Ağlamak da bir zevktir. -Ovidius |
|
||||||||||
|
http://www.sirricinar.com Merhaba Yaşamın her anını hiçbir şey yapmasak da düşünerek geçiririz. Her gün yirmi dört saatin en az on altı saatinde uyanığız ve bir şeyler yaparız. Hatta uyuduğumuzda hiç unutamayacağımız rüyalar da görürüz. Yaşadıklarımızı takvim hesabıyla adlandırır, yirmi, otuz, kırk, elli diye de rakamla ifade ederiz. Gün gelir "özgeçmişin" sorulduğunda ise bu koca zamanı belli başlı kazanımlarla dile getirmeye, bir sayfalık yazıyla veya bir dakikalık anlatımla karşımızdakilere anlatmaya çalışırız.Bunu, yaşadıklarına, sevdiklerine, kavgalarına, mücadelelerine, umutlarına ve geçmişinde kalan ama hafızanın, yüreğinin bir yerlerine nakşettiklerine ihanet etmenin ezikliğiyle anlatırız. Şimdi ben de bu ihanetin acısını, ezikliğini yaşayarak, benim sadece yazarlık ve şairlik yönümle ilgilenenlere cevaben kısa tarihimden söz edeceğim. Ülkemizin yine çalkantılı olduğu 1964 yılının karlı, soğuk ama bir o kadar da neşeli Ramazan bayramına denk gelen 2 Şubat günü, tarihin, medeniyetin, kültürün, tabiatın bütün güzelliklerini kendinde toplayan, Van Gölünün kıyısında ki Ahlat’ta doğmuşum. Yedikardeşli, analı, babalı evde, evin en küçüğü olmanın avantajlarını ve dezavantajlarını yaşarken, Bayındır ilkokulunu, Selçuklu ortaokul ve lisesini okudum. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi, İşletme Fakültesinden mezun oldum. Yıl 1986’ının Temmuzunu gösteriyordu ki, Ankara’ya geldim. Yedek subaylığımı İstanbul ve Edirne’de tamamlayıp döndükten sonra, Gazi Üniversitesi, Sosyal bilimler enstitüsünde İşletme Yüksek lisansına başladım. Ticaretle uğraşan bir aileden gelmemin de etkisiyle kendimi bildim bileli hep ticaretle uğraştım. Ankara ya geldiğimden beri sahibi olduğum şirketlerde bu ticari faaliyetlerim devam etti. Uluslararası ve bütün ülkeyi kapsayan ticari faaliyetlerim oldu. İnsanın yüreğine ateş düşmeye görsün, kavrulur, yanar, tutuşursun. Hep o ateşi söndürmekle meşgul olursun ama yaşam bu, başka faaliyetlerde de bulunmak zorundasın. O zorunluluktan ticaretle geçimimi sağladım ve kendimi bildim bileli içinde olduğum sosyal, siyasi, kültür, sanat çalışmalarımla yangını söndürmeye çalıştım. Bu hep böyle devam etti. Tiyatro oyunculuğu, halk oyunları eğitmenliği ve oyunculuğu, fotoğraf sanatı, halk müziği, şiir, roman, öykü, senaryo yazarlığıyla iç içe olarak da gönlümün geçimini sağladım. Birçok dernekte, vakıfta kurucu, yönetici, başkan, başkan yardımcılığı, genel sekreterlik gibi görevlerde bulundum. Siyasi partilerde yönetici olarak görev yaptım. Bir süre gazete köşe yazarlığı da yaptım. Birçok gazete ve dergide yayınlanmış ve yayımlanmakta olan yazılarım da var. Halen ateş korlanmadı, Roman, öykü, şiir ve senaryo çalışmalarım devam etmektedir. Okumadan ve yazmadan durmanın ne olduğunu unuttum gitti. Evliyim, Allah'ın bana verdiği en büyük ödülüm olan iki kızım var. Özgeçmişim diye sarf ettiğim her cümlenin yıllarımı alıp götürerek bana kazandırdığı acı, tatlı tecrübelerimle "Ben bu kente geldim geleli gitmek aklımda" dediğim Ankara'da yaşamaktayım. web: wwww.sirricinar.com Vikipedi'de ki özgeçmişi, SIRRI ÇINAR Şair ve yazardır. 1964 Yılında tarih, medeniyet ve kültür kokan Vangölü'nün kıyısına yaslanmış Ahlat'ta doğdu. İlk ve lise Öğretimini Ahlat'ta tamamladı. 