..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir sanatçý baþarýsýz olamaz; sanatçý olabilmek bir baþarýdýr. -Charles Horton Cooley
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam > Yûþa Irmak




13 Mayýs 2022
Boþ Çerçeve  
Yûþa Irmak
Þimdi çaresizlikler içindeyiz ikimiz de. Ne onun hali var bir selam vermeye ne de benim… Orhan Veli’nin dediði gibi: “…anlatamýyoruz”. Ne o suskunluðunun nedenini anlatabiliyor ne de ben…


:IAB:
Biliyorum, mucizeler peygamberlere has bir keyfiyet ama bu kelimeyi kullanmadan hislerimi anlatabileceðimi pek sanmýyorum. Bunca yýldýr onu sevmemin nasýl mucizevi bir þey olduðunu bir türlü anlatamadým… O da anlamadý, idrak edip sindiremedi. Belki de iplemedi… Oysa vasýfsýz ve sýradan bir aþkla sevmemiþtim. Söylemekle de yetinmedim, bir fedai gibi davrandým. Niye sevince kendimi kurban edercesine seviyorum? Sanýyorum böyle sevmeyince sevginin bir anlamý olmadýðýný düþünüyorum. Buna raðmen keskin bir býçaðýn ortadan ikiye kestiði elmanýn kaderini yaþamaktan kaçabildik mi? Hayýr! Kaçamadýk…

Þimdi çaresizlikler içindeyiz ikimiz de. Ne onun hali var bir selam vermeye ne de benim… Orhan Veli’nin dediði gibi: “…anlatamýyoruz”. Ne o suskunluðunun nedenini anlatabiliyor ne de ben… Sabýrla selamýný, merhabasýný bekliyorum. Bir gayret görmek istiyorum. Duygularýný içinde saklamadan, paylaþmasýný istiyorum. Böyle diyorum diye bencil mi oluyorum? Bilemem. Bana benzesin mi istiyorum? Aslýnda tam tersi; söylerse, açýlýrsa, içinden gelerek konuþursa ikimizin de daha iyi hissedeceðini düþünüyorum. Fakat olmuyor. Belki de yorgun veya hasta!!! yatýyordur… Ne bileyim, nedenleri vardýr anlatsa… Anlatsa iþte… Ben de anlatamadýðýmdan: “hesabi âþýk olmak”, “sorumluluk almamak” ve daha da beteri, “kibirli bir aþýk” olmakla suçlanýyorum. En son, bir veda þiiriyle baþýndan belayý attýðýna memnun, kolunu, budunu sallayarak çekip gitti. O gidince ben de mecbur kapýyý ardýndan örtmek zorunda kaldým. Bir beklenti içinde olmamalýyým… Peki ne tür beklentiler bunlar? Söyleyeyim: arada-sýrada selamýný, merhabasýný, bir programý varsa bilgi vermesini beklemiþim. Ýþte hepsi bu… Bunun adýna “hesabilik” deniyormuþ. Ben de bilmiyordum ilk kez öðrendim. Gerçekten hesabi biri böyle mi olur? Oysa dediði gibi biri olsaydým “hayýr”ý, “evet”den daha çok kullanýrdým. Onun gibi ben de mesafe koyar, tavýr yapar, küser; ilgiyi, þefkati, sevgiyi ilk ondan beklerdim. Mesela onunla göz göze her geldiðimizde yað gibi erimez, gözlerinin içinde kaybolmazdým. Ama benim gibi yufka yürekli adamlarýn kârý deðil tavýr koyma iþleri. O susunca, konuþmayýnca, adam yerine koymayýnca ben de kuzu gibi uslu, biraz þaþkýn, azýcýk ürkek þekilde sabýrla bekliyorum. Daha çok mu beklerim? Olabilir. Beklerim. Alýþkýným. Yüz sene beklemiþim çünkü… Bir sene de o beklesin. Yoksa aþkta, gururlu olmaktan ve kibirli davranmaktan en çok ben nefret ederim!



Þimdi ne mi oluyor?

Her sabah motosikletle iþe gitmeye devam ediyorum. Görünüþte sýhhatliyim! Ancak hastayým! Sanki Muhammed Ali Kýlley’den yumruk yemiþ gibi aðrýyor saðým solum! Çantamda antiasit ve aðrý kesicileri ihmal etmiyorum! Geceleri uykum kaçýyor, gündüzleri de uykuya yatýyorum. Beynimin içindeki tilkilerle, kurtlarla, kuzularla kendi yarý çapýmýzda safari yapýyoruz. Ruh halim acýnasý. Kendimi geçimsiz, huysuz aksi yetmiþlik dedeler gibi hissediyorum. Göz göze geldiðim insanlarýn muhabbeti yerine, merhametini celp ediyorum. Bir keþiþ gibi, Budist gibi aç kalmayý, beklemeyi, susmayý iyi biliyorum.

