aramýza. Konuþmalarýmýz kuru dal ve yaprak yýðýnýna gömülü. Kýrýlgan. Tetikte. Kývýlcýmla harlamaya hazýr. Geceyle iplik iplik daðýlmasa sabaha dek ateþin baþýnda öylece kalabilirdik. Gözlüðüyle oynamaktan usanýyor sonunda. Dili çözülüyor. Öksürüklerin arasýnda iþittin mi ? Þeytanýn aklýna gelmeyecek þeyler anlattý. Hem, yüzünde gölgeler dolaþmýþtý konuþurken. Ateþin þavký mý düþmüþtü, yoksa öyle mi görmüþtüm. |
|
Paltomun Yakasýnda
(Aydýn Akdeniz) 10 Aðustos 2012 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Dudak büküp sýrt dönmelerin olurdu dargýnlýðý oynarken. Sonra aynada bir çift göz belirirdi.
Unutmuþsun gibi, orada öylece bana bakardý. Karanlýða yaklaþtýkça irileþiyor gözbebeklerin. Derinliðine çekiliyor, giderek ufalýyor yansýmam. Tutup gazete geriyorum araya küçüldüðümü sanarak. Altta kalýr mýsýn hiç. Elin taraða uzanýyor, bakýþlarýn ise saçlarýna doðru kayýveriyor üzerimden.
Sehpaya býrakýlan fincan týkýrdýyor da ayýlýyorum. Adýmlarýnla karþý odaya geçiyorum bu kez.
Oda soðuk, üþüyeceksin. Canlandýrmak gerekecek sobayý. Olabildiðince bakýnýyorum loþ ýþýkta, göremiyorum. Yer yarýldý içine mi girdin ne, hiçbir yerde yoksun. Sokak lambasýnýn aydýnlattýðý köþe de boþ.
|
|
Ýhtisar
(Aydýn Akdeniz) 14 Temmuz 2012 |
Düþler |
| |
Belki daha ötelere, bir vakitlerin bozkýr görünümlü ufuklarýna savrulurum oradan, yeni günün telaþýna kapýlmýþ kerpiç damlarýn üzerine; çayýr kokusuyla girdiðin kaçamak düþlerime ya da. Yaklaþtýkça gökkuþaðýna dönüþürdü gülümseyiþin. Yine de zihnime kazýnmýþ bir yüzün olduðunu söyleyemem sana.
|
|
Tabelacý
(Aydýn Akdeniz) 7 Nisan 2012 |
Varoluþçuluk |
| |
Sarktýðý camdan yerine oturan biri " Abi, yine yanýldýn" der. Aðzým kulaklarýma varýr. Nasýlsa bir kaç dakikalýk yolu vardýr böylelerinin, önemsemem. Bir tabela gölgesinde frene basmamý isteyecekler. Kitabý defteri daðýldýðý yerden toplayýp, kýrpýþan gözlerle bir bana bir plakaya bakacaklar. |
|
Thomas Mann Öykülerinde Tipleme
(Aydýn Akdeniz) 22 Mart 2012 |
Yazarlar ve Þairler |
| |
Ýyi ki þans eseri önce, Faulkner’in Ses ve Öfke’sine bakmýþým. Derinlikli dil özelliðini oradan az buçuk tanýmasam kolayca gözardý edebilirdim Friedemann ve diðerlerini. Kuralcýlýðýn ardýna gizlediði gerçek yüzüyle barýþýk yaþayabilen Jason’la Thomas Mann kahramanlarý baþ edebilecek midir mesela? Friedemann’ýn karþýsýna vücut dilinde sýrnaþan diþiliðiyle Quentin çýksa ve týpký dayýsý Jason’u cezalandýrmak isterken yaptýðý gibi sessiz öfke ataklarýyla zavallý Friedemann’a yönelse ne yapardý bizimkisi? Kemanýna mý sarýlýrdý yine? Sanmam. |
|
|
Hayatýn kendisi mi sorgulanýr satýrlarda, geçip giden zaman mý? cevap mýdýr önemli olan yoksa yaþanan anlar mý?
|
|