Toprağım uzatmış bir buket dikeni
Dikene serpmiş çiçekleri
Erzurum dillenir çiçekle, dikenle
El eder, ses eder, ben ise neredeyim?
Şakaklarım zonklar, gündüz gece
Erzurum sezmiş hisleri, başka şehirlerde dolanır;
Avil avil, eline doğmuş çiçekleri
Kökleri ister görmeyi, mahsun kara gözleri
Sevilmek ister, dikenle çevrili rengarenk çiçekleri Gülmek ister, batmak ister gönül telime, kaleme
Tak etmiş toprağın canına
Peşpeşe göndermiş nur cemâlini
Karları kaldırıp, bahara uyanmış
Üzerinde açmış kır çiçekleri
Arısını, tilkisini petek petek balları yollamış tek bir selamla
Bal sürmek ister dilime, damağıma
Hasretime yandı meşâle
Saz ister, söz ister, şiir ister Erzurum senden uzakta Mayınlar patladı, kalbimin dört bir köşesinde Dokundun delik deşik yüreğime
Madem yandı meşâle
Oluk oluk boşluğu, yangını oku;
Şaşkına döndü bak gözlerin Erzurum, ağlama Yüreğimi, bir de sen dağlama
Hülyan dimdik ayakta
Onar, dik yüreğimi, senden bunu dilerim;
Kalbim elimde uzattım bir avuç bak, çiçeklerinle yamala,
Sök al sonra yerinden istersen kalbimi
Dikenlerle çerçevele;
Sende açsın, yarım asırdan sonra çiçekleri
Sen de gülsün; sen de koksun