..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamın tanımı yoktur. -Halikarnas Balıkçısı
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Başkaldırı > Yusuf Ter




23 Eylül 2005
Tiyatro - Tek Perde/duvarın Sesi  
Tiyatro

Yusuf Ter


HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası.


:BAIH:
Tiyatro-Tek Perde/Duvarın Sesi
DEKOR

Bir cezaevi koğuşu. (ranza da konulabilir, pano ile de o görüntü sağlanabilir)

SAHNE DÜZENİ

Konuşmacılar sahneye yarım ay şeklinde, çömelerek veya bağdaş kurarak oturur. Açılış ve ara konuşmaları yapan kişi sahnenin bir tarafında ayakta durur, konuşmasını sahneyi uzunlamasına yürüyerek sürdürür ve sahnenin diğer ucuna geçer ve sunuyu bu şekilde devam ettirir. Diğer konuşmacılar konuşma sırası geldiğinde yavaş yavaş ayağa kalkarak konuşur. Işık, sadece konuşmacının üzerinde olur, ancak nakarat kısımları söylendiğinde tüm sahne aydınlanır. (SUNU BAŞLAMADAN CEZAEVİNDEKİ AÇLIK GREVİ GÖRÜNTÜLERİNDEN BİR DİA GÖSTERISI DE SUNULABILIR)
Perde açıldığında tüm oyuncular yerlerini almış olacaklardır.

MÜZİK

Konuşmanın içeriğine göre, değişik birden fazla müzik fon olarak kullanılacağı gibi, tek bir müzikte kullanılabilir (örneğin, “yiğidim aslanım burada yatıyor)



açılış konuşmacı:
(fon müziği, dağlarına bahar gelmiş memleketimin uygun düşer)

Yedi veren iklimlerden adalar içinde yeşil bahçem memleketim Türkiye’m.
evlat acısını yüreklerinde hisseden gözü yaşlı analar babalar. sevdalarını kalplerine gömüp yol gözleyen sevdalılar.viran olmuş bağlarda dört duvar arasında yanık yanık ağıtlar yakan yiğitler ..göğsü sütlü analar ,yiğit kızlar....bir gurup genç başta f tipİ cezaevlerine karşı olmak üzere insanca yaşama istemiyle mücadele etmeye başlarlar.
Amaçları dışarıda olduğu gibi cezaevlerinde de sınıfları kaldırmaktır. Tüm mahkumların insanca yaşamaları gerektiğini meydanlarda dile getirmek için miting yaparlar.
Hüseyin’ler, Ahmet’ler, Oya’lar, Sevgi’ler, Hasan’lar ,Denizler meydanlarda bangır bangır seslerini duyururlar.

HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası..



Hüseyin : Bekle güneş bekleyin ,yıldızlar güneşi zaptedeceğiz.bekleyin yarın bekleyin umutlar.geliyoruz..(arkasında kalabalık bir gurupla meydanlarda Sevgi ve Oya da bu grubun içerisinde)..hakkımızı istiyoruz.zulme hayır.eşitlik istiyoruz.mahkumlar arasında adalet istiyoruz.biz devrimci gençler ileri,Sosyalizm istiyoruz.

HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası


Ahmet : (bir gurup polis) zor bir mücadele sonunda devrimci gençler yaka paça cezaevine götürüldüler.

HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası

konuşmacı : insanca yaşamak isteyen bu pırıl pırıl devrimci gençler yaka paça cezaevlerine götürülürler.artık zor günlerdir onları bekleyen,olmayan gecenin sabahlarıdır artık gün ışığı.

Hüseyin : susturamayacaksınız.direneceğiz.sizin elinizdeki kör bıçaklar kesemez asil vücutlarımızı.işkence çektirdiğiniz bedenlerimiz ölümsüzleşecek başka bedenlerde can bulacaktır.
ülkem bayrak bayarak sallanıyor gözümde ufkum geniş anama söyleyeyim düşünmesin beni.
Onun için buradayım analar ağlamasın.bir lokma ekmek için faşist patronuna boyun bükmesin yiğit ülkemin evlatları.onlar için buradayım.susturamazsınız.bir lokma geçmeyecek bundan sonra boğazımdan. açlık grevindeyim. anama söyleyin.

HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası

konuşmacı : sesler yükselir küçük demir parmaklıklardan göklere gökler inler.Hüseyin açlık grevini başlatır.ardından bütün cezaevi mahkumları yoldaşlarına destek olurlar.bir çığ gibi büyür açlık grevi bu mahpusluk damlarında.dudaklarından süzülen kelimeler şiir olur dile gelir.



Hüseyin :Bugün açlık grevindeyiz anne .Arkadaşlara bin selam söyle.Sağlığı sıhhati yerin de de

HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası




Sevgi : ben bir öğretmen.ben hor görülen bir Kürt kızı.ben ülkeme yeni bilgeler yeni doktorlar yeni bilim adamları kazandıracakken sığdırmadılar yaşatmadılar beni. bir çocuk ağlar,ben ağlarım oturduğum yerde.bir ana namlunun ucunda,mahreminde düşman eli ben ağlarım oturduğum yerde.gözümün önünden gitmez düşmanların hayali.kulağımda çınlar kör mermilerin sesleri.ben böyle büyüdüm .böyle zorluklarla tırnaklarımı kazıyarak memleketim memlekettim diyerek okudum.bırakmam ülkemi sizlere.yolumuz uzun.yolumuz açık haydi gençler yürüyün.kim durdurabilir kim söndürebilir içimizdeki ateşi.ellerimizde meşaleler.güneş eğilip selam vermiş bize durmak yok zafer yakın.güneşi zaptedeceğiz.tek yol devrim.vız gelir vız.sevgi yi oyaları Hüseyinleri yıldıramazsınız.varsın olmasın böyle yaşam.varsın olmasın böyle yemek içmek.ölümler az gelir kandıramazsınız.zulümsüzler zulmünüze yenilmeyeceğiz. ben kadınım belinizdeki silahın arkasına sığınan cahil kokuşmuş herifler varmı benimle aynı şartlarda kavgaya düşecek bir erkek...ses yok.sizin erkekliğinize tüküreyim..tek yol devrim başka yolu yok...

HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası

konuşmacı: güneş görmeyen vücutları artık suyunu da kaybetmekte bir çiçek gibi solmaktadır devrimci gençler. buna rağmen marşlar söylenir sloganlar atılır çınlar mahpus damları.
bağlıdır elleri ayakları.bir tek ağızları açıktır. insan hakları anayasa hükümet özgür basın.bunların hepsi lafta vardır.bir haber geçmez gazetelere tv de bir dakika yer almaz cezaevlerindeki işkenceler. cezaevlerinde canlarından parçaları olan ailelere bile bilgi verilmez onlardan. gözü yaşlı ana lar ağıtlar yakar derinden.kanlı gözyaşları akar sel olur. oğlum yiğidim aslanım.ben bir anayım.nasıl kıydılar sana. ne zor büyüttüm seni ben.eteklerimi yorgan diye örttüm üstüne.çile ile büyüttüm gözyaşımla besledim.oğullarım evlatlarım yüreğim pare pare ölümlerden ölüm beğenin vicdansızlar iki elim yakanızda .bırakmam bırakamam evlatlarımı.canım onlar canımı yakanın canını elbet bir gün yakacaklardır.



Hüseyin : umut tükenmeyecek yoldaşlar.bir anam var yolumu gözleyen birde ülkemin devrimci gençleri.onlara bir notum var söyleyin.açlık grevinin 8.günündeyiz anne güzel yemeklerini yemeden de durula biliniyormuş ayakta.ezilen ayaklarım sigara izmariti söndürülen vücudum ve kırılan bacaklarım eğemedi başımı dimdik uzaklara bakar gözlerim.gözlerimin yeşilinde dir memleketim. uzaklardan duyulur sesimiz meydanlardaki izimizi silemezsiniz. bir canım var ise feda olsun bin canım olsa bin canım feda olsun yoldaşlar.açılmış kucaklar analar yelken açmış devrimci gençlere .sevdalılar kavuşmuş bir bayram hali var seziyorum.kurşuna dizeceklermiş , çarmaklar gereceklermiş durduramazlar..biz devrimci gençleriz yıldıramazlar.



HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası



Oya : nazım hikmet vatan hainiymiş.tüy bitmeyen yetimin hakkının yendiğini yazan adam vatan haini olamaz. sömürü ile hırsızlık ile sefil milletin üzerinden para kazanmaya çalışan kodamanları açık yüreklilikle sansürsüz ortaya çıkaran adama vatan haini diyorlar.işte gülüyorum onlara hem de alay ederek.hahahah.cansız bir kuklanın kafasına oturtulmuş kafadır onlar yaşadıklarını zanneden..atalarımın ninelerimin kanıyla sulanmış bu vatanı sahipsiz bırakmayacağız..bizi oyuncak yapamayacaklar.küçücük beyinleri ile elektriğe verilen vücuduma işkence çektirdiğini düşünen zavallıdır onlar benim gözümde.
duyuyormusunuz yoldaşlar geliyor sesleri biz başlattık meydanlar onların.ölümler vız gelir bize varsın gelsin ölüm hoş gelmiş..



HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası



elif: ne güzel demiş hikmet

Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz dedi Hikmet.
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne,
kapkara haykıran puntolarla,
bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un
66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali
Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.
"Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz dedi Hikmet.
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."


Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz,
ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim.
Vatan çiftliklerinizse,
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası,
Amerikan donanması, topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
ben vatan hainiyim.
Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla:
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.


HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası


konuşmacı: gün ışığına hasret,aç susuz günler birer bir er geçmekte devrimci gençler fikirlerinden ödün vermeden çizdikleri yolda devam etmektedirler.



Hüseyin : açlık grevinin 25.günündeyiz iyiyim anne hasan a selam söyle kitap göndersin bize..on dört çirkin adam on dört ülkenin katil yüzlü insanları oturmuşlar masaya.beşikteki bebenin kanını emmek için bir kuru ekmeğe muhtaç insanları nasıl öldürürüz onun planını yapıyorlar. insanlık kokuşmuş insanların bencil fikirlerine hizmetkarlık yapmaksa ben insan değilim.hastaneler can pazarı.bir ilaç almak için tedavi olmak için getirilen prosedürler insanların sosyal güvencesinin olmayışı açlık yoksulluk yüzünden ölen binlerce insanı köşklerinde oturup izleyen insanlar insanım diye meydanlarda boy göstersinler. buysa şeref buysa haysiyet buysa insana verilen ben de vatan hayinim.varsın onlar vatansever olsunlar.


HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası


OYA : seçim meydanlarında boy gösterenler hak adalet diyenler halkla işleri bittiği zaman düşman kesilirler. kan emici sömürücü zihniyetleri ile vatanı yöneteceklerse ben böyle vatanda yaşamayı istemiyorum..ölüm böyle yaşamaktan daha hayırlıdır.açlık grevinin 48.günündeyiz iyiyim anne gelip de yorulma buralara kadar selam söyle bizi soranlara sağlığı yerinde de..aç susuz gece gündüz çalışan işçinin ahını alan akbabaların yeri genişlesin biz ölelim de.aç tokun halinden ne anlar yoldaşlar.işçidir o elleri ayakları nasırlı ekmektir kavgası..

HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası


konuşmacı : güzel yurdumun güzel gençleri devrimci yiğit gençleri bir çiçek gibi solmaktadır..duvarlarda yankılanır türküler halaylar..susmazlar ..dudaklar kurumuş körpecik bedenleri yenik düşmeye başlamıştır açlığa..ama onlar dimdik ayakta durmak için çabalarlar.bir ağlarlar bir gülerler.bir ana bekler her gün kapılarında içeri alınmayı bekleyen. artık yavaş yavaş son yaklaşmıştır.



