..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Sanat hem bir coşma, hem bir yadsıma işidir. -Camus
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Felsefe
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Kalbim
ergun tekkalmış
Şiir > Bireysel

niye birden asıverdin ki gönlünü bedenin duvarına... bi dur be adam sanki çok erken daha... bu sefer olacak gibi al hadi bedenin eleğini avuçlarına son bi daha... göster bize su ele şarap ola şeker ele bal ola söz ele şiir ola...

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe
661 
 Anlamak Gerek 37  (Bayram Kaya)

İlk başlangıç koşulu içinde bir kolektifi oluşun için fedakarlığın, özgeciliğin ortaya çıkmasına gerek yoktu. Bir araya gelen süreç girişmeleri, kendisini kırpan, kendisini sınırlayan, kendisini kesime götüren yasalarla oluşurlar. İşte kolektif yapılarda kopan köleci sistem de kendisi anlayışlı, kendi süreçlerini monarşi denilen yalın bir yalıtma alanları içinde başlattılar. Yalın başlayan süreç, kendisini giderek umulmadık karmaşık süreç içinde buluyordu.
662 
 Geçmiş Anlamaksa Gelecekse Yaşamaktı 1  (Bayram Kaya)

Yani köleci sisteme gelene kadar dış baskılar olan enerji sosyo toplumsa sinerjinin (görevdeşliğin) kontrollü salınımlarıyla, düzenli bir sosyo toplum sal enerji salınımlarına dönüşüyordu. Sosyo toplumsa basınçlı enerji kolektif gelişmeler içinde olmakla ilahi dönem sonuna kadar karalı yapılar içinde kendi düzenini oluştu.
663 
 Kolektif Alan 17  (Bayram Kaya)

Nasıl ki ortak bencil çağrışıcılar kişilerin bağlanım enerjisi etrafında kolektif bağlanım enerjisine dönüştü iseler; kolektif alanın önce sağlasan, sonra üreterek sağlasan ilişkileri içinde kişilerin çevresine çok köklü ve çok yönlü analitik bakar olmalarına neden olmuştu. Üreten sağlasan ilişki “çevreyle girişen kişi ile kişinin yalın anlaması arasına “fark düşünce” koyan bir ilişkiydi. Fark düşünce farklı totem mesleklerinin farklı işleyen bileşiminden ileri geliyordu. Yani karmaşık düşünme “fark koyan enerji potansiyeliyle ortaya konacaktı”. “Üreten sağlasan fark ilişki” de ancak kolektif alanla birlikte olasıydı.
664 
 Totemi Alanın Geri Bağlanım Yasası 1  (Bayram Kaya)

Yani kişiler bu bir birimlik alanın etkisini birbirine söyleşirken; herkes duygusunu çeşitli söyleyişin davranışlarıyla niceleyeceklerdir.
665 
 Mamon'u Anlama 1  (Bayram Kaya)

Geçmişi, tarih sel olanı anlayıp bilemedikçe; şimdimizi anlamak boş kuruntu (vehim sel) olmaktan öte gidemez. Çağdaş insan kavramı içinde; insanı anlamın özü, kendisi ve sosyo toplumu olmak kaydıyla; kendisini, sosyo toplumunu aşan bir sorumluluktu kavrama olmakla, ortaya konmaktadır. İlahi mana anlayışını ortaya koyan insan; o anlam üzerinde inşacı olan muktedirlikleriyle yeni anlama gelmiştir.
666 
 Anlamak Gerek 35  (Bayram Kaya)

İşte olup biten şuydu. Pratiğin verdiği bilgi imajı içinde üretim yapmanın imajı daha çok baskındı. Temel geliştirici ve temel beyinsel dönüştürücü olan sürdürülebilirlik, üretimden gelen imajın soyutlamalarıydı. Sisteme kolektif iliği veren anlayış şuydu; grubu yaşat ki yaşayasın. Bu imaj şimdi de zıddı durumla; gemisini kurtaran kaptan, deme imajına, dönüşmüştü.
667 
 Totemi Alan 1  (Bayram Kaya)

Bencillik nereden parçalı süreç edilmişti? Sosyal oluş nereden parçalı ortak kesişimli alandı? Totem alan neden sonra ve ne üzerine bir inşaydı?
668 
 İmanı Sahiplik 4  (Bayram Kaya)

Özel mülkiyetin kutsal (dokunulmaz) oluşuna dek vaaz edilen vahi veya ilhamı da saldıranla saldırıya uğrayanlar duyup ta unutmuş ta değildirler. Ya da saldırıya uğrayan, saldırgana o yerin tapusunu gösterememişte onun için saldırıya uğramış ta değildir. Kısacası vahiy ya da ilhamla söyleyiş köleci sistem öncesinin değil, köleci sistemin buluşu ve inşasıdır.
669 
 İmanı Sahiplik 3  (Bayram Kaya)