1982 yılında girdiği İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi İkdisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme bölümünü 1986 yılında tamamladı. Ankara'ya geldiği gün iş hayatına başladı. Yedek Subay olarak askerliğini yapıp tekrar Ankara'da iş hayatına bıraktığı yerden devam etti. Yoğun bir ticari hayatın içinde Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde İşletme Yüksek Lisansına 1989 yılında başladı. Demokratik kitle örgütlerinde ve siyasi partilerde başkanlık, başkan yardımcılığı, genel sekreterlik gibi çeşitli görevlerde bulundu.Demokratik kitle örgütlerinden bazıları; ASİAD, İZİMDER, MİSİAD, MESANDER. Başka birçok dernek üyesidir. Gençlik günlerinden başlayan, Kültür ve sanatla ilgili bir çok çalışmada bulundu. Fotoğraf, tiyatro, halk müziği, halk oyunları, şiir, edebiyat, resim, karikatür ve halk kültürü ile yakından ilgilendi.Birçok Tv programına konuşmacı olarak katıldı.Radyo programı sundu. Türkiye'nin tamamını ve Dünyanın birçok ülkesini gezdi.Uzun yıllar Uluslararası ticaret yaptı. Bir süre günlük bir ulusal gazetede köşe yazdı ve birçok yazısı çeşitli gazete ve dergilerde yayımlandı. 1993 Yılında Serzeniş,2004 yılında Gökyüzü Kırpıntıları, 2008 yılında Düşen kelimeler ve 2008 yılında Kan Salkımı adlı dört şiir kitabı, 2008 yılında Eksik Zamanlar, 2008 Yılında Ana Kokusu adlı romanları, 2008 yılında Sorgu adlı deneme kitabı yayımlandı. "Koca Yürekli Adam, babam" adlı şiiri bütün Türkiye'de bilinen bir şiir oldu. Roman, deneme ve şiir olmak üzere yayım aşamasında olan kitapları, senaryo çalışmaları, İnternet sitelerinde ve Haber Ajanda Aylık Dergide yayınlanmakta olan yazılarıyla kültür hayatına devam etmektedir. Kendi adına olan [1] web sitesi vardır. [2] Sırrı Çınar'ın Kitapları Ana Kokusu Anayla geçirilen zaman hep azdır, ananın kaybı ne zaman olursa olsun hep erkendir. Dünyada ilk kıpırdanışımızı, ilk kalp atışımızı bilen “ilk”imizdir. Bizi koruyan, kollayan, özleyen, sevendir. Anne geçmişimizdir, bilinmeyenimizdir, bilinenimizdir, hasretimizdir, unuttuklarımızdır, hatırlatanımızdır, öğretenimizdir, damarlarımızda dolaşan kanın sahibidir. Bu mektupları ben yazmadım, herkes yazdı. Tanıdıklarım ve bu toprakların üzerinde birlikte yaşadığımız tanımadıklarım da yazdı. Sosyal konumu ne olursa olsun, yüreğinde sevgi, hasret, dilinde doğruluk, dürüstlük, gözünde yaş olan merhamet sahipleri yazdı. Unuttuğumuz, bilmediğimiz, yok saydığımız geçmişimiz, kültür değerlerimiz ve içimizde ki o büyümeyen çocuk yazdı. O yaşanılanları ben yaşamadım, bu ülkede bu topraklarda yaşayan herkes yaşadı. Kitabın içindeki “ben” aslında “biziz”. Düşünen, sorumluluk sahibi, ağlamasını, sevmesini, gülmesini ve “insan” olduğunu bilen “biziz”. Yayın Yılı: 2008 İthal Kağıt 208 sayfa Karton Kapak ISBN:6050052275 Dili: TÜRKÇE Yayınevi:Akis Kitap Yazılı kuralları koyanları biliriz. Ama yazılı olmayanları kimlerin koyduğunu bilme şansımız yoktur. Kimin koyduğunu bilmediğimiz bu kurallara uyum gösterirken sorgulama, amaç, sonuç ilişkilerini de düşünmeyiz. Toplulukların ve insanın bu zaafını bilen iyi niyetli veya art niyetliler toplumları yönlendirmede yazılı olmayan kuralları kullanırlar. Yazılı kuralların gölgesinde oluşturulurken, yazılı kural koyucuların tarafsızlığı, umursamazlığı, yazılı kurallardaki boşluklar kullanılır. İletişimin bütün yolları kullanılarak "dikte" ettirdikleri, istedikleri gibi bir toplum oluşturma yollarını ararlar. Genellikle bu çalışmaları başarıya ulaşır. Sonuçta; Günlük yaşamdan, mimari yapıya, şehir kurmaktan, devlet yönetimine kadar anlayış, kavrama ve uygulama faklılığını görürüz. Bütün bu olanlara karşı durmanın yolu ise, birikimli, düşünebilen, birey olmanın bilincine ulaşmış özgür düşünceden geçmektedir. İnsanların özgürleşmesiyle sınırlar zorlanabilir. Sınırlar zorlanmalıdır çünkü, adı üstünde sınırdır ve mutlaka ötesi vardır. Sınırlar ancak çok bilen, algılaması, analiz edebilme ve yorumlama gücü oluşmuş beyinlerle mümkündür. Bu beyinlerin oluşması, çoğalması ise uzun ve yorucu bir süreci gerektirir. Ancak birinci ve en önemli adımı ise mevcut durumcuların baskısından kurtulmak ve birey olmanın bilincini yakalamaktan geçmektedir. Yayın Yılı: 2008 İthal Kağıt 168 sayfa Karton Kapak ISBN:9786050052299 Dili: TÜRKÇE Yayınevi:Akis Kitap Eksik Zamanlar Zaman sıfırdı. Yer ise kara deliğin tam ortasıydı. Her şey karanlık, bilinenden öteydi. Salih yaşadıklarını güzel ülkemin güzel insanlarıyla yaşamıştı. Belki Trabzon’da, belki Antalya’da, belki İstanbul’da belki Ankara’da belki Erzurum’da. Zaman belki dündü, belki öteki gün, belki yarın, belki yarından da sonraydı. Salih ve çevresindekiler belki komşunuzdu, belki ablanız, belki dayınız, belki babanız, belki de hiç tanımadıklarınız. Salih’i nerede tanıdım, nasıl tanıdım, niye tanıdım, ne zaman tanıdım ve Salih kim di? Salih’in hikayesi nerede başlamış ve nerede bitmişti. Bütün bunlar zamanın sıfır olduğu, yer kürenin tepsi gibi düzleştiği, yıldırımların yerden göğe doğru çaktığı zamandı. Başladığı ve bittiği yer belli değildi. Belki de çok belirgindi. İçimizdeydi, yanı başımızda, yüreğimizin üstündeydi. Ya da çok uzaklarda Kaf dağının ardında. Güzel olan hep güzel miydi, öyle mi kalırdı? Ya çirkinlikler? O da değişir miydi? Yaşamın neresi bizimdi? Ya da biz yaşamın neresindeyiz? Yayın Yılı: 2008 İthal Kağıt 216 sayfa Karton Kapak ISBN:9786055880026 Dili: TÜRKÇE Yayınevi:Akis Kitap Düşen Kelimeler Senden çok uzaklarda, Elinin yetmeyeceği, gözünün görmeyeceği kadar, Uzaklardayım… Takvim hesabı tutanlar, koca yılları Devirdi aramıza, Örttü sevdamızı bin yıllık kaygılar, Savrulduk, ufaldık, dağıldık, Uzaklara daldık… Yasemin kokulu bohçalarda sakladım hatıranı, Sevda türkülerini hep sana yaktım, Sayıkladım, Her sözüm adına vardı… Sen ötelere dönmüşken yüzünü, Ben, Yüreğinin dibindeydim, Şahdamarının yanında, Kirpiğinin ucunda, Parmaklarının arasında… Yayın Yılı: 2008 İthal Kağıt 96 sayfa Karton Kapak ISBN:9786050052282 Dili: TÜRKÇE Yayınevi:Akis Kitap Kan Salkımı Susadım, ay ışığından bir kâse içsem, Ya da afyon yutsam aç karnına, Kan içsem, doymam sana, Ya da umarsızca yokluğuna koşsam, Unutsam gözlerini, kokunu, gökyüzüne sallasam parmaklarımı, Kanayan gökyüzünü içsem, Önümde kan salkımları olsa da, Kirpiklerim kavuşuncaya kadar, Bir an, bir nefes seni görsem. Sonrası, bir hiç, Sonsuzluğa yürüsem… Yayın Yılı: 2008 İthal Kağıt 128sayfa Karton Kapak ISBN:9786050052251 Dili: TÜRKÇE Yayınevi:Akis Kitap Gökyüzü Kırpıntıları Koca yürekli adam, babam korkusuzca girdiği kavgalardan yara almadan çıkan. Eşkiya, hain, çiyanları heybetiyle kovan Çilenin ablukasından alını açık, başı dik çıkan. Koca yürekli adam Kan ağlarken yüreği, gözünde nem görmediğim. Beş parasız günlerin sabahında, kısmet tellallarına minnetini duymadığım. Dünyanın kalleş şövalyelerine restini çeken, Koca yürekli adam, babam Yayın Yılı: 2004 İthal Kağıt 110sayfa Karton Kapak ISBN:9758845047 Dili: TÜRKÇE Yayınevi:Çatı Yayınevi SERZENİŞ (ŞİİR) 1993 Yücel Yayınları
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Zafer Türksoy, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |