Öyküde
Ýlk Yirmi |
1
|
|
|
 |
saplantý, aþk, yalnýzlýk |
|
2
|
|
|
 |
Yazdým bir saçmalýk iþte, bunu film yapsam iyi olur, baþka biri yapsa iyi olur, sinema filmi, dehþet güzel olur bence, bu öykü film hikayesi ona göre düzenledim, her neyse, bunu baþka biri yazsa yine çok severdim, gönül verdim buna, benim içime sinmiþse…tamamdýr…oldu mu, bilmem…denerim yine…olmadýysa iyisini yazarým…oldu diye bir þey yok… |
|
3
|
|
|
 |
ATATÜRK'ÜN ÝLKOKUL ANILARI: MUSTAFA OKULA BAÞLIYOR
Mustafa okula baþlayacaktý. Babasý Ali Rýza Bey oðlunun laik eðitim veren Þemsi Efendi Ýlkokulu’na gitmesini istiyordu. Annesi Zübeyde Haným ise, mahalle mektebine gitmesini arzu ediyordu. Bu konu etrafýnda fikir çatýþmalarý sürüp gidiyordu:
Zübeyde Haným: “ Ne var yani Þemsi Efendi Ýlkokulu’nda? Ne öðrenecek orada? Hem orasý uzak. Mahalle mektebi þuracýkta. Oraya gitsin istiyorum. “
Ali Rýza Bey: “ Haným, okulun yakýnlýðý, uzaklýðý önemli |
|
4
|
|
|
 |
Dostoyevski keþke demenin aðýrlýðýna þöyle deðiniyor:"Aslýnda insaný en çok acýtan þey, hayal kýrýklýklarý deðil. Yaþanmasý mümkünken, yaþayamadýðý mutluluklardýr. |
|
5
|
|
|
 |
Yazdýðým romanlardan bir öykü, bir kýzla bir erkeðin dostluðu. Sana zor gelebilir, ama böyle bir dostluk çok geliþtirir. |
|
6
|
|
|
 |
Ya da zehirlenip ölmem umarým, geçen gece uykumda ölmeyi diledim, tek odadayým, baþka yerim yok, tek oda, bildiðiniz tek oda, ölüp kalsam saatler sonra bilinir. |
|
7
|
|
|
 |
Tabancayý kaldýrýp raylara atmayý düþündüm. Fakat bu düþüncemden vaz geçiverdim. Bir kadýn baðýra baðýra telefonla konuþuyordu. Ona yaklaþýp tabancayý uzattým. Kadýn soru dolu gözlerle bana baktý. Gelen metroya atlayýp oradan kaçtým. Telefonla konuþan insanlar genellikle kendine uzatýlaný alýyorlar. Bunu daha önce arkadaþlarýma þaka için defalarca yapmýþtým. |
|
8
|
|
|
 |
Zerrin Özer þarkýlarý kadar güzel olmasa da…iþte..þu an yazdýðým romandan bir kesit, bir öykü bu: “Ýyi Kýzlar Aþýk Olur” adlý romandan, ne salak ad deðil mi, salak þeyleri severim.
