..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilgi sakalla ölçülmez. -Moliere
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Bilim Kurgu > mehmet avcı




22 Ekim 2018
Dedemin Hayatı...  
mehmet avcı
İyi insanları bir bir tükettik. Sıram kötülerin iyileşmesini beklemekle geçiyor.


:AIIC:
Dedem ve ben...

Ben bir duygu gemisiyim. Hep hüzünlü limanlarda demirlerim.Geceleri kendimle baş başa kalınca kaleme dökerim duygularımı. Duygularım mürekkep olur kalemime.

Ama içimde ki o yaramaz çocuğu da hiç büyütmem. Bilirim ki büyütürsem yaşlanır. Yaşlanırsa ölür. Ölürse acımdan ben de ölürüm.
Ben olmam. Ben olmayınca sevda olmaz. Sevda olmayınca sen olmazsın. Aşk olmaz......

Çocukluk güllerim hep soldu. Ben çocukken dedemin diktiği ağaçlar kurudu. meyve ağaçları nın bir kısmını sarmaşıklar sardı. Bir kısmını da dikenler. Dedem de ninem de yok artık hayatta.

İyi insanları bir bir tükettik.!
Sıram kötülerin iyileşmesini beklemekle geçiyor.

İnsanlığın ölmediği, komşuluk hukukun gözetildiği, ekmeğin bölüşüldüğü, yardımlaşmanın, paylaşmanın yaradanın bir nimeti olarak kabul edildiği dönemlerdi. İmece usulü derme çatma bir ev yapmanın huzurlu günlerindeydi dedem.

Üst katında iki oda. Bir odasında gömme banyo . Banyonun dört ayrı tahtadan oluşan ahşap kapsına çiviyle tutturulmuş bir ayna. Ve odanın tam ortasında demirden bir karyola. Karyola başlığında sarıya boyanmış şişe lambasına benzeyen süslemeler. Yastıklar tek ama çift kişilik ‘bir yastıkta kocayın’ der gibi.

Köşe de, alarmı sabah namazına ayarlı bir saat. El hizasından öteye konulmuş mahsus olarak. Zili kapatmak için ayağa kalkıp şeytanın üstüne basmak gerekli, uyanıp kıyama durmak için. Kenar da serili hasırdan bir seccade. Üzerin de dedemin ve ninemin secde izleri.

Alt katta bir ateşlik. Ateşlikte asılı bir kalın zincir. Zincire asılı güğüm. Zincir de, güğümde dumandan kap kara. Kenarda bir mutfak tezgahı. Yanında kestane ağacından yapılmış bir dolap. Çekmecesinde ahşap kaşıklar.

Orta yerde bakır bir sini. Sininin etrafında ipten örülü bir çok iskemle. Etrafında dizili çocuklar, torunlar... kaşıkları sofraya vuran çocukların çıkardığı sesten rahatsız olurdu ninem...
dedem kızardı nineme bazen. Çocuklar evin neşesi, bereketidir derdi.

Yemeğin sofraya konulduğunun işaretiydi dedemin bastonunu yere vurması. Gündüz bedenen çalışmanın karşılığı, gece sofraların süsüne dönüşürdü.

Tıpkı babası gibi İyi bir ahşap ustasıydı. Evimizin yukarı çekilen, aşağı düşmesin diye altına konulan kanatlı demirle tutulan pencereler onun nasırlı ellerinin marifetiydi. Köyümüzün sonbaharda toplanan mısırları kış gelene dek, onun yaptığı su değirmeninde una dönüşürdü. Ücretsizdi. Yaptığını ALLAH için yapardı.


Hiç unutmuyorum. Bir keresinde dedemi alt kattaki aynada saçını tararken gördüm. Evimiz iki katlıydı. Üst kata çıkan ahşap merdiven basamaklarını yavaş adımlarla gıcırdatırdı dedem. Dedeme sordum. Neden alt katın aynasındasın diye? Cevabı çok mağrur bir ifadeyle içimi kanattı.

Üst kattaki ayna çok net gösteriyordu.
Alt kattaki ayna rutubetten su almış ve yarı bulanık gösteriyor ve bu yüzden yaşlılık kırışıklıklarını gizliyordu.

Hayatın sonbahar mevsimindeydi dedem.ilkbaharı, yazı çoktan tüketmişti.
Neden meyve ağaçlarının sararıp solduğunu, neden ormanlardaki ağaçların bir bir kuruduğunu dedeme bakınca anlıyordum.

Bizimle paylaşmadığı ne yaşanmışlıkları vardı acaba ? Diye düşünür dururdum. Nineme çok bağlıydı. Sadık bir eşti.
Karısını kaybettikten sonra tüm göz yaşlarını içine akıtmaya başladığını hissediyordum.
Dul bir adam olarak hayatının kalan kısmını tek başına ve onsuz geçirecekti. O, eşinin yani ninemin bize emanetiydi.

İçinde saklı kalmış ne varsa hepsi bir bir açığa çıkıyordu.

MEHMET AVCI
22 10 2018

DEVAM EDECEK....



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Çocukluk Anılarım
Düşünüyorum…
Küçük Bir Anı...
Geçmiş, Bende Hiç Geçmemiş
Beyaz Türkler
Aldatanlar ve Aldatılanlar
Bir Anı
İmam Hatip Nesli
Ahde Vefa Bekleyen Katır
Sebastian,maria ve Pembe Köşk

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Yakamoz [Şiir]
80’lerde Çocuk Olmak... [Şiir]
Bir Umut [Şiir]
Ey Yâr [Şiir]
Gidiş - Dönüş [Şiir]
Yürümek... [Şiir]
Siyasi ve Fikirsel Evrilmeler [Şiir]
Eski Günler [Şiir]
Ölüm Bizi Eşitledi [Şiir]
Sen Olmayınca [Şiir]


mehmet avcı kimdir?

yüreğimden kopanları cümle olarak yazıya aktarmak istiyorum. . . Güzel olması için özel bir gayret sarfetmekten uzağım. . . Hayat nasıl spontane olayları bize yaşatıyorsa bende o an içimden geçenleri yazmaya çalışıyorum. .

Etkilendiği Yazarlar:
herkesten alınacak birşey vardır


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © mehmet avcı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.