"Yarın 13 Ekim. Bazı fikirler, tıpkı bazı insanlar gibi, çok yaşlanmak için yaratılmamıştır." - Oscar Wilde"

Sessiz büyüyen çocukların masalı

Çocukların sessizce yaşadığı yalnızlığın içsel dünyasına dokunulan bu metin, görünmez olmanın acısını ve duyulmayan seslerin çığlığını anlatıyor. Kalabalıklar içinde bile tek başına büyüyen bir çocuğun hayali arkadaşlarla kurduğu dünya, yetişkinlerin göremediği bir gerçekliğe dönüşüyor. Gecenin sessizliğinde herkesin biraz yalnız olduğu anlarda teselli bulan çocuk, hâlâ umutla bekliyor; birileri onun hikâyesini gerçekten duysun diye.

yazı resim

Bazen kalabalık bir evde bile bir çocuk sessizce yalnız büyür. Kimsenin fark etmediği küçük bir köşede oturur, oyuncaklarına fısıldar, duvarlarla konuşur, pencereden geçen bulutlara isim takar. Yalnızlık, onunla oyun oynar; bazen hayali bir arkadaş, bazen görünmeyen bir gölge olur.

Çocuk yalnızlığı, yetişkinlerin sandığı gibi sessizlik değildir. İçinde konuşmaların eksikliği değil, duyulmamış kelimelerin fazlalığı vardır. O küçük kalp, anlatmak için çırpınır ama sözcükleri yetişkinlerin dünyasında yer bulamaz. Çocuk anlatır, ama duyulmaz. Güler, ama görülmez. Ağlar, ama kimse anlamaz.

Yalnız bir çocuk, en çok geceyi sever. Çünkü gece herkes gibi olur. Kimse konuşmaz, herkes susar. O anlarda dünya biraz adil gelir ona. Uykuya geçmeden önce tavandaki gölgelerle konuşur, battaniyesine sarılır ve bir masalın içine sığınır. Belki bir gün biri gelir, onun masalını duyar diye bekler.

KİTAP İZLERİ

Engereğin Gözü

Zülfü Livaneli

İktidarın Göz Kamaştıran Işığı ve Bir Hadımın Gözünden Saray Zülfü Livaneli’nin, okurunu XVII. yüzyıl Topkapı Sarayı'nın loş ve entrika dolu koridorlarına davet eden romanı "Engereğin
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön