Yaratıcı Yıkım Kavramı ve İnsan Düşüncesi Üzerine Sorular

Yaratıcı yıkım Schupeter'in geliştirdiği bir iktisat kavramıdır. Bu kavramdan yola çıkarak insan düşüncesi ve etkileşimi üzerine bir denemedir.

yazı resim

YARATICI YIKIM KAVRAMI VE İNSAN DÜŞÜNCESİ ÜZERİNE SORULAR

Yaratıcı yıkım iktisat bilimine ait bir kavramıdır. Bir iktisatçı ki çok meşhurdur ve adını anmanın çok da önemi yoktur, bu kavramı icat etmiş. Bu kavramla kapitalist sistemde gelişmenin büyük çaplı değişimlerle gerçekleştiğini ve özellikle yeniliklerin mevcut düzen açısından bir yıkım oluşturduğunu ifade eder.

Ekonomilerde yenilikler eskilerin yıkımını gündeme getirir veya bir yıkım olmadan yenilikler doğmaz. Örneğin iletişim alanında elektronik postanın yaygınlaşması ve internet klasik pazarlama usullerinde bir yıkım oluştururken yepyeni bir ekonomik alan açmıştır. Bu yeniliğe uyum sağlayanlar ayakta kalacaklar uyum sağlayamayanlar tasfiye olacaklardır. Gelişmenin dinamiği budur.

Ekonomik krizler için de benzer şeyler söylenir. Kriz kelimesinin kökü Latince imiş ve bir anlamı da fırsatmış. Anlayacağınız krizde ayakta kalabilenler için aynı zamanda normalin ötesinde fırsatlarda doğar. Kriz sonrasında yeniden yapılanmalar başlar ve bakarsınız daha önce adını hiç duymadığınız işler ve zenginler çıkar.

Yaratıcı yıkım ve kriz kavramlarını insanın felsefi ve edebi düşünce tarzındaki gelişmeye de uygulamak mümkün mü diye düşünüyorum. Acaba insanın zihni gelişimi yıkımlarla mı gelişir? Düşünce tarzımızı gerçekten değiştirebilir miyiz? Farklı ve yeni fikirleri nasıl kabul edebiliriz veya ikna oluruz? İnsan gerçekten kendi düşüncelerini yıkabilir mi veya dışardan bir etki böyle bir şeye neden olabilir mi? Yoksa insan sadece uyum mu sağlar? İnsan düşüncesinde kriz nedir? Psikolojik bir olgumudur?

İnsan düşüncesinde ve algılamasındaki değişim ilginç bir konu. Değişim bir hareketi de içeriyor aslında. Fizik yasalarında olduğu gibi… Bir etki mutlaka bir tepkiyle karşılanacağına veya termodinamikte bir şeyi ısıttığınızda enerjinin transferiyle sonuçlanacağına göre acaba dışsal etkiler düşünce dünyasında da benzer midir? Yeniliği veya hareketi durağan olmaktan çıkma hali olarak düşünürsek insan düşüncesini hareketlendiren şey nasıl bir şey olmalıdır? Başka bir deyişle hep aynı şekilde düşünmek durağanlık olarak tanımlanırsa başka şekle doğru hareket tanımlayabilir miyiz?

Yorumlar

Başa Dön