Oysa anlattýðým gibi bir insan deðilim! Mesleðim iletiþim kurma ve yazma üzerine… Yani her görüþten insanla, kýsa sürede sýký dostluklar kurabilirim… Bir tek onunla kuramamýþým. Neden kuramadým? Çünkü onu en çok ben seviyordum, en çok ben hayrandým. Tek sebep iþte bu! Bir bilseydi onla konuþurken hakkýnda düþündüklerimi belki her karþýlaþmamýzda ilk o koþarak gelip boynuma sarýlýrdý… Sýrf empati olsun diye söylüyorum eðer onun yerinde ben olsaydým ve böyle düþünülen, deðer gören, sevilen biri olsaydým, sevgisini ilk gösteren, sýcaklýðýný ilk hissettiren ben olurdum. Ama anlatamamýþým, “anlatamýyorum”. Benim ona bunca yýldýr anlatabildiklerimle ancak bir yerlerde oturulup kahve içebilirmiþiz iþte hepsi bu…



Þimdi sizlere “uzaklýk” ve “özlemek” ile ilgili yazýlar yazabilirim desem çok “kafa ütülüyorsun” diyebilirsiniz. Bilin isterim. Sizin için deðil kendim için yazýyorum. Çok özlüyorum dediysem çok özlüyorum. Seviyorum dediysem seviyorum. Bu duygularý taþýmýyorsa insan neden bu sözcükleri kullanýyor onu da anlamýyorum. Seviyorsam, sevmiyorum, aþýksam, aþýk deðilim mi diyeyim. Çok fena halde özlüyorum iþte… Uzakta olduðu için daha çok özlüyorum. Çoðu insanýn aðzýnda sakýz olmuþ “özlemek” kelimesi ile benim kullandýðým “özlemek” arasýnda daðlar kadar fark var! Yani çok baþka, bambaþka bir özlemekten bahsediyorum. Özlerken etimle, týrnaðýmla, ruhumla, hücrelerimle özlüyorum. Sýrf özlemekle ilgili sayfalar dolusu yazabilir tasvirler yapabilirim ama ne gerek var? Ben onu dümdüz özlüyorum… Özleme duygusunun insaný arafta býraktýðýna da ilk kez þahit oluyorum. Bu duygunun tesiri altýnda insan hem güçlü hem zayýf hissediyor kendini. Göðsümde sevgi çaðlayaný ve dipsiz bir kuyunun sükutunu ayný anda taþýyorum. Hem umutluyum hem umutsuz… Kafam gibi duygularým da teleme peynirine dönüþtü.. Bilemiyorum belki içimdeki bu kaostan daha güzel bir þey ortaya çýkar…

Þimdilik berbat bir maðlubiyet hissi ile yaþýyorum. Yaptýðým gezmelerin, yemelerin, okumalarýn, muhabbetin tadý tuzu yok. Konuþtuðum dostlarýn, arkadaþlarýn yüzlerine bakamýyorum. Beni tanýyanlar yenilmiþliðimi anlasýnlar istemiyorum. Kötü olan, tanýyan yakýn arkadaþlar yenilmiþliðimin farkýndalar. Yüz yüze geldiðim insanlar halime acýyorlar. Bakmadan konuþanlar da acýdýklarý için bakmýyor bunun da farkýndayým. Onlar için bir dosttan ziyade hepsinin ortak vicdan azabý gibiyim.

Peki ne yapayým? Pýlýmý pýrtýmý toplayýp x’tir olup Ýstanbul’dan gideyim mi? Gitsem rahatlar mýsýnýz? Yazmayayým mý? Yok mu olayým? Daha rahat hissedecekseniz onu da yaparým. Önüne geçemediðim bu “ilgisizlik kompleksi”nin içinde Bedri Baykam’ýn Ülker’in sahibi Murat Ülker’e sattýðý milyonluk “boþ çerçeve” gibi hissediyorum.

Ne diyeyim, önce kendime ve sonra bu halime ortak olan kim varsa hepsine tek tek teþekkür ediyorum..



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn yaþam kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Benjamin Button'un Tuhaf Hikayesi'nin Düþündürdükleri
Ýki Burçlu Bir Kale: Zaman!
Kendini Anlatma Þekli
"Güzel"in Anadilini Konuþursak Ne Olur?
Dünyaya Açýlan Yol
Yürek Evinde Oturmak
Güzelliðin Evine Kurulmak
Kendini Çimdiklemek!
Zamaný Tende Durdurmak, Ruhu Cumada Diriltmek
Ýnsanlara Bakmaya Alýþtým

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýstanbul’u Düþünmek
"Bu Dünya Ýþi Oyundur Oyun"
Üç Elma, Üç Yýldýrým
Sözcükler Ýçindeki Evren
Bir Çýðlýk
Yabancý Gözüyle Türkler
Çýlbýr (Yoðurtlu Yumurta)
High – Rise (Gökdelen)
Eski Kitaplar Neden Okunur?
"Ýyi", "Kurt", "Ceberrut", "Sosyal" Deðil "Kerim Devlet"

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Sakin Bir Acý [Þiir]
Geldim [Þiir]
Sözün Çiçeði [Þiir]
Gözbebeði Turþusu [Þiir]
Bir Hicran Naðmesi [Þiir]
Sevgiliye Hasretle [Þiir]
Geceye Kâside [Þiir]
Benimle Ölür Müsün? [Þiir]
Beste-i Nigar [Þiir]
Bilemezsiniz [Þiir]


Yûþa Irmak kimdir?

Felsefe ve edebiyat aþýðý! Yayýncý, gazeteci ve kitapsever. . .


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.