Uzaklaşmanın nedeni insan öznelliğinin sosyo toplumsa sisteme ve başlangıç koşullarına yeni durum ve şartların olanakları dâhilinde oluşmakla sisteme salt öznel müdahaledir.
670 
 Köleci Sistemin Uyarıcıları 2  (Bayram Kaya)

Beklentileri oluşan bu yönle de, bir tarih yazıldı. Vaftizci Yahya gibi vaftizciler, köleci yapı içinde hırıstıyanlık gibi kurtuluşçu dinler, boy boy ortaya çıktı.
671 
 Anlamak Gerek 46  (Bayram Kaya)

Binlerce yıl kolektif yapının iyi analık, iyi babalık, hayırlı evlat gibi anlayışı ve algısı yoktu. Yine dul, yetim, öksüz kalan kişileri, yoktu. Miras kavgası nedenle, ana babanın evladı; evladın ana babayı öldürmesi yoktu. Bana harçlık vermedi diye torunun ebeveyni öldürmesi yoktu. Ve bile bunlara dek psikolojik takıntılar ve ruh çökkünlükleri yoktu.
672 
 Kolektif Alan 12  (Bayram Kaya)

Yer ve gök kavramı eskinin depo hafızası içinde ilk ittifakı yapan aşağı topraklardaki tarımcı gruplarla yukarı topraklardaki tarımcı gruplara söylenen ayırt edici, tasnif edici bir söylemdi. Yer kavramı Sümer grubu ifade ediyordu. Gök kavramı yukarı topraklardaki Göklü çoban Akatlı grubu ya da kişileri ifade ediyordu. İşte El bu kabilden “Yer ve gök topraklarını size verdim” diyordu.
673 
 Anlamak Gerek 6  (Bayram Kaya)

Mülke sahip olmak işi ilk sistemle birlikte belli bir arazi mülkiyeti ile feodal oluşu belirlemişti. Mülkü olanın otlağı hayvanı da oluyordu. Veya mülk sahibine pay vererek göçer hayvan sahiplikleri de oluyordu.
674 
 Kolektif Alan 35  (Bayram Kaya)

Kolektif eylemli ve kolektif uygulamalı aklın içinde kendi eylemleri olmayan ama kendi eylemleriyle de girişen, kendi dışında oluşan bir kolektif bilinç ve kolektif özne vardı. Bu girişmelerden kolektif akıl ile kolektif sonuçlar çıkarıyorlardı.
675 
 Nasıl Yaşar Nasıl Ölürüz 9  (Bayram Kaya)

Hayat nasıl vardı? Zıtların varlığı ve birliği evrensel bir yasaydı, örneğin eylemsizlik yasası durağanla devimli olan zıtların varlığı ve birliği oluşla beliriyordu. Eylemin eylemsizliğe, eylemsizliğin eyleme dönüşme zıtlığı ile direnç firen ilişkisiydi. Hayatla bunlar bir sıra bir düzen ilişkisiydi.
676 
 Nasıl Yaşar Nasıl Ölürüz 13  (Bayram Kaya)

Ölüm hayat sürecinde eşey hücrelerini ve çok hücreliliği ortaya koyan evrimin etkisi olan başlangıç koşuluyla ortaya çıkmıştı. İşin burası çok hücreliliğe geçişe tekabül eden konudur.
677 
 Gökkuşağı Gibi! ! !  (Gülay Zengingül)

Hayat; acımasız ve istikrarsız bir yol.. o yolda; edruli yumağına sarılı bedenimiz.. çözüldükçe farklılaşan farklılaştıkça düğümlenen bir realite bırakmaz peşimizi.. kafa karıştıran bir yığın bilmece..
678 
 Aitlik İşlemleri 1  (Bayram Kaya)

Elinde alınan somut paya payın zıttı olan negatif durumla rızk dendi. Payı veren mülk kolektif iliğinin yerine de neden olaraktan kolektif iliğin negatif zıddı olan “ortak tanımaz iradenin imajına da mülk EL malik dendi. Yani mülkün rızk olarak tek takdir edici sahibi, El’di.
679 
 Uygarlık ve İnsan 4  (Bayram Kaya)

Totem yasaya karşı ittifakın yasası ne diyordu? "Totem eşlerinle veya totem kardeşinle yatmayacaksın". Demek ki melez çocuk, hangi tarafın velayetine verildi ise o taraf verilenler çocuğun, totem eşleri olacağından; çocuk totem eşi olan kendisini emzirenlerle, yatamayacaktı.
680 
 Erken Dönem Eşitliği 2  (Bayram Kaya)

Ön ittifakı servet birikimi, tıpkı sevgili Gazi Mustafa Kemal'in yok olmak üzere olan bir envanteri ulusal servet haline getirmesi gibidir. Ön ittifaklarda grup emeği birikimi var. Ulusal servette emperyalizme karşı korunmalı lider denetimli ulusal emek bilinçli ve ulusal sermaye birikimi vardı.

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 
31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Ölçü 4
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 3
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 2
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 1
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Hemcinsler A
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.