Dünyada insandan çok aptal var. -Heinrich Heine |
|
||||||||||
|
Günden güne yozlaşan dilimize, bir de teknolojinin çelmesi eklenince ki telefon ve internette yapılan kısaltmalarla dilimiz enikonu kan kaybetmeye başladı. Bilişim çağını soluyorken dünya, yaşamın oldukça devingen oluşu ve süreci kullanım büyük bir ivme kazanırken insanları daha ekonomik davranmaya itiyor… Buraya kadar itiraz edilecek bir şey yok, işinin gücünün gailesinde olan insanoğlu, iletişim araçlarını da büyük bir hızla yaşam pratiğine uydurmak zorunda kalıyor ve telefon ya da internet iletişiminde sözcükleri kısaltarak yazıyor ve özel bir iletişim dili kendiliğinden oluşuyor ve de oldukça kabul görerek de yerleşiyor. Aşağıdaki yazı, birçok edebiyat ve şiir sitesinde yayınlanmış olan kara-mizah türüdür, yani –deriz ya hani- güleriz, ağlanacak halimize! Okur dostlarıma minik bir yardımda bulunayım; harflerin yazılışlarına dikkat etmenizi özellikle öneririm… Hadi öyleyse! NE O Eşittir N’O! -N’apıyon kız, Merhaba! -Mrb… -Ne o be, kamyon markası gibi?! -Haa, merhaba! -Bi ara kamyon üstünden geçti sandımdı! -Bu ne yaa, biz ekonomik konuşuyoruz, sen zamlı! -Nerden çıkardın bunu?! -… sandımdı ne şimdi, bu –dı üstümüze yürüyor?! -Kenar süsü yaptık işte… -Bu n’apıyon kimin eylemi peki, kim-kime ne …ki? -Oradaki kısaltma doğru yavrum! -Ne yapıyon’a ne oldu ya?! -Kurallı kısalttık, dedik ya! -Bi milim daha alsaydın, biraz sarkık kalmış! -Bırak sarkık kalsın! Ne oldu dedin ya?! -Eee, ne olmuş?! -O da kurallı kısaltmayla; n’oldu’ya döner … -…………… -Ne olmuş da, n’olmuş olarak belirtilir! -Vay be, meslek-içi eğitim dedikleri buymuş demek! -Nasılsın diye, n’aber dedim! -İi…! -Bu ne şimdi? İi, alfabenin sonundaki y’ye gelen kadar yoruldun herhalde?! - Bir y koymadık, yarım saatlik cümle kurdun yaa! -Ne o, yoruldun mu? -Hala yorulmayı sürdürüyorum? Ne o’ yu da kısaltsana, bak iki sesli yan yana geldi! -Bırak dağınık kalsın! -Vay be! Ben deneyeyim… n’o, bu ne be?! -Ayakkabı numarası gibi… -Başka n’olur peki? -Yaşaaa, n’olur dedin! -Dilim tutulsaydı da, haklı çıkmasaydın! -Geç, Üsküdar’ı geçenden öte… kısalt şunu da görelim! - Ne o, ne o, ne o? -N’oldu lan, dedktif rolüne mi soyundun? -Sulandırma yaa, ne o’yu nasıl kısaltıcaz, oooffff! N’O! -Kısaltınca hayır’a döndü! -Ben de kısaltmadım ki , hayır niyetine söyledim! -Bu ne ya, şimdi iletişimşizlik dağarcığına yeni bir kelime daha mı ekledin?! -Sğl. Synd…! -Sayemde mi, sağ mı olayım! -Ne o? -Defooooool, gzm grmsn sn, dfl!!! -N’Oooooooooooo! Yooooooooooo! Yeni yayın döneminde “SÜZGÜ” başlığıyla farklı yazılarla birlikte olacağız! Dostçakalın. Müjdat Eraslan.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Müjdat Eraslan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |