..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsan özgür doðar, ama her yaný zincire vurulmuþtur. -Rouesseau
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Aný > Engin Yavuz




2 Ekim 2002
Radyo  
Engin Yavuz
Bu öykü 1980 öncesinde, terörün bütün ülkede olduðu gibi Ýstanbul'da da etkin olduðu günlerde üniversite eðitimi gören Ýzmirli bir öðrencinin, zorlukla sürdürdüðü yaþamýndan kesitler veriyor.


:BDJI:
Radyo

Saatine bakmayý hatýrladýðýnda vakit geceyarýsýna yakýndý.
Öðleden bu yana yaðan kar dinmiþ, görevini insanýn yüzünü yakan bir ayaza devretmiþti.
Ýki saattir yürüyordu. Miflonlu kabaný derisine kadar iþleyen soðuktan koruyamýyor, diþlerinin týkýrdamasýný engelleyemiyordu.
“Ne olurdu otobüs bileti alacak param olsaydý, bu Aralýk akþamýnda eve yürüyerek dönmek zorunda kalmazdým.Lanet olsun”diye yakýndý.
Neyse, Beþiktaþ’ta yalnýzbaþýna kaldýðý dairenin bulunduðu apartman çok yakýnýndaydý artýk.
Sahilden yürüyordu.
Baþýný kaldýrýp gökyüzüne baktý. Kar bulutlarýnýn yerinde soðuk yýldýzlar asýlýydý þimdi.
Çamlýca sýrtlarýndan yükselen sedef renkli dolunayýn aydýnlýðý boðazýn karanlýk sularýnda titreþiyor, yolcu gemileri, sahilde ýþýklarý tek-tük yanýk konaklar, yukarýda binlerce aracýn gürültüyle aktýðý boðaz köprüsü zevk almayý bilenler için doyumsuz bir gece manzarasý oluþturuyordu.
Gündüzleri büro olarak kullanýldýðý için bu saatlerde beþ katlý apartmanda kimse bulunmazdý. Zaten kendisi de üniversiteden arta kalan zamanlarýnda yardým ettiði mimar amcasýnýn, kalmasýna izin verdiði tek odada yaþýyordu.
Koca binada yapayalnýzdý. 16 yaþýnda Ýzmirli bir genç için 4.5 milyonluk bir kentte kimsenin oturmadýðý bir apartmanda yalnýzbaþýna yaþamak biraz da zorunluluktandý.
Subay emeklisi babasý ile öðretmen emeklisi annesinin her ay kendi yaþantýlarý için gerekenden fedakarlýk ederek kendisine gönderdiði 2 bin lirayla sürdürmek zorundaydý eðitimini. Bu para yetmemiþ, 2 bin lira daha kazanmak için fakülteden geri kalan zamanlarýnda amcasýnýn iþlerine de yardým etmeye baþlamýþtý.
Bir masa, bir sandalye, bir yatak, küçük bir kitaplýk ile birkaç parça mutfak eþyasýndan ibaretti bütün eþyalarý.
Yaklaþýk bir yýldýr okul dönüþü, yaþamýnýn büyük bölümü bir penceresi tenha sokaða bakan bu odada geçiyordu.
Gündüzleri Ýzmirli birkaç arkadaþý ile birlikte olduðu saatleri saymazsak, gününün büyük bölümünde yapayalnýzdý.
Hele uzun ve bitmek bilmeyen kýþ geceleri Ýzmir’den alýp getirdiði el radyosu olmasa hiç çekilmezdi.
Küçücük bir radyo almýþtý Ýstanbul’a gelmeden önce harçlýklarýndan.
Enerjisi çabuk bitmesin diye eski bir telsizin aküsünü baðlamýþtý pillerin yerine.
Orta dalgadan TRT-1’i dinliyor, dinledikçe yalnýzlýðýný unutuyordu.
Ýzmir türküleri, beraber ve solo þarkýlar, yurttan sesler korosu, haberler, dinledikçe O’na Ýzmir’i hatýrlatýyor, özlemini biraz olsun dindiriyordu.
Hele, “Ýzmir’in kavaklarý” türküsü.. Dalýp gidiyordu. Gözlerinin önünde doðduðu kent, evleri, sokaklarý, körfezi, parklarý, sahilleri, aðaçlarý.. Buram buram Ýzmir doluyordu içine.
Arkadaþý gibiydi Standart marka radyo. Düðmesini kapatmak istemiyordu çoðu zaman.
Yayýnda bir sorun yaþansa Ýzmir ile ailesi ile arkadaþlarý ile bütün baðlarý kopmuþ gibi oluyordu. Yaþadýðý kente bir daha geri dönemeyecekmiþ korkusuna kapýlýyordu. Çünkü telefonla ancak haftada bir arayabiliyordu yakýnlarýný.
Iþýklarý kapatýp yatsa bile, gözkapaklarý uykuya direnemez hale gelinceye kadar þarkýlarý, türküleri dinler, çoðu zaman uyandýðýnda, radyosunu kapatmadan uyumuþ olduðunu farkederdi.
Yatarken, kahvaltýda, okul yolunda, ders çalýþýrken, tek dalga radyosunu yanýndan hiç ayýrmazdý.
Galata Köprüsü’nde balýk avladýðý günlerde bile.
Cumartesi ve Pazar günleri kahvaltýsýný hýzla bitirir, her zaman oda kapýsýnýn arkasýnda asýlý duran olta takýmýný ve kovasýný alýr Galata Köprüsü’ne giderdi.
En büyük keyfini tatil sabahlarýnda yaþardý.
