Hiçbir şey insan kadar yükselemez ve alçalamaz. -Hölderlin |
|
||||||||||
|
uzak şehirlerin militanı giriyor düşlerime gözyaşı ve karanlık sarılıyorum sabahlara sensiz ve sessiz lâlelerini okşuyor rüzgar garip ülkemin ki gökyüzü kadar yarılırken gözlerim korkunç şehvetler kaplıyor sokakları koridorda bir yabancı sevişmekten ölüyor kıyametim olma sen ey hevi-can artık kıyamette gel günahkardır gözlerim tanrılar kadar gökkuşağını bekler miydi çocuklar yeni inançlar müjdeliyor gönlüme bir peygamber gecenin ürkek vakti koşuyorum, sabahsız, en sabahsız aşklara. arsız imanlar taşırıyor gönlümü çiziyorum upuzun gökyüzüne vadiler ki yeni bir aşk gibi, ben her gece yeniden. anlamsız tanrılar düşlüyorum kıyametim olma sen ey sevgili artık kıyamette gel sevgi mahşerinde garip bir adam görkemli şehirler ince bir telaş boş bir gezgin gibi beyaz bulutlar artık matem vakti bir veda bir intihar ılık bir nefesle buğulanır boş odam dışarda mahşer, kuşlar böcekler sonsuz bekleyiş, şimdi bir öpüşüm cinayet olur. sarhoşlar yumulmuş dehşet aşklara kıyametim olma sen ey hevi-can artık kıyamette gel içimde bir keder, sonu belirsiz illeti hayatları yaşıyorum bu gece ki bu yüzden tanrısızım,bu yüzden heder utanmadan öpüyorum, düşlerimi ve seni. ılgıt ılgıt bir korku şimdi benliğim bir sevgili düşlüyorum, garip bir gelin karmaşık ayetler okuyor bir peygamber yağmurlar alkış tutacak yalnızlıklara kıyametim olma sen ey sevgili artık kıyamette gel lâl olmuşsa dillerim artık utanmam bu gece hucurat bu gece isrâ bu gece intihar kayıtlarda yok ismin isâ ve meryem sevgi dediğin şey diyor hevi-can bir ayrılık, bir dua mavi bir deniz İstanbul yürüdüm bu şehri duaya açtım simitçi çocukları andım her vakit seni gördüm düşümde, gökleri yardım. kıyametim olma sen ey hevi-can artık kıyamette gel hani sevda nerde, nerde o hilal, heyhat... öldü çocukları bak şiirlerin de yürüsün sokakları kahpe sessizlik ahh uzat artık elini sana geleyim zemheri soğuğunu doluyorum boynuma derin bir vadi şimdi gözbebeklerim gemiler yelkenli sonsuzluk uzak cennet cehennem, cinnet ve gizem saçlarını yoluyor garip bir şafak kıyametim olma sen ey sevgili artık kıyamette gel mistik ezgiler ve garip rüya and içiyorum aşka, sevdaya ve sana. ne simitçiler kaldı aklımda ne de garip bir rüya şimdi artık kıyamet bu gece hucurat bu gece isrâ
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © mesut doğan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |