"“Yazmak, kendine akıl vermek değil, başkalarının aklını karıştırmaktır; özellikle de seninkini.” – Umberto Eco"

Köpek Beslemenin Helal ve Faydalı Olduğuna Dair Bir Bakış

Tarih boyunca insanlığın sadık dostları olan köpeklerin İslam dünyasındaki yeri hakkında bilgilendirici bir yazı. Bazı kesimlerin "köpek beslemek haramdır" inancının aksine, İslam'da köpek beslemenin helal olduğunu ve bu konudaki yasakların uydurma rivayetlere dayandığını vurgulayan, köpeklerin sağlık faydalarına da değinen aydınlatıcı bir metin.

yazı resim

**Köpekler, tarih boyunca insanlıkla güçlü bir bağ kurmuş, çeşitli medeniyetlerde önemli roller üstlenmiş ve günümüzde hala sadık dostlar olarak yaşamımıza dahil olmuşlardır. Ancak, İslam dünyasında bazı kesimler, köpek beslemenin haram olduğu ve köpeklerin olduğu yerlere meleklerin girmediği inancını taşımaktadır. Bu inançlar, çoğunlukla yanlış anlamalar ve batıl inançlardan kaynaklanmaktadır. Oysa İslam'da köpek beslemek helaldir ve köpeklerin insan sağlığı üzerinde pek çok faydalı etkisi bilimsel olarak da kanıtlanmıştır. İslam'da köpeklerle ilgili bazı kurallar yer alsa da, köpek beslemenin haram olduğuna dair iddialar asılsızdır. Evet, hadislerde köpeklerle ile ilgili yasaklar bulunmaktadır. Ancak bu hadisler uydurulmuş rivayetlerdir. Aksine, İslam'da köpeği beslemenin ve onlara saygı gösterecek şekilde davranmanın, önemli bir sorumluluk olduğu vurgulanmaktadır. Ashab-ı Kehf’in köpeği, köpeklerin insanlar için faydalı ve koruyucu bir rol üstlenebileceğini gösteren güzel bir örnektir. Ayrıca, köpeklerin bulunduğu bir eve meleklerin girmemesi iddiası da, mantıksızdır. Zira köpek sahiplerinin, köpeklerinin yanında vefat etmeleri de aynı şekilde olumsuz bir durumu işaret etmez. Bilimsel araştırmalar, köpeklerin insanlar üzerinde birçok olumlu etkisi olduğunu kanıtlamaktadır. 1983 yılında Beck ve Katcher tarafından yapılan bir araştırma, köpeklerle etkileşimde bulunan bireylerin kalp atış hızlarının yavaşladığını, kan basınçlarının düştüğünü ve nefes alışverişlerinin düzenlendiğini ortaya koymuştur. Ayrıca, köpekleri seven insanların kaslarının gevşediği ve stres seviyelerinin azaldığı gözlemlenmiştir. Bu bulgular, köpeklerin fiziksel ve zihinsel sağlık üzerindeki faydalarını gözler önüne sermektedir. Bir diğer önemli özellik ise, köpeklerin duyusal yetenekleridir. Köpekler, sahiplerinin duygusal durumlarını hissedebilir ve sağlıklarındaki anormallikleri fark edebilirler. Örneğin, bazı köpekler sahiplerinin vücudunda oluşan kanser tümörlerini sezebilirler. Bir vaka örneği, bir köpeğin, sahibinin tümörünü yaladığını fark eden bir kişinin erken evrede kanser teşhisi almasıyla sonuçlanmıştır. Köpeklerin bu tür benzersiz yetenekleri, onların insan hayatındaki değerini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Köpeklerin dışkısının zararlı olduğu iddiaları da genellikle yanlış anlaşılmalardan kaynaklanmaktadır. Bazı kişiler, köpek dışkısının zararlı olduğu için haram olduğunu savunsa da, bu kişiler kedilerin dışkısının zararsız olduğunu iddia ederek kendileriyle çelişkiye düşmektedirler. Kedi dışkısı köpek dışkısından daha zararlıdır. Kedi dışkısında "Toxoplasma gondii" adlı parazitin bulunma olasılığı, köpek dışkısından daha yüksektir. Ayrıca, kedilerin dışkıları daha kokulu olup, çeşitli bakteri ve virüsleri taşıyabilir. Köpek dışkısında ise, Giardia ve hookworm gibi bakteriyel enfeksiyonlar ve parazitler bulunabilir. Fakat, köpeklerin dışkılarında Toxoplasma gondii'nin bulunma oranı çok düşüktür. Bu durumu dikkate alarak, köpeklerin haram olduğunu savunanların, kedilerin dışkısını göz ardı etmeleri doğru değildir. Kur'an'da da köpeklerle ilgili olumlu bir örnek bulunmaktadır. Kehf Suresi’nin 18. ayetinde, mağara ehlinin köpeği anlatılmaktadır: "Onlar uyudukları hâlde sen onları