• İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk |
1421
|
|
|
|
Geçenlerde bir yazı okudum, bir araştırma sonucu. Diyor ki: “Anadili İngilizce olan,olmayan bilmem ne kadar memlekette yapılan araştırmaya göre İngilizce’deki en güzel sözcük Mother(Anne) imiş.” |
|
1422
|
|
|
|
Hani bayramlar yaşardık küçükken,yeni ayakkabılarımız olur başucumuzda dururdu,en sevdiğim renk kırmızıydı benim,seni o zamanları sevdiğim gibi seviyorum... |
|
1423
|
|
|
|
gönderilmemiş mektuplar.. |
|
1424
|
|
|
|
Ben senin günahlarında közlenmeyi, ben seni yorgun akşamların çiğ tanesi düşmüş sabahında seni özlemeyi seni beklemeyi ve gözlerini güneşin sıcaklığında hayal etmeyi sevdim. Gözyaşlarının göğsümün kuru topraklarına yağmur diye düşüşündeki ıslaklığını sevdim. Hayallerinde olmanın güzelligini onur bilip saçların rüzgarla savaşını, hayata sımsıkı sarılıp acıyla inatlaşmasını sevdim. KISACASI; BEN SENİN YÜREĞİNDEKİ HAYATI VE GÖZLERİNDEKİ DURULUĞU SEVDİM..
|
|
1425
|
|
|
|
Birkaç ay önce ünlemin olan o yüreği parantez içine alırsın bir süre sonra... kesme işaretiyle ayırırsın diğer yüreklerden...
Zamanla soru işaareti olur sende..Ve en sonunda ''nokta'' dersin.... Cümle burda sona erdi işte.... |
|
1426
|
|
|
|
Aşk, sevgiye geçiş basamağıdır. Aşk, karşılık hislerin uyanışıdır. Beğenmedir. Hoşlanmadır. Aradığını sanmadır. Duyguların karşılıklı kıpırdamasıdır. Heyecandır. Hayal kurmadır. Paylaşımdır. İkili yaşama hazırlıktır. Aşk yoğunluğu böylece cinsleri bir araya getirmenin bir yoludur. Ama zamanla bu yoğunluk azalmaya başlar. Başlama nedeni birlikteliğin yaşanmasıyladır. Çünkü aşk uzakken hoş ve güzeldir. İstek uyandırır. Yaşama karşı soyut hisler taşır. Ama birliktelikle beraber aşk somuta dönüşür ve kaybolur. İşte aşkın soyuttan somuta geçişte kayıplara karşıması durumunda sevgi devreye girer. Böyle aşk vazifesini yerine getirerek, yerini kalıcı ve daim olan sevgiye bırakır. Artık birlikteliği her şeyiyle ayakta tutacak olan sevgidir. Aşk bir yere görülmeden sevgiyi oluşturan ve besleyen organdır.
|
|
1427
|
|
|
|
Yorgun, argın şiirlerle yalnızlığıma sesleniyorum her gece. Göğsümde bir sıkıntı büyütüyorum hüzün mavisinde… Sustukça sus’uyorum ve susadıkça sana yazıyorum. Uykularımı böldüğün yerden kanıyor gecelerim duyuyor musun... Karanlık hayallerimle tutuyorum ellerinin mevsimsizliğini. Her sabah yalnız uyanıyorum, sessizce ağlıyorum, hala yaşıyorum neden… Uğruna verilmemiş bir can ne işe yarar bu bedende… |
|
1428
|
|
|
|
Kendimizi yasak aşklara alıştırmaya başlamış. Daha da ötesi onları sahiplenip evlatlarımız gibi kalplere zincirlemeyi ve sımsıkı kelepçelemeyi de unutmamışız. |
|
1429
|
|
|
|
Ömür şemsiyesini açsak da hasretinin hafakan çığlıklarında üşüyecek yüreklerimiz..Üşüsek bir serce edalı yangınlarda ısıtacağız düşlerimizi..Bu dünya' ya hasreti ekip, Ahirette gözlerine ektiğimiz sevdayı biçeceğiz. |
|
1430
|
|
|
|
Önceleri keşke bir yalan olsaydı her şey, sen bir yalan olsaydın diyordum. Keşke aklım kör olsaydı. sana kanmasaydım. Peşinsıra böyle yanmasaydım. |
|
1431
|
|
|
|
Rüya oldduğunu düşündüğüm şeyler yaşıyorum. Unutamam diye adına şiirler yazdığımı bir güne siliyorum. Saltanat sürdüğü rüyalarıma başkasını geçiriyorum. |
|
1432
|
|
|
|
Gecenin kokusu şehrine en ağır haliyle çökmüşken ve sen uykudayken, beynimin en uc noktalarında sana adanan cümleler. |
|
1433
|
|
|
|
Yoksa beni aç kurtlar gibi kapacak korkularım.Yoksa beni alıp götürecek…Hem de senin yanından. |
|
1434
|
|
|
|
yâr, anladım bir yerlere koyamadığım gözlerin değil bana el eden, bu insafsız hayat, bu ruhuma dar gelen bedenim, cümle kederlerim, kuruntularım ... |
|
1435
|
|
|
|
geçmişine yakalandın hep, kimi sevmek istesen... |
|
1436
|
|
|
|
Erkek- Ben bir sokak müzisyeni olmasını istiyorum.(çocukça bir heyecanla) Çevresinde kimse olmamalı. Sadece kendisi için çalmalı o şarkıyı ve tabii bilmeden benim içinde.
Kadın- Neden yalnız dinlemek istiyorsun ?
Erkek- O şarkıyı dinlerken acıyı yalnız çekiyorum çünkü.
Kadın- Müzisyeni ortak ediyorsun ama acına
Erkek- Acı çekmek için bir tetikçi gereklidir kalbine. Bazen burnu kızarmış bir çocuk. Bazen bir müzisyen. O acımın ortağı değil sadece fünyesi... |
|
1437
|
|
|
|
Sevgi üzerine birkaç not... |
|
1438
|
|
|
|
Sanki bir sen vardın benim içimdeki bende. |
|
1439
|
|
|
|
Oysa ben sana vurulmuştum. Neden bu kadar silah bana çevrildi anlamıyorum? Sen yanımdayken tek düşmanım akıp geçen zamandı. Neden herkes beni topun ağzına sürüp, bir yere fırlatmak istedi, neden senden ayırmak istedi? Neden sana olan sevgim başkalarında nefreti ateşledi. Oysa yandığım sadece sendin.
Tuttuğum el seni |
|
1440
|
|
|
|
Bir büyünün dayanılmazlığıyla yeniden doğuşu hızlandıran bir his ! Unutulamaz, akıcı, hüzünsüz ve yenileyici anlar.. Bu ritim bazen yavaş bazen hızlı.. Bu akış bazen cana değer bazen kararlı !
Sesini duyduğumda, beklenen kendini gösteriyor diyorum. Ateşin yakıyor, yakmalı diyorum. Kalbin atıyor, atmalı diyorum.
Seni görebiliyorum. Şarkını duyabiliyorum. İçini sezebiliyorum, anlayabiliyorum.
|
|