Beraber ve solo þarkýlar eþliðinde oltasýný köprüden Haliç’in sintineli bulanýk sularýna býrakýr kýsmetinin gelmesini beklerdi.
Balýk avlamaya bayýlýrdý.
Tarhana çorbasý, sahanda yumurta ve makarna ile geçiþtirilmiþ bir haftanýn ardýndan tatil akþamlarý mutlaka ucuz bir þiþe þarapla balýk ziyafeti olurdu.
Bu yüzden kovasý istavrit ve hamsi dolmadan evine dönmezdi.
Yine bir Ocak sabahý Ýstanbul sisler arasýndayken Galata Köprüsü’nde yerini almýþtý. Radyosu köprünün korkuluðu üzerinde yanýbaþýndaydý yine.
Soðuk ama bereketli bir sabahtý. Attýðý oltalarýn hiçbiri boþ dönmüyordu. Balýklar kovanýn içindeki suda kýpýr kýpýrdý.
Balýklar Standart radyoda çalan Karadeniz türküsünün ritmine uygun oynaþýr gibiydiler.
Mutlu olmak için ne istiyorsa vardý.
Ýzmir’den esintiler taþýyan þarkýlar, öðle ve akþam yemeklerinde bol protein alacak olmanýn rahatlýðý ve Ýstanbul, yalnýzlýðýný bile unutturmuþtu.
Köprünün altýnda büyük bir sürü olmalýydý. Yukarýda süzülen ve ikram edilecek balýklarý bekleyen martýlarý da unutmuyordu.
Denize fýrlattýðý balýklarý kapýþmak için çýðlýk çýðlýða dalýyorlardý Haliç’in sularýna.
Hava kararýyordu.
“Artýk eve dönme zamaný geldi, yayan gideceðim, þimdiden yola çýkmalý” diye düþündü.
Oltasýný son kez hazýrladý, iðnenin ucuna küçük bir balýk parçasý yerleþtirdi “Rastgele” dedi içinden. Oltayý sað eliyle kavradý, baþýnýn üzerinde çevirmeye baþladý. Her zamankinden birkaç metre daha öteye fýrlatmaktý amacý.
Ýþaret parmaðý ile baþparmaðý arasýnda gerilen misinayý birden býraktý.
O anda dirseði köprünün korkuluðu üzerinde duran radyosuna çarptý. Radyo hýzla Haliç’e düþerken, TRT’nin akþam haberlerinde spiker, “Ýstanbul Üniversitesi ikinci sýnýf öðrencisi Orhan Çameli, Küllük’te kimliði belirsiz kiþiler tarafýndan yaylým ateþine tutularak öldürüldü, soruþturma sürüyor” diyerek meydana gelen yeni bir siyasi cinayeti duyuruyordu.
Mahsun, þaþkýnlýk ve çaresizlik içinde biricik arkadaþýnýn karanlýk sularda kaybolmasýný izledi birkaç saniye boyunca.
Neþeli günlerinde neþesini paylaþan, kendisini en yalnýz hissettiði gecelerine ortak olan, bazen sýrlarýný anlattýðý, türküleriyle gülüp, þarkýlarýyla aðladýðý dostundan hiç beklemediði bir anda ayrýlmýþ olmanýn acýsýný yaþýyordu.
Gözleri karardý, baþý döndü.
Hýzla köprünün merdivenlerine yöneldi.
Radyosunu bir daha göremeyeceðini bile bile aþaðýda, sandallarýn baðlý olduðu köprü ayaklarýna doðru koþuyordu.
Aþaðýda üç polis memuru oturuyordu. Telaþlý hali gözlerinden kaçmadý.
“Ne var evlat, ne bu heyecan, nereye koþuyorsun “ dedi içlerinden yaþlý olaný.
“Radyom denize düþtü!..”
“Üzülecek ne var, biraz da balýklar Gönül Yazar dinlesin..”
Bu sözler o anda bir cop kadar inciticiydi.
Deniz kýyýsýna çömeldi, baþýný ellerinin arasýna aldý, aðladý, aðladý...
Bir yaný eksikti þimdi. 16 yaþýndaydý ve bu koca
Kentte yapayalnýzdý.
Yeni bir radyo olsa..
Onun yerini kim doldurabilirdi ki...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn aný kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Pantolon
Baðbozumu
yeni baþtan
Düðün gecesi
Kemik torbasý

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Karpuzkaldýran
Ünzile
Sardunyalara veda
Çaylarýnýz þirketin ücretsiz ikramýdýr
Yazlýk sinema
Kar zincirleri
Evleniyorum, öptüm
Ayna

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Çürük aþk [Þiir]
Yazlýk sinema [Þiir]
Alaçam'da bir sabah [Deneme]


Engin Yavuz kimdir?

Ýzmir\'de 23 yýl profesyonel gazetecilik yaptým. Þimdi basýn danýþmaný olarak çalýþýyorum. Gezi notlarýmdan derlediðim Bisikletle Yollar Yolculuklar ve yaðmurlarla ilgili þiir ve düzyazýlardan derlediðim Yaðmur Damlalarý isimli kitabým yayýnlandý. Yazdýklarýmý edebiyatý seven herkesle paylaþmak istiyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Rifat Ilgaz, Necati Cumali ve Yaþar Kemal'den çok etkilendim.


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Engin Yavuz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.