Yaşamın tanımı yoktur. -Halikarnas Balıkçısı |
|
||||||||||
|
DEKOR Bir cezaevi koğuşu. (ranza da konulabilir, pano ile de o görüntü sağlanabilir) SAHNE DÜZENİ Konuşmacılar sahneye yarım ay şeklinde, çömelerek veya bağdaş kurarak oturur. Açılış ve ara konuşmaları yapan kişi sahnenin bir tarafında ayakta durur, konuşmasını sahneyi uzunlamasına yürüyerek sürdürür ve sahnenin diğer ucuna geçer ve sunuyu bu şekilde devam ettirir. Diğer konuşmacılar konuşma sırası geldiğinde yavaş yavaş ayağa kalkarak konuşur. Işık, sadece konuşmacının üzerinde olur, ancak nakarat kısımları söylendiğinde tüm sahne aydınlanır. (SUNU BAŞLAMADAN CEZAEVİNDEKİ AÇLIK GREVİ GÖRÜNTÜLERİNDEN BİR DİA GÖSTERISI DE SUNULABILIR) Perde açıldığında tüm oyuncular yerlerini almış olacaklardır. MÜZİK Konuşmanın içeriğine göre, değişik birden fazla müzik fon olarak kullanılacağı gibi, tek bir müzikte kullanılabilir (örneğin, “yiğidim aslanım burada yatıyor) açılış konuşmacı: (fon müziği, dağlarına bahar gelmiş memleketimin uygun düşer) Yedi veren iklimlerden adalar içinde yeşil bahçem memleketim Türkiye’m. evlat acısını yüreklerinde hisseden gözü yaşlı analar babalar. sevdalarını kalplerine gömüp yol gözleyen sevdalılar.viran olmuş bağlarda dört duvar arasında yanık yanık ağıtlar yakan yiğitler ..göğsü sütlü analar ,yiğit kızlar....bir gurup genç başta f tipİ cezaevlerine karşı olmak üzere insanca yaşama istemiyle mücadele etmeye başlarlar. Amaçları dışarıda olduğu gibi cezaevlerinde de sınıfları kaldırmaktır. Tüm mahkumların insanca yaşamaları gerektiğini meydanlarda dile getirmek için miting yaparlar. Hüseyin’ler, Ahmet’ler, Oya’lar, Sevgi’ler, Hasan’lar ,Denizler meydanlarda bangır bangır seslerini duyururlar. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası.. Hüseyin : Bekle güneş bekleyin ,yıldızlar güneşi zaptedeceğiz.bekleyin yarın bekleyin umutlar.geliyoruz..(arkasında kalabalık bir gurupla meydanlarda Sevgi ve Oya da bu grubun içerisinde)..hakkımızı istiyoruz.zulme hayır.eşitlik istiyoruz.mahkumlar arasında adalet istiyoruz.biz devrimci gençler ileri,Sosyalizm istiyoruz. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası Ahmet : (bir gurup polis) zor bir mücadele sonunda devrimci gençler yaka paça cezaevine götürüldüler. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası konuşmacı : insanca yaşamak isteyen bu pırıl pırıl devrimci gençler yaka paça cezaevlerine götürülürler.artık zor günlerdir onları bekleyen,olmayan gecenin sabahlarıdır artık gün ışığı. Hüseyin : susturamayacaksınız.direneceğiz.sizin elinizdeki kör bıçaklar kesemez asil vücutlarımızı.işkence çektirdiğiniz bedenlerimiz ölümsüzleşecek başka bedenlerde can bulacaktır. ülkem bayrak bayarak sallanıyor gözümde ufkum geniş anama söyleyeyim düşünmesin beni. Onun için buradayım analar ağlamasın.bir lokma ekmek için faşist patronuna boyun bükmesin yiğit ülkemin evlatları.onlar için buradayım.susturamazsınız.bir lokma geçmeyecek bundan sonra boğazımdan. açlık grevindeyim. anama söyleyin. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası konuşmacı : sesler yükselir küçük demir parmaklıklardan göklere gökler inler.Hüseyin açlık grevini başlatır.ardından bütün cezaevi mahkumları yoldaşlarına destek olurlar.bir çığ gibi büyür açlık grevi bu mahpusluk damlarında.dudaklarından süzülen kelimeler şiir olur dile gelir. Hüseyin :Bugün açlık grevindeyiz anne .Arkadaşlara bin selam söyle.Sağlığı sıhhati yerin de de HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası Sevgi : ben bir öğretmen.ben hor görülen bir Kürt kızı.ben ülkeme yeni bilgeler yeni doktorlar yeni bilim adamları kazandıracakken sığdırmadılar yaşatmadılar beni. bir çocuk ağlar,ben ağlarım oturduğum yerde.bir ana namlunun ucunda,mahreminde düşman eli ben ağlarım oturduğum yerde.gözümün önünden gitmez düşmanların hayali.kulağımda çınlar kör mermilerin sesleri.ben böyle büyüdüm .böyle zorluklarla tırnaklarımı kazıyarak memleketim memlekettim diyerek okudum.bırakmam ülkemi sizlere.yolumuz uzun.yolumuz açık haydi gençler yürüyün.kim durdurabilir kim söndürebilir içimizdeki ateşi.ellerimizde meşaleler.güneş eğilip selam vermiş bize durmak yok zafer yakın.güneşi zaptedeceğiz.tek yol devrim.vız gelir vız.sevgi yi oyaları Hüseyinleri yıldıramazsınız.varsın olmasın böyle yaşam.varsın olmasın böyle yemek içmek.