Hücrem Hücrem
(memet faruk) 5 Şubat 2009 |
1. Bölüm |
| |
Bireyin değişimi. İnsanın; “düşünce, bilgi, fikir ve değerlerden oluşan” bilincinin; sonucu olan eylemlerin tahlili. İnsan tabiatının, temelini oluşturan fikirlerin; eylemlerine nasıl yansıdığı. Entrika-tema: Siyasi, eski bir hücre mahkûmunun; ömür boyu kaçtığı, insafsız bir toplumun önyargılardan, kurtuluş yolları araması. |
|
|
Roman 4 yıl hapis yattıktan sonra tahliye olan eski bir anarşist üzerine kurulu.
Hikaye örgüsü, çok orijinal değilmiş gibi görünüyor. Ama, yirminci yüzyılda moda olmuş bir sanat anlayışına, meydan okur bir nitelikte.Yirminci yüzyılın moda sanat anlayışı, Natüralizmdir. Oysa bu roman Natüralizmin zıttı olan ve ondokuzuncu yüzyılda zirvesine çıkmış olan Romantisizm anlayışına sahiptir.Natüralizme göre; sanatçı. "gerçek-hayat"ı, hiçbir seçicilik ve değer-yargısı tatbik etmeden, güya "olduğu gibi" yansıtmalıdır. Natüralizm, insan iradesi kavramım reddeder ve insanın kendi kontrolü dışındaki kuvvetlerce belirlenen çaresiz bir yaratık olduğu, nosyonunu savunur.
Romantisizm ise, insanı, değerlerini seçebilen, amaçlarını gerçekleştirebilen, kendi dünyasının kontrolune sahip bir varlık olarak görür. Romantisizm, olayları, gerçek hayatta olduğu gibi değil, "olması mümkün ve olması gereken haliyle" sunar. Romantik bir eserdeki kahramanlar, toplumun, istatistiki bir ortalaması olarak değil; insanın en iyi ve en yüksek potansiyelini temsil ederler.
Bu eserdeki bütün kahramanlar, her yönleriyle, Romantisist sanattaki tanımlarına uyuyorlar. Bu romanda hiç kimse, kendisini kaderin eline teslim etmemiş: iradelerini kullanarak mücadele ediyorlar. Ahlaki değerlerinden hiç bir fedakarlık yapmıyorlar. Karakterler, öyle her gün karşınıza çıkabilecek tipler değildir. İnsan denen yaratığın, olabileceği ve olması gerektiği halindeki resmedilen karakterlerdir.
Roman, günlük banaliteleri anlatmayı marifet sayan, natüralizm denen moda sanat anlayışına bir isyandır.
|
|