Yazar Tanıtımı | Gün gelir de,
Bir damla yaş akarsa
gözlerinden
Yaptıkların
ve yapamadıkların için.
Boş ver...
Her şey
Öyle
Olması
Gerektiği
İçin
Öyle oldu.
Sanki hayat
beyaz
Köpük köpük
Bir deniz
Mutluluk gün boyu
Denizde yüzen bir dalga
Ölüm ayışığında
Kıyıdaki kırılışın
Kunsalı okşayışı gibi |
Yazısının Özellikleri | kolay anlaşılır, psikolojik temalarla yüklü, duygusal, düşünce derinliği olan yazılar... |
Edebi Etkiler | Nazım Hikmet, Necip Fazıl Kısakürek, Orhan Pamuk, Dostoyevski. |
Benzer Yazarlar | Nazım Hikmet, Necip Fazıl Kısakürek, Yaşar kemal |
Özgeçmiş | Yazmayı, yazarak başka beyinlere impuls göndermeyi; okumayı, okuyarak başka beyinlerden impuls almayı seven bir psikiyatri uzmanıyım. |
Bulunduğu Yer | Denizli |
|
.....Çocukluğumda bana, günahkar insanların sonunda taş olduğu korkunç masallar anlatırlardı. Sonra bir gün Vezüv’ün yamacındaki Pompei’de bunun masal değil gerçek olduğunu gördüm. Çok daha genç olduğumuz yıllarda, bir gaz ve toz bulutu olduğumuz, o evrencek yaratıldığımız zamanlarda,gün gelip de taşın, toprağın düşünebileceğini, konuşabileceğini ve hayal edip gerçekleştirebileceğini tahmin edebilir miydik?
Belki de içinde varolduğumuz evren soyutlaştıkça, henüz bize çok soyut gelen (ya da mevcut tanımlamaları bize fazla somut ve insansı gelen) Tanrı düşüncesi somutlaşacak ve bugün soyut düşünce fakiri oldukları için, çok ilkel derecede somut düşündükleri için tanrının varlığını inkar edenler, farkında olmadan hizmet ettikleri soyut yücelme sürecinin sonucunda, Tanrının somut varlığı ile karşılaştıklarında, kavramlara değil nesnelere dayalı düşündüklerine pişman olacaklar. Soyut yücelişin zirvesi olan matematik bilimi, tüm gerçek bilimlerin temelini oluşturmasının yanısıra gerçek bir Tanrısal ibadettir de....
|
|