Hüseyin:açlık grevinin 48.günündeyiz iyiyim anne gelip de yorulma buralara kadar selam söyle bizi soranlara sağlığı yerinde de.
mücadeleye devam edeceğiz.soyumuzu bu soysuzlara teslim etmeyeceğiz.günler yavaş günle ağır ağır geçecek.zafer yakın zafer zor.hayatı yaşamak insan gibi yaşamak en büyük hakkımızken o kokuşmuşlar yüzünden buralardayız.açlık grevinin 78.günündeyiz yine gelmişsin anne ben kalkamadım ayağa kusura bakma ..tek yol devrim.

HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası

konuşmacı :açlık grevinin 105 gününde öldüler.aslında ölmediler onlar yaşıyorlar

ölümsüzleştiler

biz teslim aldık

bizden sonrakilerde

mücadeleye devam edecekler

bunu biliyoruz

güneş doğacak

karanlığı yırtarak

bir şafak vakti anne

anne onun için bizler rahatız

sende rahat ol anne

bu kavga hepimizin kavgası..


HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası


Ahmet )
Dik bir şeklide oldu yerde kaldı başını sağ sol yaptı
Tükürdü yere
yere diz çöktü ellerini havaya açtı
Allah belanızı versin dedi…



HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası


(Ahmet )bu şiirle duygusunu dile getirmek ister

Duvarın Sesi

Düşmüşüm özgürlük halk adına
Düşünce suçuna mahpus damına

Düşmüş canlar can canda bir arada
Direnir yoldaşlar katiller karşımızda

Kıstırmış ya dört duvar arasına
Oynar ha bire kedi fare oyununda

Soyun der düşüncelerinden
Onuru dik direnci güçlü tutar
Güneşe uzanan savaşçılar

Şiir/ Yazarı, Vedat koparan

Ahmet ) sahnenin son finalini bu şiirle bitirir grup halinde sahneye çıkarlar…


HEP BİRLİKTE - güneş doğacak karanlığı yırtarak bir şafak vakti anne.onun için bizler rahatız .sende rahat ol anne.bu kavga hepimizin kavgası


GÖKKUŞAĞI


Yağsın yağmur
Doğsun güneş
Hasretim var gökkuşağına
Saçılsın yedi veren renkleri
Yakın etsin uzaklara
Karanlıklara, dar alanlara
Toprağa serptim tohumu
Dostluğun,
Kardeşliğin üstünde yeşersin
Çiçek bahçelerine dönsün gönüller
Filizlensin başak başak
Yağan yağmurlar öpsün seni
Yedi düvelde duyulsun adın

Yağsın yağmur
Doğsun güneş
İnsanlığın üstüne
Hasretim var gökkuşağına
Hakların düşüncesine
Orak ile biçmeye
Çekiş ile dövmeye
Kucak, kucak
Hasret , hasret
Çağırıyoruz birleşmeye gökkuşağında…



Yusuf Ter 23.02.2005
Saat 24:04 İsviçre



Perde kapanıyor bu şiirle…


Yazar / Şair / Yusuf Ter 2005

Not: Sevgili Vedat Koparan abime de teşekkür ederim şiirinden dolayı
düzenlemede emeği geçen sevgili Rahim Taş abime sonsuz teşekkürler ederim…





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Harami Dere
Mutfak

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Merhaba Şahturna" Ya [Şiir]
Yetenek Sizsiniz [Şiir]
Âşık İhsani" Ye [Şiir]
Pezolar [Şiir]
*mahalle Baskısı [Şiir]
Yumruk [Şiir]
Türk Halkı [Şiir]
Kara Günü Sorma Bana [Şiir]
Güzel Günler Göreceğiz [Şiir]
Osmanlı [Şiir]


Yusuf Ter kimdir?

ESERLERİ 2001 den bu güne çıkan kitaplarım Şiir Kör İnsanın Gözüdür 2001,Palazlanmış Yavrum 2002, Rüzgar Gülü 2003. Dağlar Şahit Aşkıma 2004 Yeni çıktı Yalcın Yayınları:Ankara Cadesi No:45 Güncer Han Kat:2 Cağaloğlu 34410 İstanbul Tel. /Faxs: 0 (212) 519 31 35 Yeni çıkan kitabım Ey Renksiz Dünya Temmuz 2009


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Yusuf Ter, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.