• İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
341
|
|
|
|
El mana anlayışlı üreten groteski canlıcılık kolektif güvenceyi yok edip; kolektif güvenceyi groteski anlama içinde istetip, aratan; yalvarma, biat ve taat ibadetinin belirmesi olacaktı. Bu belirmeyle El MANA ANLAYŞLI TEOLOJİ doğacaktı. |
|
342
|
|
|
|
Kolektif alan; kolektif etki ile yardımlaşıcı inşa kalıbını kotarır bir alan-hacim yönlendiricisidir. Kolektif alan kolektif bağlaşımlı düzenlemeler üzerinde ve kolektif bağlaşım içinde enerjiye akış yaptırıcı bir etkidir.
|
|
343
|
|
|
|
Hayatın kendi dışında türümüz de kolektife organize ve amaçlı biçimde ilk depo enerji "sosyal alanın" içinde biriktirilir. İlk toplumsal depo enerji de "toplumsal alan" içinde depolanır. Biriktirilen enerji potansiyel enerji olarak depolanır |
|
344
|
|
|
|
Yer tanımı Akatlı gruba göre aşağı toraklarda oturanlardı. Genellikle tarımcı ve balık üreticisi gruplardı. Yerden göğe, yukarı topraklara çıkanlardı.
Gök te Sümerlere göre yukarı topraklardı. Yukarı toprakta oturanlardı. Yani Göklülerdi. Gökte oturanlardı. Gökten yere inenlerdi. Gök yerliler genellikle çoban toplumlardı.
El kolektif sahibi yete, yani zaten sizin ittifakınız olan ve sizin ittifak gücünüz olan kolektif bir Yer ve Gök’ün girişme ilişkisine; “Yeri göğü size verdim” diyordu. Yer’i Gök’ü bugünkü anlamıyla anlamayınız. Biliş olan, hayranlık uyandıran konu; doğanın akseden yer gök uzamı değildi |
|
345
|
|
|
|
Doğuşta kuantum teorisini bilen bir "yaratıcılıkla" da doğmuyordunuz? Doğuştan kuantum teorisini öğrenemeyecek bir engel ile de doğmuyordunuz. Kapasite içi yetiler belli bir şeyle belirli değildi. Yetiler belli bir şeye karşı nötrdü (yansızdı). Einstein’a kendi öncesinin o alana dek (fiziğe dek) kolektif hafızasını vermeseniz, Einstein rölatife teorisini ortaya koyabilir miydi?
|
|
346
|
|
|
|
Eğer boşluk bir birim, dolulukta bir birime kıl payı kadar yakın durumla 0,99988 değerinde olsun. Yani bu durumda doluluk boşluktan 0,00012 sayısı kadar eksik veya azdır veya küçüktür ya da hafiftir. Sıcaklıktır, soğukluktur. Daha yoğundur az yoğundur vs. |
|
347
|
|
|
|
Evreni anlamak isteyenlerle, anlamamazlıktan gelenlerin arasında süren düşünsel savaş sırasında bir çeşit Kwaii Milliye Köprüsü kurarak bu iki gurubu barıştırmaya çalışan bendenizin bir çalışması. |
|
348
|
|
|
|
Çok mu şüphecisiniz.Her şeyden,herkesten şüphe eder misiniz?Haksız yere bir insandan şüphelendiğinizde sonradan pişmanlık duyar mısınız?Şüphenin bazen dostlukları bozduğunu,yuvaları dağıttığını,yaralanmalara hatta ölümlere yol açtığını biliyor musunuz? |
|
349
|
|
|
|
Dürüstlük; gerçek insan olmayı gerektiren bilimsellik ve büyük bir erdemlilik ister. Bunun kriterleriyse hem bireysel hem de toplumsal açıdan çaba, sabır, emek, kararlılık, akıl, zeka ve iyi bir eğitime sahip olmakla mümkün.
|
|
350
|
|
|
|
Yani hayat karada, yürüme ve tırmanmayı gereken ortamdı. Karadaki engelli alan içinde yüzme eylemi tıkanma, yığılmaydı. Karada engellenmeye, baskılanmaya uğrayan yüzme eylemi; bu ortama denk düşen yürümeyi, tırmanmayı belirli yapıp seçecekti. |
|
351
|
|
|
|
Enerji birikebilir, toplanır, çıkarılır olduğu içindir ki kolektif yasalar ve kolektif birim zamanın değişe bilirliği vardı. Kolektif bilinç bu akışlar üzerine bindiriş edilen manaydı.
