...
(Hüsnü Menteşeoğlu) 11 Temmuz 2003 |
Yaşam |
| |
şiir |
|
|
.....Çocukluğumda bana, günahkar insanların sonunda taş olduğu korkunç masallar anlatırlardı. Sonra bir gün Vezüv’ün yamacındaki Pompei’de bunun masal değil gerçek olduğunu gördüm. Çok daha genç olduğumuz yıllarda, bir gaz ve toz bulutu olduğumuz, o evrencek yaratıldığımız zamanlarda,gün gelip de taşın, toprağın düşünebileceğini, konuşabileceğini ve hayal edip gerçekleştirebileceğini tahmin edebilir miydik?
Belki de içinde varolduğumuz evren soyutlaştıkça, henüz bize çok soyut gelen (ya da mevcut tanımlamaları bize fazla somut ve insansı gelen) Tanrı düşüncesi somutlaşacak ve bugün soyut düşünce fakiri oldukları için, çok ilkel derecede somut düşündükleri için tanrının varlığını inkar edenler, farkında olmadan hizmet ettikleri soyut yücelme sürecinin sonucunda, Tanrının somut varlığı ile karşılaştıklarında, kavramlara değil nesnelere dayalı düşündüklerine pişman olacaklar. Soyut yücelişin zirvesi olan matematik bilimi, tüm gerçek bilimlerin temelini oluşturmasının yanısıra gerçek bir Tanrısal ibadettir de....
|
|