Kim Bilirlerdeyim…
Korkuyorum… Ölümden, sensiz ömrümü geçirmek fikrinden ve başkalarıyla seni sevmekten; ne olur kızma! En az benim kadar sende biliyorsun sensizliğimi…
Korkuyorum… Ölümden, sensiz ömrümü geçirmek fikrinden ve başkalarıyla seni sevmekten; ne olur kızma! En az benim kadar sende biliyorsun sensizliğimi…
Öyle yani;
Yüzümü tutuyorum o günden beri… Tanımıyorum kendimi bile/ bana beni anlatsana?
Bana içimdeki kişiliğin derinliğini sorma! İnan özümün kat(l)ettiği yolun hiçbir önemi yok şimdi/ öylesine bir derinlik bu…
Lakin gülüm hayat parmak izlerimden sökülüp gidiyor...
Seni sevdiğim için; tüm aşklara saygı duyuyorum, en derinimden…
Gidişin… Yaktı beni! Susuz kaldım, katıksız… En çok beni ben yapan, senden ayrı kaldım. Yokluğun dedim, gelir-geçer dedim. Ben her ne dediysem içimi yaktı bu gidişin.
—Şu dünyada birine âşık olsam; o da sadece “sen” olsan…
Alfabesi kırık sokakların etrafındayım / Köşe başlarında düş yorgunu âşıklar. /
Karşılığı olmayan sorularda bir sen varsın / (bir de sana benzeyen yokluğun…)
“Sen” Yanım Buruk… / Anlamıyorum! / Bir serüvendi bu
Bir gün “yazar mı olacaksın”, dedi annem: / —evet anne! Bu bir hata
Sensizlik nasıl yaşlanır sevgilim? / Daha kaç kez yelkovan-akrebin etrafında döner;
Evet, sende “sensizlik” oldum; / Artık, affetmem hiç kendimi… /
—seni bir dakika beklerken / (düşerim hasretin kuyusuna) / …sonraları
—Sen ki benim de varlığımdın / (koşup oynarken çağlayışlarda) /
—Düşerse kaldırıma ışıklar / Hayallerimi görürsün… / Bir ben sensizlikte
(ey sevgilim! Ben seni hiç geçmeyecek zamanlarda sevdim…)
Belki aşkı utandıramadık ama kendi adıma ispatladım: “seni çok seveceğimi ve asla unutmayacağımı…”
(bilki sensiz ölmeyeceğim… -“sensiz öldü!”, diyemeyecekler…)
(garibin aşkı da garip oluyor sevgilim/ sen yine kusuruma bakma…)
basit bir insan olarak iyiye dair ne varsa biraz...
yaşam ile ölüm arasında ıkışmış hücre topluluğuyum... ne olduğumu biliyorum biraz çamur ve su...(hepsi bu)
kocaeli
okuyana göre şekil değiştiren...ama mutluluk!
emre onbey