• İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk |
541
|
|
|
|
Tanrı, hangi parçasını aşk’a koydu bilemiyorum hala…
Benden memnun kaldı mı, onu da bilemiyorum ama ben canımdan geleni yaptım…
|
|
542
|
|
|
|
mevsimlere karşı korumalı insan kendini..
yalnızlık zamanlarına alışılmaz ama yalnızlık tek dostunuzdur başbaşa kalınca şaşırmadığınız |
|
543
|
|
544
|
|
|
|
sen susmaya devam et bende haykırmaya, kimsenin kimseye bir etkisi yok nasılsa... |
|
545
|
|
|
|
Biliyor muydun?... Meşeler, çok güçlüdür. Kökleri, toprağın derinlerine iner ve yayılır. Meşenin bu derinliğe doğru dalışını ve çeperlere açılımını aynı esirgemezlikle kucaklar toprak... Ve ağaç, büyük bir güvenle birleşir toprakla. Güven duymadığı peliti, toprak istemez; pelit güven duymazsa, sereserpe veremez kendini toprağa. |
|
546
|
|
|
|
Dedim ya, sana söylemediğim çok şey var aslında daha. Herkes sadece aşık olduğumu sanıyor sana. Oysa seni ne kadar çok sevdiğimi söylemedim daha, ne sana ne de başkalarına. Ama biliyorum, son başlangıcım oldun o dakikadan sonra ve üç nokta koydum artık ardına..
|
|
547
|
|
|
|
El ense edildim ey zenân..Pis bir ispiyonda öldürüldü iç yanlarım..Kıyısızım. Kıyılarına çek beni. Sen hariç tüm cümlelerden bertaraf edildim / al beni yanına..Yitirdim harflerimi, hadi gözlerinden yeni alfabe bul bana.Kirli yüzüme temiz sicil istemiyorum senden..Sadece yeni bir mevsim saçlarıma, yeni bir secere ömür sathıma..Ölmeye müstahak gözlerimi yeni bir gözyüzü çiz siyahından arta kalan çizgilerinden.Sonra ör saçlarımı gül kurusu sinmiş avuçlarında..Sonra sil gözyaşlarımı eteğindeki sonbahar yapraklarıyla.Hadi bir söz hakkı bırak dudak kenarında bir gün öznesizliğime fırlatılmak üzere..Hadi sevgili, ört üstümü sesine. Kapat gözkapaklarımı.. |
|
548
|
|
|
|
Zamanın sanki işlemediği, durduğu bu belirsiz yerde bir kez daha anlıyorum ki benim için güzel olan tek şey var, o da sensin... Ve anlıyorum ki sen olmadan
bütün o güzelliklerin hiçbir anlamı kalmıyor benim için... Sıradan belirsizliklere dönüşüyor her biri. Yaşamın bir anlamı kalmıyor sen yoksan... |
|
549
|
|
550
|
|
|
|
Kadin, bir erkegi istedigi icin erkek ona sahip olmustur, dolayisiyla sen artik o gozlerin sahibi degil, sadece hizmetkari olmussundur. |
|
551
|
|
|
|
"Karanlığa boğulmuş göğün lambası,ya gecenin zaferi bu;ya da gün utanıyor doğmaktan."melankoli ve ayrılık üzerime |
|
552
|
|
|
|
İşte Bu Yüzden Bu Yazım Sana Değil Dost Sandıklarımın Şerefine... |
|
553
|
|
|
|
Yüreklerine dokunabiliyor muyuz acaba insanların? Bedensel temasın ötesinde, ulvi bir duygu, müthiş haz dolu bir şey. Gözlerin gözlere sevgi ile bakması ve karşınızda ki insanın bakışları ile yüreğinize dokunması...Yaratıcımız olan Allah bize ''Şah damarımızdan daha yakın'' olduğunu söylüyorsa, alabildiğine dokunuyor demektir bize ve onun dokunduğu yerlerde de bereket oluyor. Sizi seven bir varlığın gözü üzerinizde, hata yapmanızı istemiyor, nefsinizin esiri olmanızı istemiyor... |
|
554
|
|
|
|
Ne yazmak için düşündüm, ne okumak için baktım harflere, yalnız bendim uçan avere yıldızların gözlerinde.Sakin sakin uluyordu gece, sakindi tüm kuşları İstanbul'un.Bir sensizlik bir bensizlikti elimdeki kadehin tadı... |
|
555
|
|
556
|
|
|
|
“değerinin olmadığı yerde işin yok dön hadi geri”… |
|
557
|
|
|
|
Şimdi birkaç dakika da olsa gözlerini kapatıp hayallere sarılmanı istiyorum. Ve düşün acaba yeni bir aşka yelken açabilir miyim ? Yoksa alışkanlıklarıma kaldığı yerden devam mı ? etmeliyim |
|
558
|
|
|
|
Var olmanın dayanılmaz hafifliği bu olsa gerek..! |
|
559
|
|
|
|
Rüzgarda savrulan yağmur damlaları gibi savruluyor yüreğim.Sensiz geçen mevsimlerim kış günlerim zemheri.Umut çırpınan kanatlarında bekleyişlerin girdaplarında yürümüyor savruluyorum.Anlıycan sensizliğin hiç bir tarifi yok benim gönül kitabımda.
Sensiz bir dünyayı asla sevmiyorum...
|
|
560
|
|
|
|
Adını güzelliğinle anmak demek yeryüzünün bütün çiçeklerinin kıskaçlıktan çıldırması demektir. Irmakların durması suların kuruması, yağmurların yağmayıp gök kubbede kalması, yemiş vermeye durmuş ağaçların büyümeyi unutması demektir. |
|