"Yazmak, bir hayaletle güreşmek gibidir; kazanırsan kimse inanmaz, kaybedersen kimse görmez." - Franz Kafka"

Güç, İktidar ve İlahlaştırma Sürecinin Yazılımsal Mimarisi: Firavun Kavmi Örneği Üzerinden Bir Analiz

Bu metin, İslam'daki tevhid inancını modern bir yaklaşımla ele alıyor. Firavun'un iktidar sistemini bir bilgisayar işletim sistemine benzeterek, şirk kavramını teknoloji metaforuyla açıklıyor. Firavun'un kendini ilahlaştırması, kernel (çekirdek) gibi her şeyi kontrol eden merkezi bir otorite olarak tasvir ediliyor. Metin, tarih boyunca insanların nasıl sahte ilahlara tapındığını ve bunun İslami bakış açısından anlamını inceliyor.

yazı resim

İslam'ın temel öğretilerinden biri, yalnızca Allah’a ibadet edilmesi gerektiğidir. Ancak tarih boyunca insanlık, çeşitli maddi ve manevi unsurları sahte ilahlar olarak kodlayıp, bu sistemlere tapınarak şirke düşmüştür. Firavun’un kavmi, bir işletim sistemi (Operating System) gibi güçlü, merkezi ve hiyerarşik bir yapıya sahiptir. Bu yapı;
Firavun: Ana kernel (çekirdek) — Sistemin bütün işlevlerini ve süreçlerini kontrol eden merkezi otorite.
İleri gelenler / Bürokratlar: Sistem modülleri — Kernel’e bağlı, onun işlevselliğini destekleyen ama aynı zamanda kendi çıkarlarını da gözeten alt sistemler.
Halk / Toplum: Kullanıcı süreçleri — Kernel ve modüller tarafından yönetilen, dışarıdan sisteme bağlı bileşenler.
Firavun’un "Ve ben en yüce Rabbinizim" (Naziat, 24) ifadesi, kernel’in kendisini hem donanım hem yazılım üzerinde mutlak yetkili görmesi, kendi varlığını ve gücünü sistemin en üst seviyesi olarak konfigüre etmesi gibidir. Firavun’un kendisini ilah olarak ilan etmesi, yazılım mimarisinde bir rootkit veya malware gibi davranarak sistemin doğal işleyişini bozan, tüm alt sistemlerin davranışlarını değiştiren kötü amaçlı bir kernel modifikasyonu gibidir.
Kernel modifikasyonu: Firavun, sistemin doğal “tek ilah” (Allah) fonksiyonunu devre dışı bırakıp, kendi “ilah” fonksiyonunu önceliklendirir.
Yetkilendirme (authorization) katmanında bozulma: Bürokratlar ve ileri gelenler, sistem güvenlik protokollerini aşarak Firavun’un ilah olma iddiasını destekler. Bu, sistem içi yetki yükseltme (privilege escalation) olarak düşünülebilir.
Kullanıcıların (toplumun) yönlendirilmesi: Kernel ve modüllerin manipülasyonu sonucu, kullanıcı süreçleri gerçek sistem fonksiyonlarından sapar ve sahte komutları (firavunun emirleri) yerine getirir. Putlar, sistemde soyut arayüzlerin veya proxy nesnelerin fiziksel donanım (hardware) karşılıklarıdır. Fiziksel putlar (heykeller) aslında bu arayüzlerin donanım üzerindeki somut temsilleridir.
Putlar = Fiziksel Proxy’ler: Gerçek gücü yansıtmayan, sadece kullanıcıların algısını yönlendiren gösterge elemanları (indicators).
Putperestlik = Yanlış yönlendirilmiş API çağrıları: Kullanıcılar, gerçek işlevsellik yerine bu proxy arayüzlere (putlara) aşırı güvenerek sistemin işleyişini yanlış yorumlar.
Putların temsili: Güç, zenginlik, sosyal prestij gibi soyut kavramlar, bu proxy nesnelere gömülerek sistemde sahte bir “ilahlık” fonksiyonu oluşturulur. Firavun, halk ve ileri gelenlerle iletişim kurarken, onları kendi protokolüne (ideolojisine) zorunlu kılar.
Zorunlu protokol adaptasyonu: Firavun, çevresindekilere kendi “komut setini” dayatır (Kasas, 38).
Baskıcı API çağrıları: Firavun’un emirleri, zorlayıcı ve manipülatif çağrılarla sistemdeki diğer modülleri ve kullanıcı süreçlerini kontrol altına alır.
Yazılım hatası / Güvenlik açığı: Bu zorunluluk, sistemin doğal esnekliğini yok eder sistem hataya ve çökmeye (toplumun çöküşü) sürüklenir. Kur’an’da Firavun ve kavminin sonunun felaketle sonuçlanması, sistemin doğal koruma mekanizmalarının harekete geçip kötü amaçlı kernel modifikasyonunu temizlemesi olarak görülebilir.
Sistem resetlenmesi: Firavun’un iktidarına boyun eğen süreçler çöker (Hud, 96-97).
Kernel modu kaldırılır, sistem restore edilir: Allah’ın kudreti, sahte kernel modifikasyonunu devre dışı bırakır ve sistemin doğal işleyişi yeniden sağlanır.
Yeniden yapılandırma: Toplumun, doğru ilah anlayışıyla yeniden programlanması gerekliliği ortaya çıkar.
Bugün, toplumsal sistemler de benzer mimari sorunlar yaşar:
Sahte ilahlık modülleri: Politik liderler, popüler figürler veya ideolojiler, sistemde kernel’in yerini almaya çalışır.
Sahte protokol zorlaması: Toplum, bu modüllerin dayattığı sahte komut setlerine zorlanır.
Putperestliğin dijital değişimi: Güç, para, popülerlik gibi soyut değerler dijital platformlarda “modül” olarak konumlandırılır ve kutsallaştırılır. İslam’ın öğretileri, yazılım mimarisinde sağlam, güvenilir, tek ve merkezi bir ilahlık çekirdeği sunar. Tek ilahlı kernel: Sistem, tek ve merkezi bir güç olarak sadece Allah’a bağlıdır.
Doğru protokoller: Toplumun her modülü ve süreçleri, Allah’ın emirleri doğrultusunda çalışır.
Güvenlik ve istikrar: Sahte kernel modifikasyonlarına karşı koruma katmanları mevcuttur toplumun ruhsal ve ahlaki yapısı sağlam tutulur. Firavun’un kavmi örneği, güç ve iktidar sahibi figürlerin toplumları nasıl yanlış sistem mimarileriyle sahte ilahlara yönlendirdiğini, bunun sonuçlarının hem yazılım sistemlerinde hem de toplumlarda felaketle sonuçlanacağını gösteren kritik bir modeldir. Bu bağlamda, çağımızda da bireyler ve toplumlar, kendi içlerinde ve çevrelerinde doğru sistem mimarisini kurmalı sadece gerçek ilah olan Allah’a bağlı kalarak, sahte “modüllerden” ve “protokollerden” uzak durmalıdır.

Yorumlar

Başa Dön