BU SALAK ÞEY YAÞAM ÖYKÜM. |
|
9
|
|
|
 |
Kendim ettim, kendim buldum. |
|
10
|
|
|
 |
Muhsin bu tüm olup bitenleri ayný aðýrbaþlý tavýrla izledi ve birden ‘’Çekilin’’ dedi. Sabahtan beri satamadýðý kemeri bir eline doladý ve kendinden beklenmeyecek bir hareketle Minas’ý bir hamlede ayaðý kaldýrdý. Minas’ýn þiþman karýn bölgesine elleri yetiþemediði için kemerle Heimlich manevrasý yapmaya baþladý. Birkaç denemenin ardýndan Minas boðazýný týkayan yiyeceði tükürdü ve ülkenin temiz havasýný pis ciðerlerine çekmeye baþladý. |
|
11
|
|
|
 |
JALE KAYBEDER DURUR. ONUN KENDÝNÝ ARAMA ÇABALARI, DOSTLUÐUMUZ |
|
12
|
|
|
 |
Anýlarýn fiþini çekemeyiz. |
|
13
|
|
|
 |
Bu görevli neden insanlarýn kötü þeyler yapmak için kullanabileceði þeyleri onlara sunuyordu? Bu iþe neden girmiþti, niye oradaydý? |
|
14
|
|
|
 |
Pek sayýn ve de muhterem hatta saygýdeðer demeyeceðim Dýþ Mihrak beyefendi ile bir röportaj yapacaðýz... Dýþ Mihrak olarak dünya üzerinde bir takým faaliyetlerde bulunmakla birlikte, bu faaliyetlerini de mükemmel bir þekilde adeta bukalemun gibi þekil deðiþtirerek, kamufle ederek gizlemesini bilmektedirler... Evet gelelim röportaja... |
|
15
|
|
|
 |
Tabi biz gittiðimizde koyunlarýn dönmesi durmuþ, aðýllarýna çekilmiþlerdi... Ýllaki koyunlardan birini sýkýþtýrýp bu konuyu açýklýða kavuþturmalýydým... Koyunlarýn sahiplerinden de izin alýp aðýla daldým. Ýçlerinden en semiz olanýný seçip mikrofon elimde ses kayýt cihazýný da çalýþtýrdým. ''Ne iþ bu, koyun dostum on iki gün durmadan dönmüþsünüz, baþýnýz dönmedi mi, mideniz bulanmadý mý, küçük abdeste, büyük abdeste sýkýþmadýnýz mý? deyin hele bakalým.'' Önce melül melül bana koyun gibi bir baktý, sonrada ''Benim adým bile yok daha, oysa ki duyuyoruz ta ileride Anadolu diye bir yer varmýþ, orada bütün koyunlarýn kýnalý, sevimli, can kýz gibi isimleri varmýþ. Þimdi biz bir yerde iþte bunu protesto etmek için, sahiplerimizi, çobanýmýzý protesto etmek için, böyle döndük durduk, ama bir iþe de yaramadý gibi sanki, ayný tas ayný hamam, devam ediyor her þey, hiç bir deðiþiklik yok hayatýmýzda.'' |
|
16
|
|
|
 |
ESKÝ ÖYKÜ, PC DE BEKLEYECEÐÝNE OKUNSUN |
|
17
|
|
|
 |
''Anneee bu gün ne gýyseeem kýz'' anne çocuða bakarak ''Eski bir pantolonun var þurada geçen gün dizlerini yama yaptýmdý kýz istersen onu giy'' peþinden erkek çocuk girer içeriye ve o da sorar ''Anaaaa ne geycem kýz bu gün hele de bahalým'' anne yine gözleri parlayarak çocuðuna döner ''Aðabeyinin geçen seneden kalma bir pantolonu var Muharrem geçen senenin sonbahar yaz kreasyonundan kalma istersen onu giy evlat... |
|
18
|
|
|
 |
Gazete de böyle bir ilan gördünüz mü, ne yaparsýnýz? Apýþýp kalýrsýnýz, hatta apýþýp kalmak da kesmez sizi, hayretleriniz bile þaþar da, fena mena olursunuz... Tabi böyle bir ilaný da hiç bir gazete basmaz, basmak istemez, direk erkeklerin kiþilik haklarýna saldýrý olduðu için. Lakin bizim yan komþumuz Afitap Abla, kocasýndan býktýðýndan mýdýr, nedir, böyle bir ilan hazýrlamýþ da, gazeteler bunu basar mý basmaz mý diye bize danýþmaya gelmiþ... |
|
19
|
|
|
 |
Ferhat ile Þirin, hüzünlüde olsa geçmiþten gelen güzel bir aþk hikayesidir. Kavuþamamýþlardýr, böyle biliriz. Hikaye bu ya bir de kavuþtuklarýný düþünün. Farzýmuhal Ferhat daðlarý delmiþ de o yöreye su getirmiþ. |
|
20
|
|
|
 |
Sýradýþý bir yaþam süren ünlü kahramanýmýzýn hayatýndaki gerçek depremlerin ötesinde aslýnda yaþadýðý anlamsal depremlerin nasýl inanmasý güç bir sona sürüklediðinin hikayesi...
Hem eðlendirmesi hem de sahip olduðu tahmin edilemez bir son sayesinde güçlü bir mesajla final yapan bu çok beðenilen kýsa hikayeye vakit ayýrmanýza kesinlikle deðecek.
Hikayenin damýtýlmýþ özünü alabilmeniz için yazýldý ve beðendiyseniz yorumlarda sizlerden gelecek beðenilere göre uzun versiyonunu yazabilmeyi çok isterim.
iyi okumalar. |
|