Avcı toplayıcı emek zaman bu bindirişler nedenle hem birbiri üzerine transfer değişimiyle; birikebilir, harcanır (çıkarılır) ve toplanır bir kolektif emek (enerji) oluyordu.
|
|
352
|
|
|
|
Din ve bilim ilişkisi ayrıntılı olarak incelenmeli. Bilim deyince ne anlaşılacak. Topu bilim felsefesine atarak, sahadan çıkacak mıyız.
|
|
353
|
|
|
|
Felsefe yapmak tabii ki anlaşılmaz olmak demek değildir. Ama çıkarımınız yazarın da okurunda asgari bir felsefe bilgisi seviyesinde “olmaması” anlamında da değildi herhalde. “Çiftçi kült” demek izole bir grubun çiftçilik üzerine düşünüp "çevresini çiftçi gibi düşünmekle etkiler" olması demektir. Bu felsefenin ve epistemolojinin ortaklaşabileceğimiz en basit durumuyla bilinen kuralıdır.
|
|
354
|
|
|
|
Analitik bilimsel düşünce ve kültürden uzak kişi, toplum; “İlericilik ile Gericiliği” en basit bakış açısı olan şekilcilikte görür. Bununla dünyaya mesaj verilmesi zavallı ve çaresizliğin bir ifadesidir. |
|
355
|
|
|
|
İletişim yaşamın ve doğanın her bir yanında, her bir varlığı sarıp sarmalayan oldukça geniş ve önemli bir süreçtir. Hatta öyledir ki varlığımız tümüyle başkalarıyla, nesnelerle, doğayla ya da hayvanlarla kurduğumuz iletişim üzerine kuruludur. |
|
356
|
|
|
|
Tanrı insanın yüreğine hem iyilik duygusunu hem de kötülük duygusunu orantılı bir şekilde koymuştur. Bir insanın yüreğinde sadece iyilik olursa, kendini kötülüğe karşı savunamaz. Çünkü, kötülüğü bilmeyen ve o duyguya sahip olmayan insan, saf olur ve kolay kandırılır. Aynı zamanda kendini kötülüğe karşı da savunamaz. Tanrı'nın insan yüreğine kötülük duygusunu koymasının sebebi, o insanın kendisini kötü insanlara karşı savunması içindir. Yoksa başka canlılara zulm etsin, onlara eziyet etsin diye değildir. Hayat bir denge üzerine kurulu olduğuna göre, yüreğimizin dünyaya salınımında da bir dengenin olması şarttır. |
|
357
|
|
|
|
Çevrenin fantastik ve eğlenceli yanları, kişiye göreydi. Kişinin göreliliği de yaşama sevinci ve can korkusuydu. Bu neden ile kişinin fantastik kurguları, şimdilik kişinin kendisinden başlattığı ikisinin arası bir yol olan eylem alanıydı. |
|
358
|
|
|
|
Derenin kuşu, kolektif alan içinde kolektif üretimle ortaya konuyordu. Derenin taşı ancak kolektif alan içinde kolektif kuvvet ve kolektif yeteneğin ortaya koyduğu teknik ve teknolojilerden oluşuyordu.
|
|
359
|
|
|
|
Dalga parçacıktı. Ya da dalga tepenin çukuruyla çukurun tepesiyle birlikte vardı. Çukur kendi yaptığı tepeyle fark (potansiyel) yapıyor, tamlaşıyor, doluyordu. Tepe de kendi oluşturduğu çukuruna kayıp düşmekle çukurunu dolduruyordu. Bir dalgayı tamlaşan tepe-çukur gibi parçalı durumlar boşluk, doluluk gibi en az bir ikili belirsizle üssü süredurumlardı. |
|
360
|
|
|
|
Yaratma süreçlerinin çoğu erken dönem içindedir. İlki groteski algıları kolektif algı mantığına dönüşüp kolektif süreci başlatan anlatımlardı. Yaratma anlatımları kolektif dilin bileşen, ayrışan, yeniden bileşeninin ifade dilidir. İlk yaratma dönemi ilk kolektif oluşumun bağlanım süreçlerini anlatmanın, diliydi. |
|