• İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk |
1081
|
|
|
|
Adını buradan yazmam.Ona saygı ile bağlıyım.İşime de öyle. |
|
1082
|
|
1083
|
|
|
|
Bir mektup, muhtemelen okunduğunda hatırlanacak bir şeyleri kalanlar için.. |
|
1084
|
|
|
|
Gidişlerde kumsalların yeri büyüktür... |
|
1085
|
|
|
|
aslında boyle seyler fazla hissetmiyorum fakat.bı ınsan haddınden fazla kırılınca ve normalınden cok uzulnce herseyı cıplak bı sekılde yazılarına dokebılıyomus.. |
|
1086
|
|
|
|
İnsafsızlık dünyayı çevreleyen kahpeliktir. Gurursuzluktur başkası için yaşamak... |
|
1087
|
|
|
|
kendi kendine aşk için hesaplaşma, bir anmalad öz eleştiri |
|
1088
|
|
|
|
Gittin... Bekledim. Sana erteledim tüm yaşanmamışlıkları. Sensizken kanımın damarlarımda dolaşmasını çok gördüm bedenime. Ağladım. Umutlandım dönersin diye. Yokluğunda yaptığım en iyi işti harap olmak... |
|
1089
|
|
|
|
acı kendini en güzel yansıtan duygudur.. |
|
1090
|
|
|
|
Uyanış: Bir rüyanın dönüşüm sonrası. Aslında bir yalanı yakalamak. Her insanın tercih noktası. Şimdilerde yeni tanıştığım rol; insanı insana tanıştırmak. Bir yanım "O" diyor diğer yanımsa "Hayır". Gülmekten kendimi alamıyorum, hayatım hüzünlerime gülümsüyor. Ustalıkla nasıl da kaya olmayı seçenleri yeğliyorum. |
|
1091
|
|
|
|
ve bekleyeceksin sen de müridinin kötü bir mabedin kapısından dönerek tövbe etmesini... |
|
1092
|
|
|
|
Ben sensizliği bile seninle yaşıyordum… Bu yüzden seviyordum seni. |
|
1093
|
|
|
|
İçime döşediğin mayınlar, patladı damarlarımda, aşkımın şehitliğinde yatıyor ruhum. |
|
1094
|
|
|
|
Sensizliğimde Susan Yüreğim... |
|
1095
|
|
|
|
Rüyaları çalınmış gecelerde sevdim seni. Yetim cocukların kirlenmemiş düşlerinde büyüttüm seni. Lacivert okyanuslara uzanan umuttu gözlerin. Korkularımı yüreğinde emziren bir imkansız sevdaydın sen. |
|
1096
|
|
|
|
ne eksiğim var , bende yaptım aşk yorumu :-) |
|
1097
|
|
|
|
Pencerenin pervazında nazlı güneş, alaca bir karanlık namluda… Yüreğimdeki koyu gölgenin müsebbibidir yokluğun… Affet, kanayan güllerimle bir mum ışığının karanlığında büyüyor yüzünü göremediğim hüzünlerim. Dindiremedim acılarımı affet baş edemedim kendimle. |
|
1098
|
|
|
|
kendi hislerimi anlattığım kısa bir deneme |
|
1099
|
|
|
|
Ya benimle yaşarsın ya da ölümü koluna takarsın demiştim! Seni kabirde de sıcak tutarım yanıma uzan... Kuş kafesi, dert kümesi, hüsran kefesi... kalbimiz artık huzura mekan. Hey gidi koca dünya; bize ev sahipliği yapamadın ya utan!!!
|
|
1100
|
|
|
|
Saçlarından rüzgarı, dudaklarından nefesi kıskanıyordum. Sensiz yaşamayacağımı düşünmüştüm. Yanılmışım sevgili.... Aldanmışım....Sana dair herşeyi yakalı uzun zaman oldu. Yalanlarında solmuş bir sevdayı karanlıklara gömeli çok oldu. Cümlelerimi yalnızlığa emanet ederken sana bir teşekkür borçluyum. Her ne kadar bana yalanı ve yalnızlığı öğretsen de sana bir teşekkür borçluyum. Bana " aşkın bir gün keskin bir bıçak gibi yüreğimi acıtabileceğini, kırık kanatlarımı ve yamalı kalbimi yalnızlığın taşlarıyla sarabileceğimi " öğrettiğin için sana sonsuz teşekkürler..."
|
|