ölümler az gelir kandıramazsınız.zulümsüzler zulmünüze yenilmeyeceğiz. ben kadınım belinizdeki silahın arkasına sığınan cahil kokuşmuş herifler varmı benimle aynı şartlarda kavgaya düşecek bir erkek...ses yok.sizin erkekliğinize tüküreyim..tek yol devrim başka yolu yok... HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası konuşmacı: güneş görmeyen vücutları artık suyunu da kaybetmekte bir çiçek gibi solmaktadır devrimci gençler. buna rağmen marşlar söylenir sloganlar atılır çınlar mahpus damları. bağlıdır elleri ayakları.bir tek ağızları açıktır. insan hakları anayasa hükümet özgür basın.bunların hepsi lafta vardır.bir haber geçmez gazetelere tv de bir dakika yer almaz cezaevlerindeki işkenceler. cezaevlerinde canlarından parçaları olan ailelere bile bilgi verilmez onlardan. gözü yaşlı ana lar ağıtlar yakar derinden.kanlı gözyaşları akar sel olur. oğlum yiğidim aslanım.ben bir anayım.nasıl kıydılar sana. ne zor büyüttüm seni ben.eteklerimi yorgan diye örttüm üstüne.çile ile büyüttüm gözyaşımla besledim.oğullarım evlatlarım yüreğim pare pare ölümlerden ölüm beğenin vicdansızlar iki elim yakanızda .bırakmam bırakamam evlatlarımı.canım onlar canımı yakanın canını elbet bir gün yakacaklardır. Hüseyin : umut tükenmeyecek yoldaşlar.bir anam var yolumu gözleyen birde ülkemin devrimci gençleri.onlara bir notum var söyleyin.açlık grevinin 8.günündeyiz anne güzel yemeklerini yemeden de durula biliniyormuş ayakta.ezilen ayaklarım sigara izmariti söndürülen vücudum ve kırılan bacaklarım eğemedi başımı dimdik uzaklara bakar gözlerim.gözlerimin yeşilinde dir memleketim. uzaklardan duyulur sesimiz meydanlardaki izimizi silemezsiniz. bir canım var ise feda olsun bin canım olsa bin canım feda olsun yoldaşlar.açılmış kucaklar analar yelken açmış devrimci gençlere .sevdalılar kavuşmuş bir bayram hali var seziyorum.kurşuna dizeceklermiş , çarmaklar gereceklermiş durduramazlar..biz devrimci gençleriz yıldıramazlar. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası Oya : nazım hikmet vatan hainiymiş.tüy bitmeyen yetimin hakkının yendiğini yazan adam vatan haini olamaz. sömürü ile hırsızlık ile sefil milletin üzerinden para kazanmaya çalışan kodamanları açık yüreklilikle sansürsüz ortaya çıkaran adama vatan haini diyorlar.işte gülüyorum onlara hem de alay ederek.hahahah.cansız bir kuklanın kafasına oturtulmuş kafadır onlar yaşadıklarını zanneden..atalarımın ninelerimin kanıyla sulanmış bu vatanı sahipsiz bırakmayacağız..bizi oyuncak yapamayacaklar.küçücük beyinleri ile elektriğe verilen vücuduma işkence çektirdiğini düşünen zavallıdır onlar benim gözümde. duyuyormusunuz yoldaşlar geliyor sesleri biz başlattık meydanlar onların.ölümler vız gelir bize varsın gelsin ölüm hoş gelmiş.. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası elif: ne güzel demiş hikmet Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ. Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz dedi Hikmet. Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ." Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla, bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un 66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira. "Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz dedi Hikmet. Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ." Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim. Vatan çiftliklerinizse, kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan, vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan, vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın, fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan, vatan tırnaklarıysa ağalarınızın, vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa, ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan, vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması, topuysa, vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan, ben vatan hainiyim. Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla: Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası konuşmacı: gün ışığına hasret,aç susuz günler birer bir er geçmekte devrimci gençler fikirlerinden ödün vermeden çizdikleri yolda devam etmektedirler. Hüseyin : açlık grevinin 25.günündeyiz iyiyim anne hasan a selam söyle kitap göndersin bize..on dört çirkin adam on dört ülkenin katil yüzlü insanları oturmuşlar masaya.beşikteki bebenin kanını emmek için bir kuru ekmeğe muhtaç insanları nasıl öldürürüz onun planını yapıyorlar. insanlık kokuşmuş insanların bencil fikirlerine hizmetkarlık yapmaksa ben insan değilim.hastaneler can pazarı.bir ilaç almak için tedavi olmak için getirilen prosedürler insanların sosyal güvencesinin olmayışı açlık yoksulluk yüzünden ölen binlerce insanı köşklerinde oturup izleyen insanlar insanım diye meydanlarda boy göstersinler. buysa şeref buysa haysiyet buysa insana verilen ben de vatan hayinim.varsın onlar vatansever olsunlar. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası OYA : seçim meydanlarında boy gösterenler hak adalet diyenler halkla işleri bittiği zaman düşman kesilirler. kan emici sömürücü zihniyetleri ile vatanı yöneteceklerse ben böyle vatanda yaşamayı istemiyorum..ölüm böyle yaşamaktan daha hayırlıdır.açlık grevinin 48.günündeyiz iyiyim anne gelip de yorulma buralara kadar selam söyle bizi soranlara sağlığı yerinde de..aç susuz gece gündüz çalışan işçinin ahını alan akbabaların yeri genişlesin biz ölelim de.aç tokun halinden ne anlar yoldaşlar.işçidir o elleri ayakları nasırlı ekmektir kavgası.. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası konuşmacı : güzel yurdumun güzel gençleri devrimci yiğit gençleri bir çiçek gibi solmaktadır..duvarlarda yankılanır türküler halaylar..susmazlar ..dudaklar kurumuş körpecik bedenleri yenik düşmeye başlamıştır açlığa..ama onlar dimdik ayakta durmak için çabalarlar.bir ağlarlar bir gülerler.bir ana bekler her gün kapılarında içeri alınmayı bekleyen. artık yavaş yavaş son yaklaşmıştır. Hüseyin:açlık grevinin 48.günündeyiz iyiyim anne gelip de yorulma buralara kadar selam söyle bizi soranlara sağlığı yerinde de. mücadeleye devam edeceğiz.soyumuzu bu soysuzlara teslim etmeyeceğiz.günler yavaş günle ağır ağır geçecek.zafer yakın zafer zor.hayatı yaşamak insan gibi yaşamak en büyük hakkımızken o kokuşmuşlar yüzünden buralardayız.açlık grevinin 78.günündeyiz yine gelmişsin anne ben kalkamadım ayağa kusura bakma ..tek yol devrim. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası konuşmacı :açlık grevinin 105 gününde öldüler.aslında ölmediler onlar yaşıyorlar ölümsüzleştiler biz teslim aldık bizden sonrakilerde mücadeleye devam edecekler bunu biliyoruz güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne anne onun için bizler rahatız sende rahat ol anne bu kavga hepimizin kavgası.. HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası Ahmet ) Dik bir şeklide oldu yerde kaldı başını sağ sol yaptı Tükürdü yere yere diz çöktü ellerini havaya açtı Allah belanızı versin dedi… HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası (Ahmet )bu şiirle duygusunu dile getirmek ister Duvarın Sesi Düşmüşüm özgürlük halk adına Düşünce suçuna mahpus damına Düşmüş canlar can canda bir arada Direnir yoldaşlar katiller karşımızda Kıstırmış ya dört duvar arasına Oynar ha bire kedi fare oyununda Soyun der düşüncelerinden Onuru dik direnci güçlü tutar Güneşe uzanan savaşçılar Şiir/ Yazarı, Vedat koparan Ahmet ) sahnenin son finalini bu şiirle bitirir grup halinde sahneye çıkarlar… HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası GÖKKUŞAĞI Yağsın yağmur Doğsun güneş Hasretim var gökkuşağına Saçılsın yedi veren renkleri Yakın etsin uzaklara Karanlıklara, dar alanlara Toprağa serptim tohumu Dostluğun, Kardeşliğin üstünde yeşersin Çiçek bahçelerine dönsün gönüller Filizlensin başak başak Yağan yağmurlar öpsün seni Yedi düvelde duyulsun adın Yağsın yağmur Doğsun güneş İnsanlığın üstüne Hasretim var gökkuşağına Hakların düşüncesine Orak ile biçmeye Çekiş ile dövmeye Kucak, kucak Hasret , hasret Çağırıyoruz birleşmeye gökkuşağında… Yusuf Ter 23.02.2005 Saat 24:04 İsviçre Perde kapanıyor bu şiirle… Yazar / Şair / Yusuf Ter 2005 Not: Sevgili Vedat Koparan abime de teşekkür ederim şiirinden dolayı düzenlemede emeği geçen sevgili Rahim Taş abime sonsuz teşekkürler ederim…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Yusuf Ter, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |