osman demircan

Şair En Çok Zenciye Benziyor

Şiir bahçesinde esiyor yine esin rüzgarları.Kırılıyor en ince yerinden gül dalları.İnciniyor bülbülün ince dudakları.Öpmelerinden geriye bir yığın tarumar kalıyor.Ahhhh gül endamları yerlerde kan ağlıyor.
Yeryüzü sularını ince çizgiler halinde yaralarından süzüyor.Bir sancı halinde yayılıyor vadiler boyunca nehirler.Çocuklar suların debisinde

Tutku

Savaşın bile sevişir gibi olsun her daim. / Tutkuyla tırman bütün ağaçlara dallara

Göz Mü Gözyaşı mıyım

Hem katilim hem maktul.Kendi cenazemi kaldırır ellerim.Kendi cenazeme ağlar gözlerim. Peki neyim ve kimim ben.Hem Kürt hem Afrikalı mı? Bir Türk’ün gururunu taşır mı bedenim? Bir Yahudi’nin helakini yaşar mı gecelerim? Kör karanlık sularda boğulur mu gülüşlerim? Dudaklarımdan yankılanır mı Kızıldeniz’in

Deliliğin Dili

Yerinde duran sadece ayak kokusunu duyar ve daima sayıklar.Yürü git deliliğin dili olsun ağzında.Ve konuş durmadan; cümlelerle koş hayata.Ses getirsin kalem oynatmaların.Her kalem gıcırtısında kapılar aç; dünyayı yerinden oynat.Yürü ayak kokunu sadece çakıl taşları

Eşkiya Kadınlar

Uçakla,tankla savaşan kadınlar ellerinden çiçekleri atmışlar / Dağları sırtlarına almışlar saçlarına ölüm güllerini

Başa Dön