"Anka kuşu gibi yalnızlığı adet edin! Öyle hareket et ki, adın daima dillerde dolaşsın ama seni görmek olanaksız olsun." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
Bilgi,bilinç,kavrama ve kendini bilme evrelerinde ki başarı şiire gereken değeri vermekten geçer. Ne güzel söylüyor şair: “Şiirler bir dünya görüşünün kaynak metinleri değildir.” “Şiir ayırıcı vasfının vezin,kafiye,mısra düzeni,musiki gibi biçime bağlı bir öğe olmadığını bilmemiz iyi olur.Musiki ve onu mümkün kılan bütün sanatlı sözler şiirin belkemiğini teşkil etseydi tıkanık,ayrıntılardan kurulu Divan edebiyatını siir için vazgeçilmez saymamız gerekirdi.” İsmet Özel şiir ile düzyazı arasında ki ayıraç konusunda birçoğumuzun düştüğü yanılgıya dikkat çekmiş. Uyak,kafiye,mısra düzeni ve dörtlük şeklinde ki biçime bağlı özellikler şiirin merkezinde değildir.Düzyazıyla farkını ortaya koyan şiirin sadece biçimsel ayrılıklarını belirtmemiz yetmez. Devam ediyor: “Şiir yalnız düzyazıya değil,başka hiçbir sanata,hiçbir biçime,hiçbir eyleme dönüştürülemeyen bir anlatım biçimidir.” Dil değişiklikleri yani dilin yapısını bozan değişiklikler dünya şirinde ki yeni tecrübelerdir. Şiir anlatım yollarıyla,dil yapısıyla ayrılır düzyazıdan. Kapalı ifadeler,anlaşılmazlık şiir,açık ve yalın anlatımlı metinler düzyazıdır saptaması çok yanlış. Şunu söyleyebilirim sanatsal birikim ne yazık ki bir gücün izin verdiği sınırlar çerçevesinde gerçekleşebiliyor ülkemizde.Hayatın içindeki eşitsiz gelişim yasası elbette birçok alanı etkiliyor.Sanat ve edebiyat dünyasında olduğu gibi.Ne yazık değil mi ? “Bu yüzden bir hikaye,bir roman zaman zaman özetlenebilir,bölümlere ayrılabilir veya en azından metni hep göz önünde tutmaksızın hakkında konuşulabilir.Oysa şiirde belli ve özgün mantık öylesine billurlaşmıştır ki metnin kendisi ancak bir şeydir,başka bir biçim içinde varlığını sürdürmez,başka kelimelerin bileşimine tercüme edilmez” Şiirde kendimize yakın bir şeyler bulduğumuzda onun evreniyle ve doğal olarak şairin evreniyle kaynaşırız.Bu istekle okuruz.İşte bu noktada diğer yazın sanatlarıyla ortak payda yakalasa da şiir,onların zıtlıklarından ayrılır.Çünkü şiirde birçok şey doğrudur. “Sevmek sevdiği için korumak,sığınmak sığındığı için teselli olmak ,hoşnutluğu aramak ve bu yüzden hoşnutları aramak insanlara çok yakışır.İnsan kendine yaraşan bu tutumları şiir okuyarak pekiştirebilir.” Diyor İsmet Özel ve Kavafis’in aşağıda ki şiirini paylaşarak noktalıyor bu bölümü okurlarıyla. TANRININ ANTONIUS'U BIRAKMASIDIR Birdenbire duyarsan gece yarısı görünmeyen bir alayın geçtiğini eşsiz ezgilerle, seslerle- artık boyun eğen yazgına başarısız yapıtlarına, tasarladığın işlere hepsi aldanışlarla biten- ağlamayasın boş yere. Çoktan hazırmış gibi bir yiğit gibi hoşçakal de ona, giden İskenderiye'ye. Hele kendini aldatmayasın demeyesin: bu bir düştü, kulaklarım iyi duymadı; böyle boş umutlara eğilmeyesin. Çoktan hazırmış gibi bir yiğit gibi böyle bir kente erişmiş sana yaraşırcasına, kesin adımlarla yaklaş pencereye, dinle duygulanarak, ama yanıp yıkılmalarıyla değil korkakların- son bir kez, dinle doya doya ezgileri, o gizli alayın eşsiz çalgılarını, hoşçakal de ona, yitirdiğin İskenderiye'ye. Ayrıca şiir ve Şair konuşulmaz fikrine de katılmıyorum. Bence onlar konuşulmak, anlaşılmak, tartışılmak ve dolayısıyla düşündürmek için yaratılmışlar. Ayrıca şairler sandığınız kadar özel insanlar değiller.Sizin gibi benim gibi sıradan insanlar.Onları mitleştirmek çok anlamsız bana göre.Onlara belirli misyon yüklenmemeli.Hele bunu yapan eleştirmenlere veya insanlara dayanamıyorum. Fazla uzatmayayım,şair ve şiirler elbette tartışılacaktır *Tırnak işareti içinde olanlar İsmet Özel'in Şiir Okuma Klavuzu kitabından alıntılardır.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Kürşat Ural, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |