Roman > Fantastik Roman
Bir Felsefecinin Kaleminden Mağaranın Kamburu Yorum: 6
Romanınızı sınırsız sevdim. Roman eleştirmeni olsaydım, sınırsız sevdim gibi dümdüz bazı lâflar edeceğime, bu sevgimi yetesiye dışlaştırabilecek cümleler kurmaya çalışırdım. Roman kültürümün enezliğinden ötürü, beni bağışlayın lütfen!
Mağaranın Kamburu Romanına Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleştirileri - 3
"Hocam, kitabinizi saat 22.00 da okumaya basladim ve az once de bitti.Elime bir kalem almistim,huyumdur bir kitap okurken begendigim sozlerin altini cizmek ama baktim ki yasli bilgenin her sozunu ciziyorum kitaba kiyamadim."
Mağaranın Kamburu Romanına Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleştirileri - 2
Üstüne mağara, bilge ve felsefenin uçsuz bucaksız deryası da eklenince kitabınız damağımda doyumsuz bir tad bıraktı. Hele de son sayfalarda bilgenin tevazu anlayışını kavrayınca hayranlığım katbekat arttı. Bütün bu fikri ve görsel altyapıyı salt diyalogla inşa etmiş olmanız da çok etkileyiciydi.
Nicole Beatrix'in Atarisi 2. Bölüm
Nicole Beatrix tanımadığı bir yabancıdan bir atari alır. Üzerinde her ataride olması gereken tuşlar olsa da gizlenmiş bir tuş daha vardır. Gizemli yabancı atariyi Beatrix'e verirken her ne olursa olsun o tuşa basmaması gerektiğini söyler.
Atarinin sahip olduğu gizli güç Nicole Beatrix'i iyiliğe ya da kötülüğe
Bizim Köyün Ayıları
"Ben bir fotoğraf albümüyüm. Kafamın içinde, hiç değişmeyen, kimisi silik, kimisi derin izleri olan canlı yüzler taşıyorum. Binlerce
Aydınlık6
Umay beni baştan çıkaracak kadar güzeldi. Her güzellikte bir tuzak olduğu gibi Umay'ın güzelliğinde de bir bıçak ışıltısı, bir tabanca zerafeti aradım. Umay hem bir bıçak kadar keskin bir güzelliğe hem de bir tabanca kadar zerafete sahipti. Güzelliğin ve baştan çıkarmanın bedeli belki de hapsedilmek ve öldürülmekti. Fakat
Mavi̇ Kadinlar
Farklı ülke, farklı dil, farklı din, farklı gelenek göreneklere sahip birbirini hiç tanımayan iki kadının inanılmaz iletişimi ve bağı.
Taşların Gölgesinde: Giriş/ 1. Bölüm
O ise arkadaşının omuzuna hafif bir yumruk atmakla yetindi. Onların binaya girmesiyle (üç uzun saçlı, fiziksel görünüşleri birbirine yakın iri yapılı, silahlar taşıyan) handakilerin dedikodu kazanı, öncelikle yapının kapısının yakınında oturan ağzındaki yaradan dolayı yamuk gibi görünen, savaşçıların orklara karşı yaptıkları şeklinde başlayıp tekrarında bir diğer alt dudağı
Ülgen
"yaşamakta ayak direyeceksin.
Belki bahtiyarlık değildir artık
boynunun borcudur fakat
düşmana inat
bir gün fazla yaşamak."
Üçüncü Tür (Bölüm - 1)
Yine o kabus… Kendini yeniden bulutların ortasında, aynı dağın keskin kayalıklarına tutunmuş olarak bulmuştu. Parmak uçlarında durabilecek kadar ince bir kütle vardı ayakları altında. Düşmemek için kayalıklara yapışmak zorunda kalıyordu. En küçük bir hareketinde, zeminin, ayakları altından kayıp gideceği malumdu. Aynı sert esen rüzgar, aynı soğuk, aynı korku…
Kızıl Yelin Şarkısı
garip ve farklı bri dünya. hala yazmaya devam ediyor. hala gün geçtikçe kendini büyütüyor. bir gün mutlaka en azından kendi evimdeki kitap rafından yer alacak.
Ülgen
İlkçağlardan bu yana milyonlarca düşünce bulutu sessiz sedasız birbirinden habersiz gökyüzünde gezinirler. Bu bulutlar bir insanın hissedemeyeceği kadar soyut olmakla birlikte bir gezegeni ezebilecek ağırlıktadır. Yaşasın, birbirinden habersiz düşünceler bulutu topluluğu!
Onuncu Enerji - Bölüm 3
Ve şimdi, Jordan’ı müzikal yeteneğimle ve gayet sıradan olan çekiciliğimle etkilemem gerekiyordu. “Ah Tanrım, lütfen biri George ve Gerard’a akıl fikir versin!” Belki onlar bu iş için doğru insan olmadığımı göremiyorlardı ancak bu, hayır deme hakkına sahip olmayan ben’i tümüyle rezil olma utancına itmemeliydi. Haksızlık, diye düşündüm ve
Bugün Bütün Tabutlar Sahipli 3. Bölüm
Artık karşıdan geçerken sağa sola bakmıyorum , yanlış anlama ölümüme susadığım için değil, sağa sola bakmıyorum insanlara bakıyorum, onlar durunca duruyor , geçerlerken geçiyorum, rahat geldiği için değil , böyle alıştım
Uzun Yol (1. - 100. Sayfalar)
Yavaş ve aksak adımlarla merdivenlere adım attığında Onorgud bunun hiç de Kahin’in sıradan hallerinden olmadığını anladı.
Cadıkahin Kral’dan iki basamak aşağı da durdu.
Kral ürperdi.
Krallarınkahini sıska, kemikli elini Krallarınkılıcı’na doğru uzatıyordu. Uzun, kalın çelik namlunun usturadan yüz bin kat keskin ağzına
Şizofrenin Kamburu
Herkes Heybesi̇ne Ömrünü Doldurur; Ben Kamburuma Takilan Hayalleri̇mi̇ Ben Bi̇r Bozkir Pi̇gmesi̇ Deği̇li̇m; Hayalleri̇ Olan Ve Çi̇ğnenmi̇ş Bi̇r Hayatim.
Kümeler
Son Eklenenler
-
01
-
02
-
03
-
04
-
05
-
06
-
07
-
08
-
09
-
10
-
11
-
12
-
13
-
14
-
15
-
16
-
17
-
18
-
19
-
20