Yaprağı Dökülen Gülümsün
Tıpkı kaybolan hisli şarkılar gibidir sesin / Ve tıpkı kayıp giden yıldızlar gibi
Tıpkı kaybolan hisli şarkılar gibidir sesin / Ve tıpkı kayıp giden yıldızlar gibi
Neden her yağmur yağdığında kapılar kapatılır / Niçin bir şans daha vermez ki
Yüzün ki bir mahrem dünyadır gülüşlerinde saklanır bütün günahlar / Bakışlarından süzülür ateş
Bir kıyı boyunca uzanır masmavi deniz / Sahile dolar köpük tadında sarhoşluklar
Şiir bahçesinde esiyor yine esin rüzgarları.Kırılıyor en ince yerinden gül dalları.İnciniyor bülbülün ince dudakları.Öpmelerinden geriye bir yığın tarumar kalıyor.Ahhhh gül endamları yerlerde kan ağlıyor.
Yeryüzü sularını ince çizgiler halinde yaralarından süzüyor.Bir sancı halinde yayılıyor vadiler boyunca nehirler.Çocuklar suların debisinde
Yüreğimin ne olduğunu bilmediğim huysuzluğunda, duygularımı dizginlemeye çalışırken, sana çalakalem bu satırları yazıyorum.
Savaşın bile sevişir gibi olsun her daim. / Tutkuyla tırman bütün ağaçlara dallara
Hem katilim hem maktul.Kendi cenazemi kaldırır ellerim.Kendi cenazeme ağlar gözlerim. Peki neyim ve kimim ben.Hem Kürt hem Afrikalı mı? Bir Türk’ün gururunu taşır mı bedenim? Bir Yahudi’nin helakini yaşar mı gecelerim? Kör karanlık sularda boğulur mu gülüşlerim? Dudaklarımdan yankılanır mı Kızıldeniz’in
Yerinde duran sadece ayak kokusunu duyar ve daima sayıklar.Yürü git deliliğin dili olsun ağzında.Ve konuş durmadan; cümlelerle koş hayata.Ses getirsin kalem oynatmaların.Her kalem gıcırtısında kapılar aç; dünyayı yerinden oynat.Yürü ayak kokunu sadece çakıl taşları
Uçakla,tankla savaşan kadınlar ellerinden çiçekleri atmışlar / Dağları sırtlarına almışlar saçlarına ölüm güllerini
her kanat çırpışında ölüm masmavi bir umuttur / yaklaştıkça suya ihtiyacı olanın sevinmesi
Sanki bir körük yüreğime yakın bir noktada üflüyor ve ben yanıyorum.Çünkü ben en çok ağaca benziyorum.
Sen istersin ki bildiğim yoldan gideyim, yoldan yordamdan hiç çıkmayayım.
Hiçbir savaş madalyalarla kazanılmaz.Üstte başta ne
Ben senin için birilerin yerini mi tutmaktayım?
Hüznün çiçeği bahçemde.Arılarsa beynimde.
Umutsuzun düşüncesinde gelecek yoktur.
Ah bu mecburiyetler yok mu hapishaneden beter.
Bu kadınlar nerede yaşıyor söyleyin nerede / Hep resimlerinde mi göreceğim güzelliklerini
Yüreğimin ve beynimin tavanında buluyorum, tozlu mısraları. Aklım bir çatı katı. Gözlerim yıldızlarla dolduğunda, bakışlarımın ışıltısı vurur satırlara. İşte o zaman, şiirler bir Samanyolu olur. Mehtaplı gecelerimi vururum gözyaşlarımla biriktirdiğim göllere. Her mısra bir dal gibi düşer, şiir denizlerine. Kızıl bir duyguya boğulurum o an. Akarım ellerinize.
yazmayı becerecek kadar zeki, yaşamayı beceremeyecek kadar aptalım. ben bir yazarım.
Rize
Yazmak deliliktir. Çıldırasıya yazmak istiyorum. Eğer ben akıllı bir adam olmuş olsaydım, yazılarımla bir tımarhane kurup, satır aralarından kendini akıllı sananlara göz kırpmazdım.
Herkes
Özdemir Asaf