..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Düşünce dilden, dil düşünceden doğar. -Platon
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Bireysel > Toprak Kaynar




4 Mart 2003
Lanet Olsun Verdiğin Nimetlere: Hüzün ve Anksiyete  
Toprak Kaynar

:AHEI:
Lanet Olsun Verdiğin Nimetlere:
Hüzün ve Anksiyete

Yeni bir hayat kuruyordum ya ben kendime,
Hani sakin bir adamdım ya ben artık,
Hani sen de yoktun ya artık,
Günde on bir pakete çıkarıyorum kısa samsun’u
Ve sadece pazarları görebileceğim artık portekiz’i.
Ve Pazar dışında portekiz olmayacak artık.

Bugün bana gelecek olursan paspasın altındayım.
İster gir evime -evim de olacak biliyor muydun-
Koy gözlerini masama, aç lambayı, bak sokağa;
Yırt perdeyi, bir etek dik -rengini biliyorsun-
İstersen git ama bir daha gelme,
Kahven soğuyor, canım, kahveni bekletme.

Müjde! kızımız başkasının bardağından süt içti!
Kızımız bugün sanki bir postaneyi düşledi:
Kızımız postanede iki at gördü
O an yüzünde sanki bir eskimo öldü.
Ve ilk pessoa o an gönderildi uzaya
Ve bu kambur dik durdu hayatımda ilk defa
Ve canım korkarak bağırıyorum ki sana:
Pazar dışında portekiz yok artık!

Cebim delik, elim cebimde, iki tane elim var,
Cebimde ikimize yetecek kadar orman perim var.
Sonra denize bakıp seni düşünüyorum,
Benim senin kadar, belki senden çok,
Belki korkuyorum sana bağırmaya ama:
Benim senin kadar, belki senden çok:
Tam üç yüz tane benim var!

Hayatımda ilk defa bir zenciyle
Kulaktan kulağa oynadığım gün
Okuldaydık, hiçbir şeye şaşırmamayı öğrenmiştik.
Bir de iki bayram arasında bayrak yakmamayı...
Başka bir gün konuşa konuşa
Anlaşan cinsten olduğuma lanet etmiştim.
İşte Ayşegül’ün burnunu o gün kesmiştim.
Beş yılda öğrenemediğim tek şeyi
Ayşegül’ün burnunu keserken öğrenmiştim.

Biz ölümsüz hava şortlarında top koşturan tarafındayız denizin
Yukarı baktığımızda bir şey göremiyoruz.
Biri var yukarıda, belki de üçü
Çamurla oynamalarına asla kızamıyoruz.
Ayın yanlış gününde
Doğmayı nasıl engelleyemiyorsak,
Okyanus görmeden ölemeyiz de biz.
Ve bilinebilecek tek şey kalırsa bu da:
Pazar dışında portekiz yok hala.

Deccal geldi, seni sordu, yok dedim
Bir notu olursa diye bekledim
Tam üç bininci yılını doldurunca bekleyişimiz
“gelmeyecek herhalde, ben gene gelirim” dedi
İnsan farkına varmayınca ölmüyor
Bunu bir kez daha anladım
Az önce bir zenciyle üç bin yirmi üç yaşımı kutladım.

Gözlerimi kapadığımda hala
“Paspasın Altındayım” yazısını görüyorum
Bir postacı geçiyor, son tren kaçıyor,
“Bir zamanlar harikaydı buralar” bağırıyorum.
Alis kaçıyor, tren kaçıyor, ben kaçıyorum,
Kendimi numune hastanesi’nde uyanmaktan alıkoyamıyorum.

Uyanır uyanmaz
Gördüğüm ilk şey bir zencinin kulağı
Kelimeleri hatırlayamamak tuz bassın diye yarama
Vücudumda tam üç yüz tane yara açıyorsun
Ama tuz almayı unuttun diye yanına
O adamlara değil, bana kızıyorsun.

Olsun, ben çok sigara yaktım mumlardan
Sırf kalemim bitmesin diye
“Kalemim yok” dedim insanlara
Her ne kadar çağımız hak etmediği anlamlar yüklüyorsa da isa’ya
Sırf kalemim bitmesin diye
İsa hakkında yorum yapmaktan kaçınıyorum
Ve hiç korkmadan bağırabiliyorum artık sana:
İsa'dan başka portekiz yok bana!



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın bireysel kümesinde bulunan diğer yazıları...
İki soru (n)
İntikam Kavramı
Wish
Burn
Olabilir olamaz
Sen Üstüne Hafif Bir Susam Açıl da Açıl,

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Üç Harfli Hayvanlar Alemi
Fark
aşk ayrı yazılır
Milenyum


Toprak Kaynar kimdir?

babbabulubabbabapbapbum

Etkilendiği Yazarlar:
Atay, Calvino, Borges...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Toprak Kaynar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.