uyanık sanırsın. Ve onları sağlarına ve sollarına çeviririz. Köpekleri de girişte kollarını uzatmıştır. Eğer onları görseydin dönüp kaçardın ve için onlardan korkuyla dolardı." (Kehf, 18) Bu ayet, köpeklerin sadık ve koruyucu bir rol üstlenebileceğini gösteren güzel bir örnek olup, İslam’daki köpek hakkındaki olumsuz görüşlerin aksine, köpeklerin insanlar için faydalı bir varlık olduğunu gösterir. Köpekler yalnızca duygusal anlamda birer sadık dost değil, aynı zamanda fiziksel sağlık açısından da insanlara önemli faydalar sağlayan canlılardır. Özellikle son yıllarda yapılan çok sayıda bilimsel araştırma, köpeklerin insan sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini açıkça ortaya koymuştur. Köpeklerle vakit geçiren bireylerde depresyon, yalnızlık ve kaygı düzeylerinin azaldığı gözlemlenmiştir. Özellikle yaşlı bireylerde, köpeklerle kurulan bağ, sosyal izolasyonu azaltarak zihinsel sağlığı güçlendirir. Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) yaşayan bireyler üzerinde yapılan çalışmalar, terapi köpeklerinin bu kişilerin semptomlarını azaltmada etkili olduğunu göstermiştir. Köpek sahipleri, düzenli olarak yürüyüşe çıkma zorunluluğu sayesinde daha aktif bir yaşam tarzı benimsemektedir. Bu durum obezite, yüksek tansiyon ve diyabet gibi kronik hastalıkların önlenmesine yardımcı olur. Özellikle çocuklarda erken yaşta köpeklerle büyümenin bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve alerji riskini azalttığı da bilinmektedir. American Heart Association (AHA) tarafından yayımlanan bir bildiride, köpek sahipliğinin kalp sağlığı üzerinde olumlu etkiler oluşturduğu belirtilmiştir. Köpeklerle kurulan bağ, stres hormonlarını azaltarak kalp ritmini dengelemekte ve ani kalp krizlerine karşı koruyucu bir faktör oluşturmaktadır. Köpeklerle kısa süreli bir etkileşim bile kalp atış hızını düşürmekte, kortizol seviyelerini azaltmakta ve oksitosin hormonunun (sevgi hormonu) salgılanmasını teşvik etmektedir. Görme engelli bireyler için rehber köpekler, günlük yaşamda bağımsızlıklarını kazanmalarını sağlar. İşitme engelliler için özel olarak eğitilmiş köpekler, sesli uyarıları algılayarak sahiplerini bilgilendirir. Otizm spektrum bozukluğu olan çocuklarda ise köpeklerin yatıştırıcı ve odaklanmayı artırıcı etkileri bilimsel olarak doğrulanmıştır. Bazı köpeklerin sahiplerinin vücudundaki kanserli hücreleri koklayarak fark edebildiği, epilepsi nöbetlerini önceden hissedebildiği ve şeker hastalarında kan şekeri düşüşlerini algılayabildiği araştırmalarla ortaya konmuştur. Bu tür köpekler, sağlık alanında devrim niteliğinde destekçiler olarak değerlendirilmektedir. Köpek sahipleri, toplum içinde daha fazla sosyal etkileşime girme eğilimindedir. Parklarda yürüyüş yaparken, veteriner ziyaretlerinde ya da eğitim alanlarında insanlar arasında daha güçlü bağlar kurulur. Bu yönüyle köpekler, yalnızca bireysel fayda sağlamakla kalmaz, toplumda dostluk ve empatiyi artıran birer aracı haline gelirler. Tüm bu bilgiler ışığında, köpek beslemenin yalnızca helal olmadığı, aynı zamanda insanlar için birçok fayda sunduğu açıktır. Köpekler, sadık dostlar olarak insanlara duygusal ve fiziksel destek sağlarlar. Onların sağlık üzerindeki olumlu etkileri, sadece bir dostluk ilişkisi kurmaktan öte, insanların hayat kalitelerini artıracak önemli katkılar sağlamaktadır. Geleneksel dindeki batıl inançlar ve kültürel tabular, köpeklerin faydalarını görmemize engel olmamalıdır. Aksine, köpeklerin insan hayatına sağladığı katkılar, onları beslemenin hem helal hem de faydalı olduğunu kanıtlamaktadır. Köpeği, “pis” ya da “haram” gibi sıfatlarla dışlamak yerine, onun Allah’ın yarattığı hikmetli bir varlık olduğunu kabul etmek, hem bilimsel gerçeklerle hem de Kur’an merkezli bir bakış açısıyla daha tutarlıdır.
**

Yorumlar

Başa Dön